Balıkesir İvrindi ve Altıeylül ilçelerinde altın madeni için verilen acele kamulaştırma kararı Danıştay tarafından durduruldu. Karar, Hatay başta olmak üzere deprem sonrası acele kamulaştırmalarla karşı karşıya kalan bölgelerde benzer davalara emsal teşkil edebilir.
Balıkesir’in İvrindi ve Altıeylül ilçeleri sınırlarında, Sarıalan Mevkii’nde CVK Maden İşletmeleri tarafından hayata geçirilmek istenen altın ve bakır madeni projesiyle ilgili olarak Danıştay’dan dikkat çekici bir karar çıktı. Altın madeni için verilen “acele kamulaştırma” kararı, köylülerin başvurusuyla durduruldu.
Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği, Gökçeyazı Türkmen Dağı Çevre Koruma ve Dayanışma Derneği ile Türkmen Dağı Çevre Platformu’nun ortak açıklamasında, “Güzel haber. Danıştay acele kamulaştırmaya dur dedi. Bu yürütmeyi durdurma kararı, geri dönüşü olmayan bir süreci durdurdu” ifadeleri yer aldı.
Balıkesir’deki bu gelişme, Hatay başta olmak üzere deprem bölgesindeki “acele kamulaştırma” kararlarını bir kez daha gündeme taşıdı. 6 Şubat depremlerinin ardından birçok bölgede, aralarında Antakya’nın tarihi mahallelerinin de bulunduğu yerlerde “yeniden inşa” gerekçesiyle acele kamulaştırma kararları alınmıştı. Yüzlerce yurttaşın mülkiyet hakkı kısa sürede ellerinden alınırken, birçok dava halen yargı sürecinde devam ediyor.
Hatay’da alınan acele kamulaştırma kararları; kamusal yarar ile bireysel mülkiyet hakkı arasında denge gözetilmediği, yeterli katılım ve bilgilendirme süreçlerinin işletilmediği gerekçeleriyle eleştiriliyor.
Balıkesir’de verilen bu yürütmeyi durdurma kararı, Hatay’daki mağdur yurttaşlar ve hukukçular için emsal niteliği taşıyabilir. Hukukçular, bu tür acele kamulaştırma işlemlerinde “ivedi kamu yararı”nın somut biçimde ortaya konulması gerektiğini hatırlatarak, Balıkesir kararının bu kıstası karşılamayan uygulamalara karşı açılacak davalar için önemli bir örnek oluşturduğunu ifade ediyor.
Kazdağı Savunucuları’nın açıklamasında, kararda itiraz yolunun kapalı olduğuna da dikkat çekilerek, sürecin bundan sonraki aşamalarında kamulaştırma kararının tamamen iptal edilmesinin beklendiği belirtildi.
Danıştay’ın bu kararı, Hatay’daki yurttaşlara ve çevre hukukçularına umut aşılarken, yetkililere de yeniden değerlendirme çağrısı niteliği taşıyor. Depremin ardından yaşanan barınma krizine çözüm ararken, yurttaşların mülkiyet hakları, yaşam alanları ve tarihî-kültürel miraslarının da korunması gerektiği vurgulanıyor.