Amik Ovası; sel ile değil, üretim rekorları ile gündeme gelmeli

Milletvekili Serkan Topal, Hatay’ın artık, her yıl rutin hale gelen sel felaketi ile anılmasını istemediklerini vurguladı

CHP Hatay Milletvekili Serkan Topal, ilimizde yaşanan sel felaketini gündeme taşıdı.
TBMM’de düzenlediği basın toplantısında yaşanan sel felaketi ile ilgili bilgiler veren Milletvekili Topal, son yaşanan sel felaketinin, doğal olarak oluşan bir felaket olmadığını, baraj kapaklarının açılması sonucu Amik Ovasını sel bastığını, vatandaşlara ciddi zarar verdiğini bildirdi. Milletvekili Serkan Topal, hasar tespit çalışmalarının bir an önce yapılmasını ve vatandaşlarımızın mağduriyetinin giderilmesini beklediklerini ifade etti.
Amacımız hükümeti eleştirmek değil …
Amaçlarının her fırsatta hükümeti eleştirmek olmadığını, halkın yaşadığı sıkıntılara problemlere ayrım yapmaksızın çözüm bulmak olduğunu belirten Milletvekili Serkan Topal, “Bu konuda hükümeti uyarmak ve gerekli önlemlerin alınması konusunda önerilerde bulunmak ve destek vermektir. Bugünde yaptığımız bu toplantının amacı budur. Hatay’ın artık her yıl rutin hale gelen sel felaketi ile anılmasını, her yıl aynı acıların yaşanmasını istemiyoruz. Amacımız ve dileğimiz sel kavramını Hatay’ın gündeminden çıkarmak, Amik ovasını sel ile değil üretim rekorları ile kamuoyunun gündemine taşımaktır.
Buradan bölgede zarar gören her bir hemşerime ayrı ayrı geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Her zaman yanlarında ve destekçileri olduğumu bir kez daha huzurunuzda belirtmek istiyorum. Hükümetinde bu önerilerimizi dikkate almasını diliyorum” dedi.
Açılan baraj kapakları taşkını arttırdı …
Doğal afetlerin önüne, gerekli tedbirlerin önceden alınarak geçilebileceğini, olabilecek zararlarında bu anlamda önlenebileceğini TBMM’deki toplantısında söyleyen Milletvekili Serkan Topal, şunlara değindi: “Yıllardır Hatay’da sel felaketi yaşanıyor. Zaman zaman can kayıplarımızın da olduğu bu felaketler, aslında her zaman önceden geliyorum diyor. Ama ne yazık ki bir türlü tedbir alınmıyor. Son yaşanan sel felaketi, doğal olarak oluşan bir felaket değil, Baraj kapaklarının açılması sonucu Amik Ovasını sel basmış vatandaşlarımıza ciddi zarar vermiştir. Günümüz dünyasında Meteorolojik olaylar artık önceden biliniyor. Yani Hatay’a ne kadar yağmur yağacağı, bunun barajları hangi seviyeye çıkaracağı önceden biliniyor. Ama her nedense bu baraj kapakları suyun en yüksek seviyeye ulaştığı noktada ‘taşkın’ meydana gelmesin diye açılıyor. Peki açılınca ne oluyor taşkın meydana gelmiyor mu? Tabi ki geliyor. İşte son yaşayan selin, zarar gören on binlerce tarım alanının, evlerine giremeyen binlerce vatandaşımızın mağduriyet sebebi bu baraj kapaklarının açılması sonucudur.
Bölge “Afet Bölgesi” kapsamına alınmalı …
Hatay ilimiz, bölgede yaşanan savaş ve çatışma nedeniyle yıllardır zaten ciddi anlamda ekonomik sıkıntı yaşamaktadır. Birçok defa gerek Meclis kürsüsünden gerekse basın aracılığı ile çağrı yapmamıza rağmen hükümet tarafından İlimize bu güne kadar ekonomik anlamda, hiçbir özel yardım yapılmamıştır. Ticaretin durma noktasına geldiği bir dönemde vatandaşlarımızın önemli bir bölümü geçimini tarım üretiminden sağlamaktadır. Yaşanan bu sel felaketi tarım alanlarına çok ciddi zarar vermiş üreticimiz mağdur olmuştur. Yine aynı şekilde selden kentimizin altyapısı da ciddi anlamda zarar görmüştür. Bölge halen sular altındadır. Birçok vatandaşımız evlerine henüz dönemedi. Hasar tespit çalışmalarının bir an önce yapılmasını ve vatandaşlarımızın mağduriyetinin giderilmesini bekliyoruz. Şimdi Hatay halkı adına hükümete huzurunuzda çağrı yapmak istiyorum. Yaşanan bu sel felaketinin boyutlarını da düşünerek; Bölgeyi afet bölgesi kapsamına alın. Çiftçilerimizin borçlarını erteleyin. SGK primlerini ve vergi ödemelerini 6 ay devlet karşılasın. Üreticinin zararlarını karşılamak üzere destek ödemeleri yapılsın. Altyapısı zarar gören tüm belediyelerimize parti ayrımı yapılmaksızın acil yardım fonundan destek ödemesi yapılsın. Bu sel felaketinin bir daha yaşanmaması için barajlarımızda gerekli önlemleri alınsın. Yeterli tahliye kanalları bir an önce projelendirilip, yaşama geçirilsin. Bu sel, yaşanan son felaket olsun. Bunu bir fırsata çevirelim ve köklü çözümler getirelim.” -Mehmet ÖZGÜN-