Başkan Özgür Tıraş…

KESK’in 27. yaşının kutlandığı dayanışma gecesinde gündemi değerlendirdi Hayatımız Her Gün Biraz Daha Zorlaşıyor       Hatay KESK’e bağlı kamu emekçileri, konfederasyonlarının 27. kuruluş yıldönümü dayanışma yemeğinde bir araya geldi, bol bol eğlenme olanağı buldu. Birlik ve beraberliğin pekiştirildiği gecede, kamu emekçileri bol sol sohbet etti, günlük stresli çalışma ortamından bir nebze de olsa kurtulma imkanı […]

KESK’in 27. yaşının kutlandığı dayanışma gecesinde gündemi değerlendirdi

Hayatımız Her Gün Biraz Daha Zorlaşıyor

      Hatay KESK’e bağlı kamu emekçileri, konfederasyonlarının 27. kuruluş yıldönümü dayanışma yemeğinde bir araya geldi, bol bol eğlenme olanağı buldu. Birlik ve beraberliğin pekiştirildiği gecede, kamu emekçileri bol sol sohbet etti, günlük stresli çalışma ortamından bir nebze de olsa kurtulma imkanı buldu.  

      Dayanışma gecesinde bir konuşma yapan Hatay KESK Dönem Sözcüsü Özgür Tıraş, bugün, bir zulüm döneminden geçtiğimizi söyledi, ülkemizin adım adım içine itildiği ekonomik, siyasal, toplumsal bunalımın gittikçe derinleştiğini ifade etti.

Laikliğin ne kadar yaşamsal olduğu tekrar görüldü…

      Hayatlarının her gün biraz daha zorlaştığını, temel ihtiyaçlarını karşılayamaz durumda olduklarını söyleyen Başkan Özgür Tıraş, bir avuç mutlu azınlığın dışında kalan herkese, hepimize biçilen rolün, ucuz emek köleleri olma rolü olduğunu vurguladı.

      Başkan Özgür Tıraş, konuşmasında şunlara yer verdi:

“Çocuklarımıza bir öğün yemeği fazla görenler, ülkenin kaynaklarını sermayeye ve savaşa fütursuzca aktarmaktadır. 10 Aralık, İnsan Hakları Günü… Her geçen gün insan hakları ihlaline maruz kalanların sayısı artmaktadır. KESK, her zaman insan hakları mücadelesi vermiş ve vermeye devam edecektir. Son günlerde ortaya çıkan çocuk yaştaki evlilik haberleri, tarikat ve cemaatlerin yaşamlarımızı nasıl kararttıklarını ve laiklik mücadelesinin ne kadar yaşamsal olduğunu gerçeğini tekrar göstermiştir.

Mücadeleyi yükselteceğiz…

      Dolayısıyla bizim için bugün sadece bir kutlama günü değil, mücadeleyi yükseltme günüdür. Gün, çocuklarımızı ne Aladağ yangınına ne cemaatlerin ve tarikatların karanlığına terk etmeme ve onurlu bir gelecek bırakma günüdür. Gün, bu toprakları emeğin, eşitliğin, özgürlüğün, demokrasinin, barışın, laikliğin filizlendiği topraklara çevirme günüdür. Gün, sömürü, yoksulluk ve baskı düzenine karşı omuza omuza verme günüdür. Gün, yıllardır parçalanıp, bölünen, yok sayılan milyonların birleşme günüdür. Birlikte kazanacağız! Emek kazanacak, insanca yaşam mücadelemiz kazanacak, demokrasi kazanacak, barış ve kardeşlik kazanacak.” -Mehmet ÖZGÜN-

Exit mobile version