Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Antakya Gastronomi Çarşısı Açıldı Ama Hayat Bulamadı

Hatay’ın kalbi Antakya’da hizmete giren Gastronomi Çarşısı, yerel ekonomiyi canlandırmak için açıldı ama beklenen ilgiyi henüz göremedi. Mekânlar boş, hareket sınırlı. Peki bu sessizlik nasıl sona erebilir? Esnaf zor durumda.

Hatay’ın kalbi Antakya’da hizmete giren Gastronomi Çarşısı, yerel ekonomiyi canlandırmak

Hatay’ın kültürel mirasının önemli bir parçası olan Antakya mutfağını öne çıkarmak, yerel üreticiyi desteklemek ve deprem sonrası toparlanmaya katkı sunmak amacıyla hayata geçirilen Antakya Gastronomi Çarşısı, görkemli bir açılışla kapılarını açtı. Tarihi lezzetlerin sunulduğu bu alanda umut büyüktü; ancak geçen süre içinde beklenen hareketlilik sağlanamadı.

“Çarşı neden boş, ziyaretçi neden az?”

Gözlemler, çarşıya gelen ziyaretçi sayısının düşük olduğunu ortaya koyuyor. Öğle saatlerinde dahi birçok işletmenin boş masalarla hizmet verdiği, bazı yerlerin hiç müşteri alamadığı dikkat çekiyor. Bu durum, yalnızca esnafı değil, bölgeye umut bağlayan tüm kesimleri endişelendiriyor.

Yetersiz tanıtım, ulaşımda yaşanan zorluklar ve halkla etkileşimin sınırlı olması çarşının atıl kalmasına neden olan temel faktörler arasında gösteriliyor.

“Gastronomi Çarşısı nasıl canlandırılabilir?”

Antakya’nın potansiyeli büyük ama görünür değil. Çarşının yeniden planlanması ve cazibe merkezi haline gelmesi için çok yönlü adımlar atılması gerekiyor. İşte dikkat çeken öneriler:

1. Etkinlikler çarşının kalbini attırmalı

Çarşıyı canlı tutmanın en etkili yollarından biri, düzenli etkinlik programları hazırlamak.

Her hafta ya da ayda bir “Hatay Lezzet Günleri”, “Meze ve Müzik Akşamları”, “Sokak Yemekleri Festivali” gibi etkinliklerle halkın ilgisi diri tutulmalı.

Çocuklara ve ailelere yönelik mutfak atölyeleri, yöresel ürün tanıtımları da çarşının sosyal yönünü güçlendirebilir.

2. Ulaşım olanakları artırılmalı

Çarşıya ulaşımda yaşanan zorluklar ziyaretçi sayısını doğrudan etkiliyor.

Şehir içi ulaşım hatlarına çarşıyı doğrudan bağlayan otobüs veya minibüs seferleri konulmalı.

Belirli saatlerde ücretsiz servis hizmetleri ile hem vatandaşlar hem turistler çarşıya yönlendirilebilir.

Park sorununa çözüm bulunarak özel araçla gelmek isteyenlere kolaylık sağlanmalı.

3. Sosyal medya ve dijital kampanyalar devreye alınmalı

Antakya Gastronomi Çarşısı, dijital dünyada yeterince görünür değil.

Profesyonel sosyal medya içerikleriyle mekanlar, yemekler ve çarşı hikâyeleri anlatılmalı.

“Antakya’da Tadın Adresi”, “Lezzetin Kalbi Burada Atıyor” gibi sloganlarla kampanyalar başlatılmalı.

Tanınmış içerik üreticileriyle iş birliği yapılarak viral içerikler oluşturulabilir.

4. Eğitim ve dijital destekle esnaf güçlendirilmeli

Çarşıda faaliyet gösteren işletmelerin sürdürülebilir başarı yakalayabilmesi için destek şart.

Esnafa sosyal medya yönetimi, dijital sipariş sistemleri, Google Haritalar görünürlüğü gibi alanlarda eğitim verilerek dijitalleşmeleri sağlanmalı.

Kendi reklamını yapabilen esnaf, müşteriyle doğrudan bağ kurarak uzun vadede güç kazanır.

5. Ortak bir çarşı markası geliştirilmeli

Antakya Gastronomi Çarşısı içinde satılan ürünler için özel bir marka kimliği oluşturulmalı.

Paketli ürünler, hediyelik yöresel tatlar ve özel üretimler “Antakya Gastronomi” etiketiyle satılarak çarşının kimliği pekiştirilmeli. Böylece çarşının ürünleri şehir dışına bile tanıtım aracı olarak ulaşabilir.

Antakya’nın sosyal ve ekonomik olarak yeniden ayağa kalkması, yalnızca inşaatla değil, yaşayan alanların güçlendirilmesiyle mümkün. Gastronomi Çarşısı bu anlamda yalnızca bir ticaret merkezi değil; hafızanın, kültürün ve kimliğin taşıyıcısı.

Bu nedenle çarşının kaderi sadece esnafa bırakılmamalı. Yerel yönetimlerden kamu kurumlarına, üniversitelerden STK’lara kadar herkesin bu yapıyı sahiplenmesi gerekiyor.