“Başın Öne Eğilmesin!”

Sabahattin Ali, Türkiye’nin yetiştirdiği en önemli yazarlardandır. 25 Şubat 1907’de Eğridere’de doğmuş, 2 Nisan 1948’de Kırklareli’de katledlmiştir. 41 yıllık kısa yaşamına, İçimizdeki Şeytan, Kürk Mantolu Madonna, Kuyucaklı Yusuf, Kağnı, Ses gibi çok önemli roman ve öykülere imza atmıştır. Toplumcu gerçekçi bir düzleme oturtarak yaşamındaki deneyimlerini okuyucusuna yansıtmış ve kendisinden sonraki Türk edebiyatını etkileyen bir figür […]

Sabahattin Ali, Türkiye’nin yetiştirdiği en önemli yazarlardandır.

25 Şubat 1907’de Eğridere’de doğmuş, 2 Nisan 1948’de Kırklareli’de katledlmiştir.

41 yıllık kısa yaşamına, İçimizdeki Şeytan, Kürk Mantolu Madonna, Kuyucaklı Yusuf, Kağnı, Ses gibi çok önemli roman ve öykülere imza atmıştır.

Toplumcu gerçekçi bir düzleme oturtarak yaşamındaki deneyimlerini okuyucusuna yansıtmış ve kendisinden sonraki Türk edebiyatını etkileyen bir figür hâline gelmiştir.

Daha çok öykü alanında yapıtlar verse de romanlarıyla da ön plana çıktı.

Romanları, Türkiyeli okurun takdirini toplayarak günümüzde de etkisini sürdürmüştür.

Sabahattin Ali’nin yaşam öyküsüne baktığımızda Anadolu’nun birçok kentinde kısa ya da uzun sürelerde yaşadığını görüyoruz. Hem öğrenimi ve hem de öğretmenlik görevi nedeniyle şehir şehir gezmek zorunda kalmıştır.

Yazdıklarıyla hep halkın sesi olmuştur. Kuyucaklı Yusuf romanı ve filmi hafızalardan kolay kolay silinmez. Kürk Mantolu Madonna kaç yıldır en çok okunanlar listesinde. Hasan Boğuldu, Değirmen, Kazlar öyküleri hiç unutulur mu? “Aldırma Gönül” şiirini/türküsünü bilmeyenimiz yoktur sanırım.

Sivas katliamında yitirdiğimiz Asım Bezirci, Sabahattin Ali adlı kitabında şöyle diyordu. “Türk edebiyatının en başarılı birkaç kaleminden biri olan, bazı Fransız yazarlarınca “Türkiye’nin Gorki’si” sayılan ve bizce de ‘ulusal bir değer’ sayılması gereken Sabahattin Ali ‘resmi’ edebiyat tarihçilerimizde ‘yok’tu. Çünkü Sabahattin Ali, çağına ve çevresine dürüstçe, yiğitçe, ustaca tanıklık etmişti….Çünkü Sabahattin Ali, uğradığı tüm saldırılara, kahırlara karşın inandığı yolda direnmiş, ulusunun bağımsızlık ve esenliğini, emekçi halkının özgürlük ve mutluluğunu savunmaktan geri durmamıştı.

Dünya şairi Nazım Hikmet, onun için, “temiz ve metotlu bir edebiyat kültürüne dayanarak, en yaratıcı anlamda realist” tanımlaması yapar.

Yapı ve Kredi Bankası büyük bir kadirbilirlik göstererek Sabahattin Ali’ni tüm yapıtlarını yayımlamıştır.

Tüm okurlara özellikle iki kitabı okumalarını önererek yazımı bitiriyorum. Filiz Ali (Sabahattin Ali’nin kızı): Yok bi’şey, Acımadı kii, Hıfzı Topuz: Başın Öne eğilmesin.

“İnsan olmanın onurumuza dokunmadığı, değerlerimizi sahiplenebildiğimiz günlerin özlemiyle Sabahattin Ali’yi bir kez daha anıyorum. (Öner Yağcı).

Exit mobile version