Bir Zamanlar Hepimiz Çocuktuk!

“Eğer bir gün yolunuzu kaybederseniz bir çocuğun gözlerinin içine bakın; çünkü bir çocuğun bir yetişkine öğretebileceği her zaman üç şey vardır; nedensiz yere mutlu olmak, her zaman meşgul olacak birşey bulmak ve elde etmek istediği birşey için var gücüyle dayatmaktır.”                                    Paulo Coelho Hiç bir çocuğun kendi anne ve babasını seçme hakkı yoktur. Çocukların bulunduğu […]

“Eğer bir gün yolunuzu kaybederseniz bir çocuğun gözlerinin içine bakın; çünkü bir çocuğun bir yetişkine öğretebileceği her zaman üç şey vardır; nedensiz yere mutlu olmak, her zaman meşgul olacak birşey bulmak ve elde etmek istediği birşey için var gücüyle dayatmaktır.”

                                   Paulo Coelho

Hiç bir çocuğun kendi anne ve babasını seçme hakkı yoktur. Çocukların bulunduğu sosyo kültürel ortam kişiliklerinin şekillenmesinde önemlidir ama çoğunlukla  anne-babanın faktörü çok etkilidir.

Çocuğun içindeki cevheri çıkarmanın tek yolu koşulsuz sevgidir. Öğrenilmiş çaresizlik beyne atılan kurşundur aslında.

‌22 çocuklu bir ailenin ortanca çocuğu olduğunuzu düşünün, ve diğer çocuklardan daha çok ilgiye ihtiyacınız var.  Çünkü zihnen sapasağlam olmanıza rağmen, bedeninizi kullanamıyor, konuşamıyor, istemsizce elleriniz ve ağzınız hareket ediyor. İşin en acı tarafı ise, en temel ihtiyacınızı yanınızda biri olmadan karşılayamamanızdır.

Fakat unutulmamalıdır ki, umut her zaman vardır!

Beyin felci geçirerek doğan İrlandalı yazar, Christy Brown beş yaşına kadar hiç bir zekâ belirtisi göstermemiştir. Sol ayağı ile kalem tutmayı, konuşmanın verdiği zorlukları, annesinin yardımıyla tekrar hayata tutunmasını, umudun ve azmin zihinlerdeki bedenlerdeki engelleri aşabileğini güzel bir şekilde anlatmış Ne olursa olsun hayattan kopmamanın örneklerinden birini okuyacağınız güzel bir otobiyografik roman, “Sol Ayağım”dır.

Vücudunda sağlam olan tek yer sol ayağı. Anne, doktorların bile ümitsiz vaka olarak gördükleri oğlunu hiç bir zaman diğer çocuklarından ayırt etmeyip,  gayretleri ve sabrı sonucundan oğlu Christy sol ayağını kullanarak kendi hayat hikâyesini yazmayı başarmış.

Aslında yaşadığımız bu toplumda Christy gibi bir çok çocuk bulunmaktadır. Onlara bu toplumda farklı olmadıklarını gayet normal insanlar olduklarını hissettirmemiz gerekiyor.

Başarmak için ASLA vazgeçmeyin.

” Christy Brown’un”  başarı öyküsünde en önemli rol annesinindi. Bu da bize şunu bir daha gösteriyor ki, çocuktan ziyade yetişkin bakış açısının çok önemli olduğudur.

Sunay Akın’ın konuyla ilgili tamamlayıcı sözleri:

“Bir ülkenin geleceği o ülkedeki politikacıların vaatlerinde değil, çocukların hayallerindedir. Çocuğun önüne konulan oyuncakların büyük önemi vardır. Bizde kız çocuğuna bebek, erkek çocuğuna tabanca verilir oynaması için. Sonra da kara kara düşünürüz ‘Kadın cinayetleri neden artıyor?’ diye. Oysa her şey ortadadır, görmek gerek”

” Hiçbir insanın çocukluğu geç değildir. Özgürlüğü elinden alınan çocuklara büyük derler “

Bu haftaki kitap önerim:

Christyn Brown ( SOL AYAĞIM)

Exit mobile version