Bir Şeyler Yapıyoruz!

Nasıl yaptığımızda dursak mı? 10.09.2021 tarihinde başlatılan, Antakya Belediyesi Kurtuluş Caddesi 3. Etap Yeniden Canlandırma Projesi Yapım İşi devam ederken, yapılan her çalışmada kaldırım işgallerini sürdürüyoruz. Diğer taraftan, aynı kaldırımların üzerindeki ağaçları kesme işlemlerimiz ise ‘kendine özel’ görüntüler yaratmaya devam ediyor. Antakya özelinde belediyeler tarafından hayata geçirilen projeler de, sürdürülen hizmetler de, kent peyzajına eklenenler […]

Nasıl yaptığımızda dursak mı?

10.09.2021 tarihinde başlatılan, Antakya Belediyesi Kurtuluş Caddesi 3. Etap Yeniden Canlandırma Projesi Yapım İşi devam ederken, yapılan her çalışmada kaldırım işgallerini sürdürüyoruz. Diğer taraftan, aynı kaldırımların üzerindeki ağaçları kesme işlemlerimiz ise ‘kendine özel’ görüntüler yaratmaya devam ediyor.

Antakya özelinde belediyeler tarafından hayata geçirilen projeler de, sürdürülen hizmetler de, kent peyzajına eklenenler ve o peyzajdan çıkartılanlar da, yapılma şekilleriyle dikkat çekiyor. Eldeki örneklerin ilki, eski kent Antakya’nın tarihi kimliği ile öne çıkan Kurtuluş Caddesi’nde devam eden, Antakya Belediyesi Kurtuluş Caddesi 3. Etap Yeniden Canlandırma Projesi Yapım İşi.
-DEĞİŞMİYORUZ!-
Proje kapsamında, cadde üzerindeki binalarda sürdürülen restorasyon ve yenileme çalışmalarının finali vatandaşı mutlu etse de, çalışmaların başlaması ve bitişi arasındaki süreç, herkes için sıkıntılı bir dönemi de beraberinde getiriyor.
Eldeki fotoğrafların hikâyesinde duran vatandaşlar, buna dair sıkıntıyı da, sürekli kendini tekrar eden ‘iş yapma şeklimizi’ de eleştiriyor.
G.Ç. >> Bunu daha önce de bu şekilde yaptılar. Ya malzemeler kapattı yolu ya da çalışmanın yapıldığı binaların önünde yükseltilen inşaat iskeleleri engelledi, geleni gideni. Burada da durum aynı! Ya iskelelerin altından ilerleyip, başınıza bir şey düşmezse kendinizi şanslı sayacaksınız ya da kaldırımdan inip, araçların hemen kenarından koşar adım gideceksiniz. Dedikleri gibi! Burası Türkiye!
H.Ç. >> Çocuklar buradan geçerken, korkuyorum. Yaşlı insanlar da öyle… Geçen gün kaldırımdan inmeyip, kapattıkları kaldırımın inşaat iskeleleri altından yürüdük. Ama en azından, burada, yayalar için güvenli bir yürüyüş koridoru oluştursalarmış! Hayatlarımız çok rutinde ya, heyecan yaşayalım istediler demek!
Y.N. >> Allah var, güzel iş yaptılar. Ama biz, bir konuda hep çok kötüyüz! İşe başlarken çok heyecanlıyız, bitirdiğimizde de güzel bir şeyler ortaya koyuyoruz, tamam da… Pis iş yapıyoruz! Niye böyleyiz, bilmiyorum! Değişmiyoruz!
-HAKLILAR!-
Kentte yaşanan bir diğer sorunlu alan ise ağaçlar! Daha çok da kesilenler! Kimi kökünden kesilip, bir parçasıyla yıllarca zeminde bekletilenler, kimi de fotoğrafa yansıyanda olduğu gibi, neden kesildiği ya da neden bu şekilde kesildiği hiç bilinmeyenler.
Antakya özelinde sık sık yaşanan bu tür görsellerde duran vatandaşlar ise belediyelerin peyzaj konusunda yaşadıkları bu tür sıkıntıların ne ilk, ne de son olduğu konusunda hemfikir.
Sayfaya eklenen, bedeninin yarısından kesilmiş bir ağacı işaret eden ve cadde üzerinde oturduğunu söyleyen bir vatandaşın sorusu ve sorgusu gelsin…
“Antakya Atatürk Caddesi burası. Bunlara odun parçası gözüyle bakan çok insan var ama… Onlar da can, onlar da canlı. Merak ediyorum açıkçası. Bedeninden yaklaşık 1.5 metrelik kısmı geride bırakılan bu ağaç (!) örneği başlığında konuşmak isteyen bir yerel idareci olur mu? Bunun bir ‘kesme’ işlemi olup olmadığını, yoksa ‘budama’ mı yapıldığını anlatmak isteyen bir belediye görevlisi çıkar mı? Açıkçası, bu şehir çok bakımsız bir şehir. Kirli bir şehir. Ama bunu yapanlar sadece vatandaşlar değil, ama buna izin veren kent yöneticileri de! Daha geçen gün alışveriş merkezine doğru yürürken, köprü tarafından, biri elindeki bira şişesini fırlattı suya! Müdahale edince de, ‘hadi yürü…’ dercesine sert çıktı bana. Hemen ötesinde de, bir belediyenin Asi için ‘temiz tutalım’ uyarısı vardı. Ona baktım, sonra bunu yapan adama, kendime, bu şehre ve yaşananlara! Balığın baştan koktuğu bir memleketteyiz. Bu ağaç da o kokunun içinde kaybolup giden bir parça! Zaten emin olun insanlar da çok umursamıyor. Sanırım bizi yönetenler de bu umursamazlığı kullanıyor. Haklılar! Kolay yönetilen insanlarız!”
Tamer Yazar

Exit mobile version