Antakya’nın trafiğe kapalı Saray Caddesi, geçtiğimiz günlerde ‘Gastronomi’ başlığında gerçekleşen ‘yöresel yemekler yarışmasına’ ev sahipliği yaptı. Etkinliğin biraz ötesindeki eski ‘Roma’ buluntusunun ‘sessiz’ haline ekli bu keyfiizleyenler, ‘dün’ ve bugün’ başlığında yarattığımız ‘çıkmaz sokağın’ bizi nereye götürdüğünü sorguluyor.
“Restorasyon deyince akla -İÇİMİZİ ACITAN- nice görüntü geliyor. Tüm gayretlerimize rağmen tarih ve kültür –CELLATLARI- kol geziyor. Güya –ASLINA- uygun restore edilen ama üzeri çimento ve kumla kaplanan nice eserler gördük. Asırlık taşları sökülen nice binalar gördük. Her santimi el emeği, göz nuru kapıları, pencereleri sökülen nice konaklar, evler gördük.”
-TESPİT NET!-
Bir konuda netiz… Hatay’ın bugününe ekli son projeler, ‘EXPO’ ve ‘Gastronomi Şehri’ ünvanları, sonuçları ve bu kente kazandıracakları itibariyle önemli kazanımlar, ki son ‘yöresel yemek yarışması’ da bu sürecin yansımalarından sadece bir tanesi. Ancak, ‘yarını’ kazanmak için ‘bugüne’ yatırım yapma çabasını ‘dünden’ koparmak ciddi sorunları ve sonuçları da beraberinde getirebilir.
İsmini vermek istemeyen bir esnafın tespiti tam da bu yönde:
“Çok güzel bir yarışma oldu. Ben de izledim. Bir kere bu sokağın trafiğe kapatılmasının ardından burada yapılması gerekenler listesinde olması gereken bir şeydi ve yapıldı. Başarılıydı. İnsanlar keyif aldı, hatta eğlendi. Bize ‘neye sahibiz’, bu bir kez daha hatırlatıldı. Ama! Dediğiniz gibi bir şey de var! Biz bugüne yatırım yapıyoruz. Niye? ‘Yarın’ daha iyi olsun diye. Ama yarına yatırımı dünden kopararak yapamazsınız! Düşünün ki, etkinliğin birkaç adım ötesinde eski Roma’dan kalma bir yapı var. Ne yapmışız ona? Hiç! Ciddi ciddi koca bir hiç! Etrafını çevirmişiz! Yanında bir tabelası bile yok! Kendisi var ama tabelası yok! Dün dediğimiz şeye bizler bugün böyle davranırsak, nasıl bir ‘yarınımız’ olur, sorarım size? Olur, ama istediğimiz bir ‘yarın’ olmaz! Olur mu?”
Cevabı, konunun ‘muhatabı’ olan kurumlar versin mi? -Tamer Yazar-