Merhaba
Beş sene sonra ANTAKYA nasıl olacak acaba?
Hava ve oksijen OLMAZSA OLMAZ.
Hızla çoğalan kalabalık ve binalar.
Hızla azalan AĞAÇ ve YEŞİLLİK.
Kış yeni başladı ama kömür kokuları ve dumanları kentin üzerini kaplamaya başladı, daha şimdiden.
Havayı temizleyecek ağaçların durumu ortada. Binaların hızla çoğaldığı kentimizde aynı oranda ağaçlandırma yapılmazsa, çölleşen dağların ve dağ yamaçlarının ve dağlarla çevrili AKDENİZ İKLİMİNE SAHİP KENTİMİZİN doğal iklimine uygun yapısı korunamazsa…
Beş sene sonra ANTAKYA nasıl olacak?
Mesela 5 sene önce başlanmış olsaydı. Her kış aylarında uygun olan her yere ağaç ve bitki fidanları ekilmeye başlansa idi…
Her kış aylarında…
Şu anda Antakya nasıl olurdu ?
Şehirdeki ağaçların dalları dibinden kesilmese mesela. Binalar ve insanlar hızla çoğalıyor.
Görünüşe bakılırsa bir metropol kenti olmaya doğru olmaya gidiyoruz. Kentin büyüme oranına doğal kaynaklar ayarlanabilecek mi?
Seçim öncesi adayların SU KAYNAKLARINI YETERLİ HALE GETİRME PROJELERİNİ ÇOK KONUŞTUKLARINI VE PROJELER ÜRETMEYE ÇALIŞTIKLARINI BİLİYORUZ. HER SEÇİM ÖNCESİ.
Çözümler üretmek için formül arandığı ve çabalar harcandığını sanırım herkes biliyor. Ayrıca deprem bölgesinde olan bu kentin bu ağırlığı kaldırma kapasitesi ne durumda?
Yetkililerin duyarlı davrandığını ve var olan imkanlarla çalışmalarını yürüttüklerini herkes biliyor muhtemelen.
Ağaçlandırma ve yeşillendirme çevre düzenlemelerinin belirli yerlerde ancak yapılabilmesi ve zaman alacağı düşünülürse bu gidişata herkesin katkı yapması, destek olması gerekiyor. Bu sorumluluk hepimizin.
Bu kentin havası, durumu herkesi ilgilendiriyor aslında, ama RİCA EDİYORUZ ÖZELLİKLE VAR OLAN AĞAÇLARIN DA BÜYÜMESİNE İZİN VERİLSİN.
Biz, bütün herkes, medeni bir hayatın içinde yaşamayı hak ediyoruz. Ama nasıl sıkıntı.
Yıllarca… gözden kaçan ve karmaşa içine sürüklenmiş ve çarpık kentleşmenin içine hapsolmuş kısıtlı imkanlarla çalışmak buna rağmen her türlü güzelliği içinde barındıran kentimizin, duyarlı insanların çabalarıyla daha güzel hale getirilmeye çalışması umut verici tabi.
Araştırmacılar yağmur ve su kaynaklarının yüzde kırk, kırk yedi oranında azaldığını anlatıyorlar, ürkütücü.
Şehir projelerinin ortalama elli yıllık yapılması gerektiği uzmanlar tarafından hep söylenir durur. Bu şekilde kentler, büyüyüp çoğaldığında düzenini koruyabilir miş. Ama bina ve insan kalabalığının şehrin düzeninden önce çoğalması ne kadar sağlıklı olabilir? Çok çok önemli.
Her birimize sorumluluk düşer aslında. Herkesin elinden geleni yapması lazım. Duyarlılık çok çok değerli.
Geleceği şimdi inşa ettiğimizi fark etmemiz gerekiyor.
Huzurla kalın. взять кредит на квартиру