Göbeklitepe… Malum, tüm insanlığın dikkatini çeken bir nokta. Göbeklitepe ile insanlık, farklı başlıkları sorgular hale geldi. 12 bin yıllık geçmişi olan bir yapıdan söz ediyoruz. UNESCO Dünya Mirası listesinde yerini aldı. Tüm bilineni değiştirdi, “insanlık tarihinin sıfır noktası” olarak anılmakta.
Göbeklitepe ile Urfa ve çevresi, bir turizm noktası haline geldi. Göbeklitepe, şuan yılda 500.000’i aşkın turisti ağırlamaktadır. Doğuş Holding, burayla işbirliği yaparak, çeşitli kaynakları da ayrıca yaratmış, desteklemiştir. Göbeklitepe, Netflix’teki dizilere de konu olmakta. Tüm dünyada adından söz ettirmektedir.
Benzer bir hikaye neden Hatay’da yaratılmasın?
Hedef, Kalite Olmalı…
Son yıllarda kavramların ve projelerin için adeta boşalttık. Bir işi yahut projeyi “hakkını vererek yapmak” yerine, “yapmış olmak için yapar” olduk. Buna yüzlerce örnek verebilirim. Fakat sınırlı tutmak gerekirse; “ülkenin her yerine üniversite açtık” diyor iktidar… Peki, üniversitelerin eğitim-öğretim kalitesini tartışalım! “Ekonomimiz büyüdü” deniliyor… Peki, gelir adaletsizliğini tartışalım!
Hatay’da birçok kurum ve kuruluşun hedefinde, turizm ve gastronomi var. Fakat bilimsel temellere dayanmayan aksiyonlar, ancak günü kurtarmaya yönelik, “yapmış olmak için yapılan” projeler olarak kalacaktır. Projelerin başarıları; gelen turist sayısı, yaratılan katma değer gibi, tüm dünyada uygulanan, genel geçer sistemlere göre ölçülebilir.
Hatay’da kaliteli bir turizm destinasyonu, Aççana Höyüğü bölgesinde oluşturulabilir. Hatay’da yaşayan değerli bir iş insanı büyüğüm, bir arkadaş grubuyla yakın zamanda bu bölgeyi gezmiş. Sonrasında beni aradı ve “Böyle bir bölge, Göbeklitepe’deki gibi şehrin turizmine kazandırılsa ne güzel olur” diye iletti. Hatta ben, bu konuşmamız sonra hatırladığım kadarıyla ve kesin olmamakla birlikte, geçtiğimiz yıllarda Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Koç’un da bu bölgeyi gezmek için kısa bir program yaptığını biliyorum.
Aççana bölgesinin hikayesi, günümüzden yaklaşık 4000 yıl kadar önceye dayanıyor. Bölgede zeytin ve üzüm izleri, sıkma aletleri görülmüştür. Bu eserlerin bir kısmı, Arkeoloji Müzesi’nin yeni açılan bir bölümünde sergilenmektedir. Çok özel ve etkileyici eserler bulunmakta. Üzüm ve zeytinin, paranın henüz yaratılmadığı dönemde, ticarette, takasta kullanıldığı tahmin edilmektedir.
Fakat Aççana bölgesindeki kazı alanında, büyük bir çatı ve bölgenin üstünün kapatılması ihtiyacı bulunmakta. Benzer çalışmalar Malatya Arslantepe, Gaziantep Zeugma, Konya Çatalhöyük, Şanlıurfa Göbeklitepe’de yapılmış.
Burada yapılacak güzel bir çalışma, Hatay turizmine çok büyük katkı ve kalite getirecektir. Şehir olarak daha kaliteli ve hayalci olmayan, getirisi yüksek olan projelere odaklanmamız gerekir. Göbeklitepe, bunun bir örneğidir. Hatay’da böyle bir proje, eminim ki Hatay turizminin gücüne güç katacaktır.