Bu sese kulak verilmeli…

Geçtiğimiz hafta iyi parti genel başkan yardımcısı Ümit Özdağ, kanayan bir yaraya parmak basmak suretiyle sorunun vakit geçirilmeden çözümü için dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Ümit Özdağ’ın parmak bastığı konu, ülkemizdeki adına sığınmacı denilen Suriyeliler ile ilgiliydi. Muhtelif kaynaklardan yapılan açıklamaların şöyle bir ortalamasını alırsak, Türkiye’de yaklaşık üç buçuk milyon Suriyeli, sığınmacı adı altında yaşamaktadır. Bu […]

Geçtiğimiz hafta iyi parti genel başkan yardımcısı Ümit Özdağ, kanayan bir yaraya parmak basmak suretiyle sorunun vakit geçirilmeden çözümü için dikkat çekici açıklamalarda bulundu.

Ümit Özdağ’ın parmak bastığı konu, ülkemizdeki adına sığınmacı denilen Suriyeliler ile ilgiliydi.

Muhtelif kaynaklardan yapılan açıklamaların şöyle bir ortalamasını alırsak, Türkiye’de yaklaşık üç buçuk milyon Suriyeli, sığınmacı adı altında yaşamaktadır.

Bu Suriyeliler ülkemizin çeşitli illerine dağılmak suretiyle yaşamlarını sürdürürlerken, bulundukları bölgelerde de ülkemizin yapısının değişmesine neden olabilecek tutum ve davranış içine de zaman zaman girebiliyorlar. Bu nedenle de o yörelerde bazı olaylar meydana geliyor.

Bugün için ülkemizdeki yaşayan nüfusumuzun yaklaşık 20’de birini Suriyeliler oluşturmaktadır.

Suriyelilerin nüfusunun hızla arttığı, yani doğum nedeniyle bu sayıda hızlı bir artış meydana geldiği için, belli bir süre sonra 20’ de bir rakamının daha da aleyhe bir değişiklik göstereceğinden şüphe etmemek gerekir.

Özdağ’ın örnek verdiği Kilis ilimizde, Suriyeli sayısı o yöredeki yurttaşlarımızın sayısına denk gelecek şekildedir. 131 bin Türk vatandaşına karşılık 132 bin Suriyeli Kilis’te yaşamaktadır.

Özdağ’a göre, Kilis’teki Suriyeliler, sığınmacı olmalarına rağmen oradaki Türk vatandaşlarına: Burası bizim, siz gideceksiniz. Devlet buraları bize verdi demek suretiyle yakın bir zaman dilimi içerisinde oluşacak tehlikeyi gözler önüne sermiştir.

Gerçekten Suriyeli sığınmacıların ülke içerisindeki varlıklarının giderek Türkiye’nin geleceği için büyük zararlar oluşmasına neden olacak bir boyuta varabileceği şimdiden kendini göstermeye başlamıştır.

Kilis’te durum böyledir de Gaziantep’te, Hatay’da durum bundan farklı mıdır?

Elbette farklı değildir.

Nitekim bana anlatıldığına göre: Suriyelilerin, biz yakında bütün oturduğunuz yerleri satın alacağız. Bu yerlere sizler kiracı olarak girebileceksiniz gibi sözleriyle sık sık karşılaşılmaktadır.

Bugün şaka gibi gelen, inandırıcılığına fazlaca ihtimal verilmeyen bu sözlerin böyle giderse, kısa süre sonra gerçeğe dönüşme ihtimalinin olabileceğini gözden uzak tutmamak gerekir.

Gelişmeler bu doğrultuda iken, birde Avrupa birliğinin Suriyeliler ile ilgili olarak Türkiye’ye yapacağı üç milyar EURO’luk yardımın sarf yerinin belirlenmesi haberleri de ileriki zaman dilimi içerisinde oluşacak tehlikenin açık bir habercisi olarak gündeme düştü.

Medyaya yansıyan haberlerden anlaşıldığına göre, AB para yardımının ülkemizdeki sığınmacı Suriyelilerin, sığınmacılıktan çıkıp kalıcı olarak yerleşmeleri için hazırlanan projelere harcanacağı doğrultusundadır.

Bu haberlere göre Suriyelilerin entegrasyonu, Türkçe öğrenmeleri ve iş bulmaları için yapılacak harcamalar bu yardımdan karşılanacakmış.

Bu proje yaşama geçirildiğinde, Suriyelilerin Türkiye’de kalıcı hale gelmesi daha da kesinleşecektir.

Bu durumda oluşacak tehlike, boyutunu daha da arttıracaktır.

Bugün için vergi vermeyen, prim ödemeyen, Türklerin işsiz kalmasına neden olacak şekilde çalışma hayatına hızla yayılan Suriyeliler, yakında kendilerine birçok hakkın verilmesini isteyecekler ve bu konuda birlik oluşturacak durma geleceklerdir.

Bu nedenlerle tehlikenin farkına varılması ve Suriyeli sığınmacıların ülkemizde kalıcı hale gelmelerinin yerine, bir an evvel ülkelerine dönmelerinin yol ve yöntemleri araştırılmalı, uygulamaya konulmalı, tehlike daha fazla büyümeden, yara daha fazla kanayıp kangren hale gelmeden sorun çözülmeli ve ilerde telafisi imkânsız sorunlarla karşı karşıya kalmamızın önüne geçilmelidir.

Bunun için bu sese kulak verilmeli ve gereği vakit geçirilmeden yerine getirilmelidir diyoruz…

nabiinal@hotmail.com

Exit mobile version