Antakya’nın meydansız haline

Yakışır Bir Fikri Olan? Berlin’de Potsdam Meydanı, Roma’da Aziz Peter Meydanı, New York’ta Times Meydanı, Londra’da Trafalgar Meydanı, Moskova’da Kızıl Meydan, Paris’te Concorde Meydanı, İsfehan’da Nakş-ı Cihan Meydanı… Peki, bizde durum ne?, Eldeki şehirdeki meydanların hali ne? Atatürk (Cumhuriyet) Anıtı, Antakya’nın kalbidir… Geçmişi ve birikimi binlerce yıl geriye giden bir kentin nabzıdır… Dışarıdan gelenlere ‘hoş […]

Yakışır Bir Fikri Olan?

Berlin’de Potsdam Meydanı, Roma’da Aziz Peter Meydanı, New York’ta Times Meydanı, Londra’da Trafalgar Meydanı, Moskova’da Kızıl Meydan, Paris’te Concorde Meydanı, İsfehan’da Nakş-ı Cihan Meydanı… Peki, bizde durum ne?, Eldeki şehirdeki meydanların hali ne?

Atatürk (Cumhuriyet) Anıtı, Antakya’nın kalbidir… Geçmişi ve birikimi binlerce yıl geriye giden bir kentin nabzıdır… Dışarıdan gelenlere ‘hoş geldin’ deyişini asıl burada yapar… Hikâyesini anlatmaya da burada başlar…
Meydansız bir kent olan Antakya’nın bu en önemli ‘anıtı’ noktasında yaşananlar ise uzun zamandır tartışmalı görüntülere ‘alternatif’ arıyor, ararken de ‘fikri olan bir adım öne çıksın’ diye de soruyor! Özellikle de; aydınlatma sorunları yaşayan, minik bir parktan bozma haliyle bu kentin ‘dün’ yükünü karşılamaktan uzak kalan ve bir tarafı anıt bir tarafı belediye logosu haliyle!
Tartışmaya katılanlar, şehrin kalbi durumundaki bu alanda, Antakya’yı ve Hatay’ı anlatacak ‘görkemli’ bir heykel çalışması yapılması yönünde fikirlerini paylaşıyor. Beklenti ise, ulusal ya da uluslararası bir yarışma ile bu alanı ‘markasal’ bir proje ile taçlandırmak! Kentin anlatılagelen hikâyesi ile uyumlu, geçmişi ile barışık bir ‘final’ ile hele ki…
-İHTİYAÇ NE?-
Doktorasını, kentlerin vitrini olan ve kentlerde yaşayan insanların yaşam tarzını, kültürü, geçmişi ve karakterini yansıtan Kent Meydanları ile ilgili yapan Dr. Hasan Taşçı’nın bir ifadesini, yaşanan benzer hataların adeta ‘deneme tahtasına’ dönüşen Antakya adına paylaşalım mı?
“Şöyle bir algı da var. Dünyanın çeşitli yerlerinde gördüğümüz şeyleri gidip alıp uygulamak gibi… Ama doğru olan bu değildir. Doğru olan şehrin ihtiyaçlarına göre kendine öz bir form yapmaktır.”
Peki, Antakya adına o beklenen ‘form’ nedir, biliyor muyuz? -Tamer Yazar-

Exit mobile version