Önceki gün Babalar Günü’nü kutladık.
Babalarımızla bir araya geldik. Onlarla söyleştik ve kutlaştık.
Böylece birgünü birlikte geçirme mutluluğuna eriştik.
Nereden çıktı böyle bir gün?
Nasıl bu günü kutlar olduk?
Babalar Günü bundan yıllar önce, 1910 senesinde kutlanmaya başlanmış idi.
Beş çocuğunu tek başına yetiştiren bir babanın kızı Anneler Günün’ün popülerliğinden ilham
alarak, babaların da onurlandırılması gerektiğini düşündü ve babasını doğum günü olan 5 Haziran’ı
Babalar Günü olarak kutlamak istedi.
Ancak hazırlıkların yetişmemesi nedeniyle bu kutlama Haziran ayının 3. pazarında ertelendi.
İlk olarak Washington eyaletinin Spokane şehrinde 19 Haziran 1910 günü kutlanmaya başlandı.
Günümüzde Babalar Günü, çoğu ülkede Haziran ayının üçüncü pazarında kutlanmaktadır.
Ancak bazı ülkelerde bu tarih farlılık gösterebilmektedir.
Örneğin, Avustralya ve Yeni Zelanda’da Eylül ayının ilk pazarında, Tayland’da ise 5 Aralık’ta
kutlanır.
İlk zamanlar mendiller, teşekkür kartları ve küçük ama anlamlı hediyeler vermekle başlanmış ve
bugünlere gelinmiştir.
Görülüyor ki Babalar Günü bir teşekkürün yansıması olarak başlanmış ve giderek yaygınlaşıp
dünya çapında kutlanmaya başlanmıştır.
Küçük ve anlamlı hediyelerle başlayan bu kutlama, bazen bu amacın dışına çıkarak büyük ve
gösterişli hediyeler verme şeklinde olmaktadır.
Ancak esas olan hatırlamak ve sevgimizi göstermektir.
Baba evlilik birliğinin çatısından biridir.
Eğer bu çatının bir ayağı sağlam olmazsa çatı çöker.
Bunun için çatının sağlam tutulması gerekir.
Bu nedenle çatı sağlam olmalı ve sağlam tutulmaya gayret gösterilmelidir.
İşte bunun için de babanın değeri bilinmeli ve üzerine titrenmelidir.
Aile birliği içersinde babanın yeri annenin yeri kadar değerli ve önemlidir.
Her ikisinin de kıymeti bilinmeli ve üzerlerine titrenmelidir.
Geçtiğimiz Mayıs ayında Anneler Günü’nü de kutladık.
Bu hafta da Babalar Günü’nü kutlamanın mutluluğuna eriyoruz.
Babalar Günü kutlu olsun.
Nice senelere ve nice Babalar Günlerine diyelim.
YORUMLAR