Bu defa farklı bir şey yapsak!

Cadde’nin önünü açsak mı? Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne ait olduğu ifade edilen, Antakya kent merkezindeki Mehmet Şah Vakıf İşhanı’nın ‘Hatay’ın tarihi değerlerine uygun’ bir ‘iş merkezi’ yapma amacıyla değerlendirileceği ifade edilse de, ‘tarih’ ve ‘iş merkezi’ kavramlarının nasıl buluşacağı merak konusu! Bugün ‘ne’ olacağı ya da ‘nasıl’ olacağı konusunda tartışmaların hala devam ettiği, Antakya kent merkezindeki […]

Cadde’nin önünü açsak mı?

Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne ait olduğu ifade edilen, Antakya kent merkezindeki Mehmet Şah Vakıf İşhanı’nın ‘Hatay’ın tarihi değerlerine uygun’ bir ‘iş merkezi’ yapma amacıyla değerlendirileceği ifade edilse de, ‘tarih’ ve ‘iş merkezi’ kavramlarının nasıl buluşacağı merak konusu!

Bugün ‘ne’ olacağı ya da ‘nasıl’ olacağı konusunda tartışmaların hala devam ettiği, Antakya kent merkezindeki Mehmet Şah Vakıf İşhanı için, “Yapının, şehrin en işlek yerinde bulunmasına rağmen mimari estetiğinin bozuk, kullanım açısından işlerliğini yitirmek üzere olduğu, günümüz koşullarına uygun daha kullanışlı ve akılcı bir yatırıma dönüştürülmesinin uygun olacağı’ kararı alınmıştır” açıklamasının yapıldığı andan bugüne oldukça uzun bir zaman geçti. Bu konuda konuşan bazı vatandaşlar, trafiğe kapatılan caddenin hemen yanı başındaki binanın yıkılmasının yerinde olacağını söylerken, şu ana dek çok fazla tartışılmayan bir başlığı ise yetkililer için masaya yatırmanın peşinde.
-SON SÖZ VAKIFLAR’IN-
Saray Caddesi ile Asi Nehri arasında uzanan binanın kalkmasıyla beraber, bu alanın, insanların oturup da dinlenebileceği ve bir şeyler içebileceği yeşil bir alan olarak düzenlenmesini isteyenler, konuya ilişkin son sözün sahibi durumundaki Vakıflar’ın da buna ‘olur’ vermesini ve şehri bu anlamda keyifli bir açık alana kavuşturmasını istiyor. Söylenenler mi?
“Trafiğe kapatılmasının ardından, Saray Caddesi, adeta İstanbul’un İstiklal Caddesi’nin ufak bir versiyonu oldu.
Sokak müzisyenlerinin neredeyse her akşam burada keyifli notaları eşliğinde şarkı söylemesi de buna dair. Sanat etkinliklerinin ara ara burada olması da. Ama böylesi bir caddenin Asi ile arasının açılması demek, bu caddenin nefes alması ve esnafının da daha fazla kazanır hale gelmesi demek. O yüzden de kazan-kazan dengesinde karar Vakıflar’ın. Bence bu konuyu herkes tartışmalı. Çünkü bu caddenin, önünü kapatacak bir iş hanına ihtiyacı yok. Hele ki ‘Hatay’ın tarihine uygun bir işhanı’ sloganına! Anlamadığımız, ‘tarihe uygun işhanı’ ne demek? Böyle bir mimari üslup mu var? Ne yapacaklar, Osmanlı Sarayı mı? Selçuklu Mimarisi ile bir iş merkezi mi? Başkaları ne der bilmiyorum ama, bu konuyu bir çok yerde dile getirmek ve tartışmak gerek. Çok geç kalmadan, bu güzelim caddenin önüne devasa bir beton yığınağı daha dökmeden önce…”
Denildiği gibi, son söz, Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün… -Tamer Yazar-

Exit mobile version