Antakya Simidinin lezzetinde,

Biraz tuz, az biraz da kimyon… Kendine özgü, tuzsuz ve katkısız hamuruyla hazırlanan Antakya Simidi, tescilli ürünlerine her geçen gün yeni bir isim daha ekleyen Hatay coğrafyasında sabah kahvaltılarını da şenlendiren vazgeçilmez bir tat. İstanbul, Ankara, Eskişehir, Rize, İzmit ve daha nice şehir, kendi simidinin tescil hikayesini ya sonlandırdı ya da sahip olduğu bu değeri […]

Biraz tuz, az biraz da kimyon…

Kendine özgü, tuzsuz ve katkısız hamuruyla hazırlanan Antakya Simidi, tescilli ürünlerine her geçen gün yeni bir isim daha ekleyen Hatay coğrafyasında sabah kahvaltılarını da şenlendiren vazgeçilmez bir tat.

İstanbul, Ankara, Eskişehir, Rize, İzmit ve daha nice şehir, kendi simidinin tescil hikayesini ya sonlandırdı ya da sahip olduğu bu değeri bir adım öne çıkartma adına çalışmalarını hızlandırdı. Hamurunda tuz kullanılmayan, şekli itibariyle de diğer hiçbir şehrin simidine benzemeyen Antakya Simidi de benzer bir hikâyenin kahramanı. Yenilirken, tuz ve kimyon karışımıyla beraber servis edilen simidin her sabah satışını yapanların ‘sıcak simit varrr…’ bağrışları ise kentin keyif veren sabah saatlerinin vazgeçilmezi.

Lezzetinden ekonomikliğine, hemen her yerde bulunabiliyor oluşundan yeri geldiğinde her öğüne uyabilmesine, mutfağımızın en samimi lezzetlerinden biri olan Antakya Simidi için konuşan bir turizmci, konunun sadece bu başlıkta tescil almak olmadığını söylerken, şunları dile getirdi:

“Bu lezzetin, olası tüm tanıtım organizasyonlarına taşınması gerekiyor. Şimdiye kadar yaptık mı? Yapmadık! Aslında bir şeye kendimizi adeta kelepçeliyoruz ve sahneye bir başkasının çıkmasına da izin vermiyoruz. Künefe, böyle bir şey! Tamam, güzel bir tatlı, önemli de, ama her şeyin önüne geçmesine de bu kadar izin verilmemeli! Antakya mesela, künefe değil, aksine simidi ile daha ön planda! Ama görene, bilene…”

Tamer Yazar

Exit mobile version