Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Mehmet Karasu

Kültür-Sanatla Gelen Dayanışma

Kardeş kent, Türkçe Sözlük’te; “Coğrafik olarak uzakta olan yerleşim yerlerinin, kültürel alışveriş amacıyla oluşturdukları birliktelik” olarak tanımlanıyor.

Kardeş kentler, ülkeler arası ilişkiler içinde iki ayrı ülkedeki kentler arasında olabileceği gibi, aynı ülkedeki kentler arasında belediyelerin, valiliklerin ve çeşitli STK’ların karşılıklı anlaşmasıyla da oluşturulabiliyor.

Hatay Büyükşehir Belediyesinin Kardeş Şehirleri: 1-Almanya Federal Cumhuriyeti Eyalet Başkenti Kiel Belediyesi, 2-Federal Almanya Aalen Şehri.  3-Bursa

Yukarıdaki örneklerde olduğu gibi kardeş kent anlaşmaları daha çok resmi kurumlar arasında yapılıyor. Ülkemizdeki sivil toplum kültürü henüz bu konuda yeterince gelişmiş değil.

İşte, Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS) Eskişehir ve Antakya Temsilciliklerini, kentler arasında kültür, sanat, edebiyat ve bilim insanlarının birbirini tanıması ve ürettiklerini paylaşması temeline dayalı “Kültür ve Sanatta Kardeş Şehirler Projesi” başlığıyla özgün ve güzel bir girişim başlattı.

Eskişehir-Antakya Kardeş kent ilişkilerinin Eskişehir ayağında şair dostlarım Rahmi EMEÇ ve Erol BÜYÜKMERİÇ yer alıyor. Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet ATAÇ da bu kardeşliğe destek veriyor. Antakya ayağında da Mehmet KARASU ve Sinan SEYFETTİNOĞLU bulunuyor. İlki 26 Eylül 2009’da Antakya’da yapılan etkinliklerin ikincisi 10 Ekim 2009 günü Eskişehir’de gerçekleştirildi.

Rahmi EMEÇ, etkinliğin açılış konuşmasında amaçlarını şöyle dile getirmişti:

“Eskişehir ve Antakya birbirlerine uzak, ama benzerlikleri olan iki kent. Antakya farklı kültür ve inançları bir arada yaşatan barış, kardeşlik ve hoşgörü kenti. Eskişehir de çok uzun yıllar Balkanlardan, Kafkaslardan ve Kırım’dan aldığı göçlerle çok zengin bir kültür yapısına sahip. Bu zenginlikleri işte böyle bir etkinlikte paylaşmak istedik… Sanatla ve kültürel etkinliklerle, yaşamı kirleten ne varsa ortadan kaldırabileceğimizi biliyoruz…”

Böylesine doğru ve güzel başlayan bu proje, Eskişehir-Antakya arasında sınırlı kalmamalıydı. Yalova Şair ve Yazarlar Derneği Başkanı Sayın Nuri Taner’le, Büyük Önder Atatürk’ün iki kente ilgisinden hareketle bu projeyi sürdürme kararı aldın. Atatürk, Yalova için “Yalova benim kentimdir.” Hatay için de “Hatay benim şahsi meselemdir” demiştir.  2012 yılında Yalova ile başlattığımız “Kardeş Kentler Buluşması’nın geçen hafta 12. Sini Yalova^da, farklı kentlerden gelen onlarca şairle birlikte gerçekleştirdik.

26 Temmuz 2024 Cuma günü, Yalova Kent Müzesi’nde gerçekleştirilen görkemli açılış törenine Belediye Başkanı, Yalova CHP Milletvekili, Daire başkanları ve yüzlerce sanatsever katıldı. Aynı törende Yalova Şairler ve Yazarlar Derneği Başkanı Sayın Nuri Taner’e 2024 Altın Defne Edebiyat Ödülü sunuldu, Ödül kapsamında hazırlanan “Nuri Taner Kitabı” protokol üyelerine takdim edildi.

Sanatla Parlayan Bir Belde: Kaytazdere

Etkinliğin ikinci günü cennetten adeta bir köşe Kaytazdere’deydik. Sabah saatlerinde beldeye geldiğimizde bizi Belediye Başkanı Sayın Doğan Çitil ve eşi karşıladılar. Belediye çalışanları tam kadro oradaydılar. Mimar Özlem Hanım ile HBB’den transfer olmuş Helin Hanımın sıcak yaklaşımlarını hiçbir zaman unutmayacağım.

Kaytazdere’nin adı, son yıllarda sadece doğal güzellikleriyle değil, kültürel ve sanatsal etkinlikleriyle de anılıyor. Bu değişimin ardındaki isim, beldenin çalışkan ve vizyoner belediye başkanı Sayın Doğan Çitil’dir.

Göreve geldiği günden bu yana, beldesini bir sanat merkezi haline getirmeyi hedefleyen başkan, öncelikle beldenin potansiyelini değerlendirdi. Kaytazdere’nin eşsiz doğasını ve huzur dolu atmosferini, sanatsal etkinliklerle daha da zenginleştirmek için kapsamlı bir plan oluşturdu. Her mevsim düzenlenen festivaller, konserler, sergiler ve atölye çalışmaları sayesinde belde, sanatseverlerin uğrak noktası haline geldi.

Kaytazdere’nin çalışkan belediye başkanı, sanatı ve kültürü sadece birer etkinlik olarak değil, toplumu bir araya getiren ve beldenin ruhunu yansıtan bir güç olarak görmektedir. Onun liderliğinde, Kaytazdere, sanatla parlayan bir belde olarak adını duyurmuş ve örnek bir model haline gelmiştir. Bu başarı hikayesi, bir beldenin doğru vizyon ve özverili çalışma ile nasıl bir kültür ve sanat merkezi haline gelebileceğinin en güzel kanıtıdır.

Doğal güzellikleri ile öne çıkan Yeşil Bayraklı Kaytazdere, stresten uzak, huzurlu bir tatil geçirmek isteyenlerin tercih edebileceği eşsiz bir destinasyondur. Marmara Denizi’nin maviliği ve yeşilin bin bir tonu arasında unutulmaz anılar biriktirebilirsiniz.

Kentlerin kardeşliği ilişkilerinden gelişecek güzelliklerin, başka kentlerimiz arasında da yaygınlaşması ve yeniden depreşen kirlilikleri ortadan kaldırması dileğiyle…

Sevgiyle, dostlukla..

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

SON HABERLER