Babüroğlu’nun yeni kitabı çıktı

Kemalyeri… Gazetemiz Yazarı, Strateji Uzmanı, Em.Tuğg. Naim Babüroğlu’nun “Kemalyeri” adlı kitabı matbaa baskısından çıktı. Yeni kitabı “Kemalyeri”ni biraz roman dilinde yazdığını söyleyen, Strateji Uzmanı Naim Babüroğlu’nun kitabıyla ilgili “Önsöz” mealindeki kısa özeti şöyle: “34 yaşındaki Kurmay Yarbay Mustafa Kemal’le birlikte olayları yaşayarak kaleme aldım. Yazarken, zaman zaman çok duygusal anlar yaşadım; hüzünlendiğim de oldu, gözyaşımı tutamadığım anlar […]

Kemalyeri…

Gazetemiz Yazarı, Strateji Uzmanı, Em.Tuğg. Naim Babüroğlu’nun “Kemalyeri” adlı kitabı matbaa baskısından çıktı. Yeni kitabı “Kemalyeri”ni biraz roman dilinde yazdığını söyleyen, Strateji Uzmanı Naim Babüroğlu’nun kitabıyla ilgili “Önsöz” mealindeki kısa özeti şöyle:
“34 yaşındaki Kurmay Yarbay Mustafa Kemal’le birlikte olayları yaşayarak kaleme aldım. Yazarken, zaman zaman çok duygusal anlar yaşadım; hüzünlendiğim de oldu, gözyaşımı tutamadığım anlar da, tebessüm ettiğim de… Ölüm emrini veren bir komutanı, duygusal mektuplar yazan genç bir subayı, Truva’nın intikamını alan bir kahramanı yazmak elbette kolay değildi. O’na, anılarına ve belgelere tümüyle sadık kaldım… Uzun bir yolculuktu, yıllar aldı…
Ama sonunda, Mustafa Kemal Atatürk’e en azından bir borcumu yerine getirmenin mutluğunu yaşadım. Değerli okurlara da bir hizmetim olsun istedim. Özellikle gelecek kuşaklara… Mustafa Kemal Atatürk’ü Çanakkale’de yok sayanlara karşı izi silinmeyecek bir tokattır bu kitap. Mustafa Kemal’in tokadıdır…
Çanakkale Savaşı’ndan Mustafa Kemal Atatürk’ü silmek isteyen tarih nankörleri, planlı bir yalan bombardımanına başladı. Evliyaların Çanakkale Savaşı’nda düşmanı yendiğini, cübbelilerin, yeşil sarıklıların Türk askerini koruduğunu iddia eden bir tarih oluşturma süreci dört nala koşmakta.
Çanakkale cephesinde göreve atandığı andan, ayrılışına kadar yaşadıklarının bir öyküsüdür bu kitap. En kanlı savaş meydanında, gece-gündüz 9 ay 13 gün… 34 yaşında genç bir komutanın ölümden ağır sorumluluk duygusunu… Yorucu, sıkıntılı, ölü ve yaralılarla dolu muharebe ortamını belgelerle anlatır.
Hüzün de var, gözyaşı da, kan da, tebessüm de, biraz da mutluluk…
KEMALYERİ… Gömülemeyen ölülerin, çürüyen bedenlerin sinen kokusunu; yaralıların çığlıklarını…
Mustafa Kemal’in, Truva’nın, Hektor’un intikamını alışını… Kurşuna dizme emrini verişini… Gözyaşlarını tutamadığı anları… Savaş meydanından yazdığı duygusal mektupları… Bu kitap (belgesel-anlatı);
Size, çocuklarınıza, torunlarınıza… Ve gelecek kuşaklar için yazılmıştır… Bir görevi yerine getir-menin sorumluğuyla…” -Cemil Yıldız-

Exit mobile version