Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Mehmet Karasu

Yüreğin Bilimi: Şiir

Geçtiğimiz hafta sonu şair arkadaşlarla birlikte Osmaniye’deydik, Oşyad (Osmaniye Şairler, Ozanlar ve Yazarlar Derneği Başkanı Sayın Mustafa Bardak’ın davetlisi olarak.

Dernek/ yönetim kurulu üyeleri ile tanışma olanağı bulabildik.

21 aydır devam eden “Şiirini Al da Gel” gel etkinliğinde hem Osmaniyeli şairlerin özgün şiirlerini dinledik, hem de halk ozanlarımızın çalıp söylediği türküleri zevkle dinledik.

Etkinliğin en güzel sürprizi, 85 yaşında, çok sayıda bestesi TRT repertuarına girmiş olan Abdurrahman Yağdıran’la tanışmak, ilginç özgeçmişini öğrenmek ve seslendirdiği türküleri ondan dinlemek oldu.

Oşyad, 51 üyesiyle Osmaniye’yi bir kültür sanat kenti yapma mücadelesi veriyor. Yerel yönetimlerden hiçbir destek almadan, kendi çabalarıyla.

Belediyelerin birincil görevi kültür sanat aktivitelerini desteklemektir aslında. Bir kentte yüksek yüksek binalar, AVM’ler yapabilirsiniz. Ama bunlar kenti kent yapmaya yetmez. Bir kentte tiyatro salonları, sanat galerileri, kültür merkezleri, sanat aktiviteleri varsa o kent, kent olur.

Son zamanlarda “Şiir öldü mü?” sorusuyla sıkça karşılaşıyoruz.

Osmaniye Kent Müzesi, salonunu dolduran şiirseverleri düşününce, şiir ölmez diyorum.

Ülkemizde ve dünyada şiirin gerilediği iddialarının yaygınlaştığı bu günlerde, şiir etkinlikleri düzenlemek çok akıllıca bence. Ben şiirin gerilediği kanısında değilim. Gerçekten de son yıllarda, ülkemizde şiirin gerilediği, öldüğü, bittiği yolunda genel bir kanı yaygınlaşıyor. Birçok yayınevinin ve kitabevinin “şiir” kavramından adeta nefret ettiğini görüyoruz.

“ Gorki’nin, Lenin’e karşı kendini, daha doğrusu sanatı savunurken söylediği şu sözü anımsayalım:“Aklın şiiri bilimdir, yüreğin bilimi şiirdir.” Öyleyse şiirin tükendiğini öne sürmek, insanın tükendiğini öne sürmek anlamına gelmez mi? Şiir yazan ve şiirin içinden birisi olarak, bu durumu kabullenmem elbette kolay değil. İşte Şiir Sanatı, bir bakıma şiirin olduğu yerde bulunduğunu kanıtlamaya çalışmamın da bir göstergesi sayılmalı.”

Yves Bonnefoy, “Şiirin Edimi ve Yeri” adlı denemesinde şöyle diyor: “Şiirle umudu neredeyse birleştirmek, bir tutmak istiyorum. Ama bunu uzun yoldan yapmak istiyorum çünkü nasıl iki türlü umut varsa, şiirin de iki türlüsü vardır, biri boş düşlere ve yalana dayanır, ötekisi ölümcül, yazgısaldır.”

Şiirle kalın

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

SON HABERLER