Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Mehmet Karasu

ANTAKYA’NIN KÜLTÜREL DİRİLİŞİNE TANIKLIK EDERKEN

 

  1. Akdeniz Sanat Günleri’nin yoğun hazırlığı içindeyiz.

Bu yıl, 12- 24 Ekim tarihlerinde yerelden ulusala onlarca edebiyatçımız etkinliklerimizde yer alacak.

6 Şubat’ta yaşadığımız deprem felaketi nedeniyle bu yıl etkinliklerimizi sınırlı tutmak zorunda kaldık.

Etkinlikler bu yıl da Antalya, Fethiye, Mersin, Adana, Osmaniye, Düziçi, Dörtyol ve Antakya’da yapılacak.

Etkinliklerin başından beri sahne alan ANTAKYA DEFNE BARIŞ KOROSU Antakya’da olanakların sınırlı olması nedeniyle konserini Antakya’da değil, Mersin’de verecek.

Etkinliklerin bu yılki Tema’sı “Yaralarımızı Sararken” olarak belirlendi.

Etkinliklerin açılış töreni 12 Ekim 2024 Cumartesi günü saat 15.00’te Hatay Tabip Odası’nda (Akdeniz Mahallesi, El Arabi Türbesi yanı) gerçekleştirilecek.

Etkinlikleri Onur Konuğu olarak deprem sürecindeki çalışmalarım nedeniyle şahsımı uygun gördüler.

Akdeniz Sanat Günleri’nde onur konuğu olarak seçilmiş olmanın derin mutluluğunu ve heyecanını yaşıyorum. Antakya’nın tarihine ve kültürüne tanıklık eden biri olarak, bir felaketin ardından şehrin yeniden dirilişinde bir katkımın olduğunu görmek, beni gururlandırıyor. Deprem sonrası toparlanma sürecinde sanatın ve kültürün birleştirici, iyileştirici gücüne inancım her geçen gün daha da pekişti. Antakya’nın yaşadığı büyük yıkım karşısında, şehrin ruhunu ve mirasını yeniden canlandırmak adına yapılan bu çalışmaların bir parçası olmak, benim için tarif edilemez bir onur.

Bu toprakların insanları, tarih boyunca nice zorluklarla karşılaştı, ancak her defasında küllerinden doğmayı başardı. Antakya da, bir sanat ve kültür merkezi olarak yeniden yükselecek, bunu tüm dünyaya gösterecek. Akdeniz Sanat Günleri’nin bu büyük dönüşüm sürecinin sembollerinden biri olması, bana sadece sanata olan inancımı değil, aynı zamanda insanların gücüne ve dayanıklılığına olan güvenimi de tazeledi.

Bu vesileyle, beni bu onura layık gören herkese teşekkür ederken, Antakya’nın kültürel mirasını korumak ve yeni nesillere taşımak için elimden geleni yapmaya devam edeceğimi belirtmek isterim. Sanatın iyileştirici gücüyle dolu bu günlerde, hep birlikte yeniden inşa edeceğimiz Antakya için umut doluyum.

Bu değerli günlerde yanımda olan ve Antakya’ya inanan herkese sonsuz teşekkürler!

Antakya, 6 Şubat felaketine kadar, kültür sanat ortamlarıyla, geleneksel yemek kültürüyle, avlulu evleri ve tarihi yapılarıyla, Kurtuluş (Herod) Caddesi, Uzun Çarşı, Habib-i Neccar Camii, Kiliseler, Havra Meclis binası gibi mekanları ve doğa güzellikleri ile unutulmaz bir kentti. Doğrusunu söylemek gerekirse, bu deprem, tarihi Antakya’ya ne kadar zarar verebilirse, o kadar zarar verdi. Bizler bu kentin çehresini sanatın büyüsü ile değiştirmeye çalışacağız.

Sanat Yaşamı sevmenin adıdır…

Yaşamı seveceğiz. Kentimizi seveceğiz. Kentimizin tekrar ayağa kalkması için var gücümüzle çalışacağız.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

SON HABERLER