Kahvaltı Masamızda Zeytin, Salça Var…
Antakya’da yaşayan, babasız
3 çocuğun büyüğü Yaren, Ali Nurlu’nun başkanı olduğu Hatay Toplum Gönüllüleri Derneği’ne gönderdiği açık mektubunda, güç koşullarda yaşadıklarını, kimi zaman aç-susuz yattıklarını, kahvaltı masalarında zeytin taneleri ile salça bulunduğunu anlattı.
Babasız büyüyen Yaren’in, Toplum Gönüllüleri Derneği Başkanı Ali Nurlu’ya gönderdiği mektubu şöyle:
“Merhaba Ali Amca. Ben, Yaren. Yedinci sınıf öğrencisiyim. Biz, üç kardeşiz. Babasız büyüyoruz. Pek bir gelirimiz yok. Teneke kutu toplayıp geçimimizi sağlıyorduk, çöp konteynerlerinden ama… Annem, kısa bir süre önce tehlikeli bir ameliyat geçirdi. Eskiden maaşlarımız vardı, ama bir yıl önce kesildi. Ali Amca, bazen komşularımız, yaptıkları yemekten gönderiyor ama… Çoğu günler aç kalıyoruz. Ben, dayanıyorum. Ama kardeşim daha küçük, bazen yiyecek yemeğimiz olmayınca çok ağlıyor. Tüpümüz bitmek üzere. Artık tüp alamıyoruz. Daha önceki borçlarımızdan dolayı bize artık tüp vermiyorlar. Erzağımız olsa tüpümüz, tüpümüz olsa erzağımız olmuyor. Kahvaltıda yiyeceğimiz salça ve zeytinden başka kahvaltılığımız yok. Annemin kolları çok ağrıyor ve şişiyor. Ağrısından ağladığı zamanlar oluyor. Annemin her bir gözyaşı, kalbimi çok acıtıyor. Giyeceğimiz pek bir giysimiz, ayakkabımız yok. Terlikle çıktığımızda, mahalledeki çocuklar bizimle dalga geçiyor. Paramızın olmaması bizim suçumuz değil, ama onlar, bizi ayakkabımız ya da güzel elbisemiz olmadığı için dışlıyorlar.
Ben, ileride doktor olmak istiyorum. Çocukları iyileştirip, ailelerini mutlu etmek, onlara umut olmak istiyorum. Çocukların ihtiyaçlarını elimden geldiğince karşılamaya, onlara, ilerde meslek sahibi olabilmeleri için burs vermek, umut olmak istiyorum. Çünkü ben de ilerde bir meslek sahibi olabilmek için çok zorluklar çekiyorum. İnşallah ileride bu dileğimi gerçekleştirebi-lirim. Beni dinlediğin için çok teşekkür ederim.” -Cemil Yıldız-