ATSO Seçimleri Sonrası

İyi günler sevgili okuyucu.

Antakya Ticaret ve Sanayi Odası’nın geçtiğimiz Cumartesi günü gerçekleşen seçimleri; sevinenler ve üzülenler, kazananlar ve kaybedenler ile bir bütün halinde ilimizde son yıllarda yaşanan en olgun seçim deneyimlerinden biri oldu. Bunun böyle olmasında kuşkusuz ki başkan adaylarının ve kurmaylarının, İlçe Seçim Kurulu’nun, Hatay Emniyeti’nin son derece büyük katkısı vardı. Seçim sabahı, henüz kapılar açılır açılmaz büyük bir ilginin vücut bulduğunu söyleyebiliriz. Bu ilgi gün boyu artarak devam etti.

Yaklaşık 45 gün süren yoğun propaganda döneminde birçoğumuzun tanık olduğu gerginlik, Antakya’nın sağduyu kültürünün her zaman olduğu gibi devreye girmesiyle seçim günü kendini bahar havasına bıraktı. Seçime katılım gösteren her iki taraf yanlılarında hep güleryüz ve yardımlaşma hakimdi. Bunun böyle olması, adaylardan Sayın Hikmet Çinçin ve Sayın Ali Kavak’ın gün boyu etraflarına pozitif enerji saçmalarından kaynaklandı. Sayın Çinçin de Sayın Kavak da seçim yerine geldiklerinde taraflı tarafsız herkesin elini sıktı, güleryüz takındı ve olgun – kucaklayıcı bir tavır ortaya koydu.
İlçe Seçim Kurulu’nun, Hatay Emniyeti’nin aldığı önlemler iki tarafı da güven içinde olduğu konusunda rahatlattı. Hiçbir şüpheye ya da gerginliğe meydan bırakılmadı. Sandık başkan ve görevlileri oy kullanma süresince uyum içinde çalıştı ve her iki taraf da kolaylaştırıcı bir tutum takındı. Her iki taraf içinde yer alan kentin saygın abileri konumundaki birçok kanaat önderi işadamı, tarafların bahçe içinde yer alan iki ayrı çadırını da sıklıkla ziyaret ederek ayrışmayı değil kaynaşmayı canlı tuttu.

Kuşkusuz ki bu seçim uzun bir dönem konuşulacak.

Önemli olan, bu seçim sonrası anlamlı sonuçlar çıkarmak, yaşananlardan dersler almaktır. Noktayı koymak ve yeni bir cümleye başlamak gibi, bu seçimi geride bırakıp bugünden itibaren yine kol kola sevgi ile birbirimize bağlanmamız lazım. İş hayatı, ayrışmalara takılmadan birbiriyle koordine ve ilişkili olmayı gerektirir. Seçim dolayısıyla bir taraf içinde aktif olan kişiler kazansalar da kaybetseler de ticari yaşamlarında herkes ile uyumlu olmak zorunda olduklarını unutmamalıdır.

Yeniden başkan olmayı ve seçimi kazanmayı başaran Sayın Hikmet Çinçin’in “Dost Meclisi” olarak tanımladığı birlikteliğini hızla “Kent Meclisi”ne dönüştürmesi, ATSO’nun birkaç dost işadamının egemenliğinde değil “ortak bir meclis” kültürü içinde yoğrulan bir disipline evrilmesi gerekmektedir. Seçimi kaybeden Sayın Ali Kavak’ın da “Birlik, Beraberlik ve Kardeşlik” olarak tanımladığı çalışmayı “dostluk” ile ilişkilendirmesi gerekmektedir. Öyle bir yola devam olmalı ki; “DOSTLUK – BİRLİK – BERABERLİK VE KARDEŞLİK” aynı potada erimelidir.

Unutmayın ki, dünyanın her yerinden herkesin yenileceği bir yer vardır. Kimilerini yenilgi yıkar, kimileriyse zaferle küçülür, bayağılaşırlar. Büyüklük, hem yenilgiyi, hem de zaferi kabullenebilen kişilerde yaşar. Bu aşamada yenilen yıkılmamalı, yenen şımarmamalı; sonucu kabul edip BÜYÜK olmak BİR olmak için çabalamalıdır. Bu saygın yaklaşım hem Sayın Çinçin hem de Sayın Kavak’tan beklenen bir çaba olacaktır.

Seçim öncesi de altını çizdiğim gibi, kentimizin iki büyük marka değeri bu seçimde karşı karşıya geldi. Ama büyüklüklerinden asla bir şey kaybetmedi. Seçim sonrası, ilimizin ticari ve sanayi alanında pozitif bir sağalma yaşanacağı, katılımın rekor düzeyde gerçekleştiği bu seçimin küskünlük ya da dargınlığa yer bırakmadan kent yaşamımıza zenginlik katacağı beklentisi içindeyim. Bilinçli ve akıllı olan herkesi özellikle sosyal medyadaki paylaşımlarında sağduyuya davet ediyor, seçim sonrası ATSO’nun her zaman olduğu gibi en büyük STK (Sivil Toplum Kuruluşu) olarak önem ve değerini tazelediğini düşünüyorum.

Olgunluk, barış ve saygınlık içinde nice anlamlı seçimleri birlikte yaşamak dileğiyle,

İyi çalışmalar.