Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Günü Kurtarıyoruz

Geleceği ise planlamıyoruz “Şakşakçılıkla,

Geleceği ise planlamıyoruz

“Şakşakçılıkla, her şeyi doğru kabul ederek vatanperver, yanlışları dile getirerek vatan haini olunmaz” diyen Saadet Partisi Genel İdare Kurulu Üyesi Dr. Necmettin Çalışkan, ‘yap-boz’a dönüşen eğitim sistemine işaret etti.

Ülke gündemine dair düşüncelerini paylaştığı yazıların çekilmek istendiği noktalar konusunda dikkati çeken bir tespitte bulunan, Saadet Partisi Genel İdare Kurulu Üyesi Dr. Necmettin Çalışkan, “Kaleme alınan yazılar, bir kısım insanlar tarafından sadece hükümete, konuta ve saraya saldırıymış gibi algılanıyor. Oysa ki derdimizi kronik vaka haline gelmiş sorunlara parmak basmak ve farkındalık oluşturmaktır. Şakşakçılıkla, her şeyi doğru kabul ederek vatanperver, yanlışları dile getirerek vatan haini olunmaz” dedi.
Sıklıkla gündeme taşınan ve adeta yapboz tahtasına dönüşen ‘eğitim’ sistemine dair düşüncelerini paylaşan Çalışkan, ‘kronik’ bir sorun haline geldiğini ifade ettiği alana dair tespitlerini şöyle sıraladı:
“Öncelikle fiziki şartlar konusunda belli bir mesafe alındığını söylemek de yarar var. Ancak yapılanların iyi olmakla beraber yeterli olmadığı da açık. Bu konuda uygulayıcıların günü kurtarmak adına ortaya koydukları plan ve projelerin güdük kaldığı, kaliteli ve uzun vadeli çözümler içermediği açık. Geleceğin planlanmadığı açık.
Eğitimden bahsederken öğretmenin konuşulmaması olmaz. Ataması, niteliği ve denetimi noktasında çok ciddi eksikler var. Bugün öğretmenler; veli ve öğrenci ile idarecinin baskısı altında, toplum nezdinde itibarsızlaştırılıyor. Öğretmene, öğrenciler ve veliler not veriyor. Bunun ne faydası var, anlamak mümkün değil. Siyasi manevra mı yapılıyor? Yoksa tribünlere mi oynanıyor?
Sen öğretmeni veliye teslim edip, ‘öğrencin senin hakkında ne diyor’ dersen, işte bugün gördüğümüz öğretmene şiddet manzaraları ortaya çıkar. Uygulama, sadece ve sadece öğretmenlerin öğrenci üzerindeki saygınlığını yitirmesine sebep olur. Eğitim tabii ki denetlenmeli, ama bu, teftiş üst/uzman makamlarca ve kurallara göre yapılmalı.
Atama konusu da ayrı bir dert yumağı. Atanamadığı için başka mesleklere yönelmek zorunda kalarak heba olan veya intihar edenler bile var. Ayrıca atama kriterleri de gözden geçirilmeli. Bireyleri ayrıştıracak ve fişleyecek bir mülakat mantığından vazgeçilmeli. Hak ve adalet kıstas olmalı. Eğitimin sorunları bu kadar mı? diyeceksiniz Tabi ki hayır!” -Tamer Yazar-