Bütçede ‘aslan payı’ MEB’in

MEB Müsteşarı Yusuf Tekin, 2017 bütçesinde 120 milyar liralık ödenek ile en fazla payın MEB’e ayrıldığını belirtti. Tekin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından “2017 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu”nun geçen hafta onaylandığını hatırlattı. Türkiye’de gelecek yıl için önemli yatırımların planlandığını anlatan Tekin, kamuda 60 bin kişinin istihdam edilmesinin planlandığını söyledi. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) bünyesinde […]

MEB Müsteşarı Yusuf Tekin, 2017 bütçesinde 120 milyar liralık ödenek ile en fazla payın MEB’e ayrıldığını belirtti.

Tekin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından “2017 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu”nun geçen hafta onaylandığını hatırlattı.

Türkiye’de gelecek yıl için önemli yatırımların planlandığını anlatan Tekin, kamuda 60 bin kişinin istihdam edilmesinin planlandığını söyledi. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) bünyesinde istihdam edilecek personel sayısının ise henüz netleşmediğini belirten Tekin, “Bütçede 120 milyar lira ile en büyük pay MEB’e ayrıldı. Bütçede en dikkat çekici husus; MEB’e ayrılan bütçe açık ara birinci sırada. Ortalama milli gelirin yüzde 20’si MEB’e eğitim harcamaları için ayrılmış durumdadır. Bu ortalama demokratik ülkelerle kıyaslandığında oldukça iyi bir rakamdır. Bu bütçenin dağılımını da yaptık. Yatırımlar ve personel giderleri büyük çoğunluğunu oluşturuyor” diye konuştu.

“Ders içerikleri hafifletildi”     

Tekin, gelecek eğitim sezonu için de kapsamlı değişiklikler yaptıklarını belirtti.

Yeni müfredatın yürürlüğe girmesi için yaklaşık 2 yıldır çalışma yaptıklarını anlatan Tekin, düzenlemenin uzman, aydın, entelektüel, veli, idareci ve öğretmenlerin önerileri doğrultusunda oluşturulduğunu söyledi.

Ders içeriklerinin hafifletildiğine dikkati çeken Tekin, şöyle devam etti:
“Eski adıyla Çıraklık Eğitim Merkezleri şu anda zorunlu eğitimin dışında biraz atıl durumdalar. Meslek liselerindeki öğrencilerimizin staj, staj ücreti, sigorta primleri ve diğer sosyal güvenceleri konusunu çok daha iyi bir yere getiren düzenleme oldu. Bütün ders kitapları ele alınarak ders içerikleri hafifletildi, hatalar varsa düzeltildi. Biraz daha mantık olarak bilgiyi ezberletmek değil, elde edilen bilgiyi kullanıp analitik olarak değerlendirebilecek bir mekanizma, program oluşturulmaya çalışılıyor.”

“Finlandiya öğrencisi kadar Suriyeli’ye eğitim veriyoruz”  

Dünyada eğitim alanında sürekli Finlandiya’nın örnek gösterildiğini hatırlatan Tekin, Türkiye’nin eğitim konusunda son yıllarda ciddi bir atılım gerçekleştirdiğini vurguladı.

İki ülkenin öğrenci sayılarının farklılığına dikkati çeken Tekin, “Finlandiya’nın ortalama öğrenci sayısı 550-600 bin civarında. Bizim 18 milyon öğrencimiz var. Biz Finlandiya’daki öğrenci sayısı kadar sadece Suriyeli çocuğa eğitim veriyoruz. Kendi öğrencilerimiz bir tarafa, bu kadar Suriyeli eğitim sistemimize dahil olmuş durumda. Dolayısıyla Türkiye’yi karşılaştırırken Finlandiya ile karşılaştırmak doğru değil. Finlandiya ile karşılaştırdığımız zaman bizim de en az Finlandiya’daki öğrenci sayısı kadar çok iyi eğitim almış öğrencimiz, en az Finlandiya’daki kadar çok iyi eğitim veren okulumuz var. Hep oradan iyi örneği alıp genel ortalamayla karşılaştırmak doğru değil” dedi.

“OECD ortalamasındayız”     

Tekin, ülke nüfusunun önemli bir bölümünün eğitim çağında olduğunu belirtti.

Eğitimde özel sektörün payının her geçen gün arttığını belirten Tekin şunları söyledi:
“Şu anda fiziksel koşullara göre eğitimde iyi olan ülkeler arasına girdik. Fiziksel koşullar olarak derslik başına düşen öğrenci sayısı, öğretmen başına düşen öğrenci sayısı, eğitim materyalleri, eğitimin teknolojiyle desteklenmesi gibi konularda Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) ortalamalarıyla aynı düzeydeyiz. Eğitimde özel sektörün payı her geçen gün artıyor.”

Exit mobile version