İyi çalışmalar sevgili okuyucu.
Lider tekelinde sıkışmış olan antidemokratik siyasi parti yapılanmaları içinde baskın bir seçim sürecinde adil bir icraat beklemek hayalcilik olurdu. Ki nitekim geçtiğimiz süreçte apar topar, cümbür cemaat illerdeki milletvekili adaylarını belirlemeye çalışan siyasi partiler tam bir hayal kırıklığına davetiye çıkardı.
İşin özü şu ki, Hatay ilimizin milletvekili aday listeleri, seçime giren iddialı tüm partilerde halk iradesinden son derece uzak, tartışılan, içimize sinmeyen, nahoş gelişmelerin yaşandığı bir atmosferde gerçekleşti. Aslında haksızlığın, lider parti otoriter kasıntısının ve antidemokratik tavrın buz gibi soframıza servis edildiği, komik, evet evet son derece trajikomik bir aday belirleme süreci atlattık.
Nedense AKP gibi partiler sessiz sedasız adaletsizliği içine sindirip, sonuç ne olursa olsun dışarıya firikik vermezken, CHP gibi partilerde kazan çok feci kaynadı. CHP’de son dakika liste değişikliği ve ardından yaşananlar uzun süre hafızalardan silinmeyecek. Talihsizlik o ki; CHP “ADALET” için Ankara’dan İstanbul’a lideriyle yürürken, aslında o yolların tutarsızlık içinde arşınlandığını maalesef gösterdi. Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce ile tabanının uzun süredir beklediği canlı havayı, lider basiretsizliği ile alaşağı edip yarışta kendi bacağına kurşun sıktı.
Kimse kusura bakmasın.
Bu seçimde Hatay CHP aday belirleme süreci tam bir kriz ve kaosa dönüşürken, bu afet çok kötü yönetildi. Ağırlığı olan hiçbir siyasi parti bu denli gözünün içine sokulan bir haksızlığı, onur kırıcı bir icraatı kolay kolay hayata geçirmez. Ama ne ki; CHP’de kendi kalesine röveşata gölü atmak sanırım kangrenleşmiş bir hastalık.
Belirlenen adaylar ve onların şahsı için söylemiyorum, yaşanan olay çok kötü. Yaşanan olaya muhatap olan her kim olursa olsun, üzüntü verici ve eleştirilmesi gereken bir durum söz konusu.
İşte görüyoruz… Bu kriz sonrası, CHP, seçime günler kala darabası indirilmiş bir partiden farksız. Kapı kapı dolaşmak, arı gibi çalışmak lazım gelirken, herkes hala yaşanan olayın şokunu tartışıyor. Millet noktayı koyup atlarına binip er meydanında kılıç kuşanırken, CHP, parti içi hesaplaşmanın artık gına veren batağına saplanmış durumda.
İyi bir şeyler yazıp motive etmek isterdim. Ama bana düşen uyarmak. CHP, Türkiye’de seçim kaybetmek istemiyorsa, acilen Hatay CHP’de toparlayıcı bir müdahalede bulunmalıdır.
Olan oldu. Alınması gereken dersler alındı. Şimdi her şeye rağmen omuz omuza verme, bir arada yürüme zamanı. Bunu başaramazlarsa, burada yaşanacak hayal kırıcı bir netice, Türkiye genelinde umut içinde sonuç bekleyen sade seçmen için tam bir hüsran olacaktır.
Tavsiyem:
Her ne yaşanmış olursa olsun; CHP’de ilk açıklanan listede yer alan adaylar ile sonradan kesinleşmiş liste içinde yer alan adayların ve MUTLAKA CHP BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI DOÇ. DR. LÜTFÜ SAVAŞ’ın aynı karede yer alan fotoğrafı çekilmeli, saydığım tüm aktörler, kişisel hesaplarının ötesinde ülkenin selameti için yan yana durmalıdır.
Bunu sağlayın.
Siyaseti ülke yararına icra ettiğinizi gösterin. Ve kılıçları kuşanıp sahaya inip arzu edilen seçim sonucunu alın.
İyi çalışmalar.