Sadış, TBMM Komisyonunda görüşülen 2019 Bütçesini eleştiri yağmuruna tuttu
Birleşk Kamu-İş Konfederasyonu Hatay İl Temsilcisi, Eğitim-İş Hatay Şube Başkanı H.Suat Sadış, TBMM Komisyonunda görüşülmeye devam edilen 2019 bütçesini eleştiri yağmuruna tuttu, bütçede yurttaşa, emeğe, emekçiye yer verilmediğini vurguladı.
Bu bütçeyi geçmiş dönemlerden ayıran temel bir özellik bulunduğunu belirten Sadış, tek bir kişinin isteğine ve iradesine bağlı olarak hazırlandığını savundu ve şunlara değindi: “Ayrıca yeni bütçe yeni sistemin en bariz özelliği olan otoriter bir anlayışın ürünüdür. Yeni Sistem başkana vergi koymaktan, istenildiği kalemde keyfi harcama yapmaya kadar demokratik bir toplumla bağdaşmayan yetkiler tanıyor. Ayrıca bunun hesabını meclis dâhil hiçbir organa vermek zorunda bulunmuyor. Bu durum Yeni Rejimin Yeni bütçesi olarak ön plana çıkıyor. Yeni rejimin yeni bütçesinde yurttaşa, emeğe ve emekçilere yer verilmiyor.
2018 yılında 762 milyar 753 milyon TL olan merkezi yönetim bütçesinin 2019 yılında ise 960 milyar 975 milyon TL’ye yükseltilmektedir. Yeni bütçe tasarısıyla birlikte en büyük değişimlerden biri Cumhurbaşkanlığı bütçesinde yaşanacak. 2018’de 845 milyon TL olan cumhurbaşkanlığı bütçesinin 2019 yılında yüzde 233 artışla 2 milyar 818 milyon TL’ye yükseltilmesi planlanıyor.
Bir diğer yüksek artış Diyanet İşleri Başkanlığı bütçesinde gözlenecek. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bütçesinin 7 milyar 774 milyon TL’den 10 milyar 445 milyon TL’ye çıkarılması planlanıyor. Artış oranı ise yüzde 34. Yani Diyanete aktarılan ödeneğin ardı arkası kesilmiyor. İşsizlik fonu yağmalanırken, emekçiler yüksek enflasyon oranlarına karşı açlık savaşı verirken Diyanet Bütçesinde ki bu yüksek artışı ülkemizde milyonlarca açlık ve yoksulluk sınırı altında yaşayan yurttaşımızın takdirine bırakıyoruz.
MEB payı en düşük seviyesine indi …
Merkezi Yönetim Bütçesinden 2019 yılında eğitime 157 milyar 762 milyon lira ödenek ayrıldığını, ayrılan bu ödeneğin 960 milyar 975 milyon lira olan Merkezi Yönetim Bütçe ödeneklerinin yüzde 16,41’i kadar bir büyüklük oluşturduğunu bildiren Sadış, açıklamasında şunlara yer verdi: “Eğitime bütçeden ayrılan payın oranı son dört yıldır azalmaktadır. AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılında MEB bütçesinden eğitim yatırımlarına ayrılan pay % 17,18 iken, 2019 yılı itibariyle bu oran % 4,88’e gerilemiştir. Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinden yatırımlara ayrılan pay AKP iktidarı döneminde sürekli azalma eğilimi göstermiştir. 2019 yılında MEB bütçesinden eğitim yatırımlarına ayrılan pay 16 yıllık AKP iktidarı döneminde neredeyse en düşük seviyeye gerilemiştir. MEB bütçesinin yüzde 72’si personel giderleri, yüzde 11’i sosyal güvenlik devlet primi giderleri olmak üzere, toplamda yüzde 83’ü doğrudan doğruya personel harcamaları için kullanılmaktadır. Geçtiğimiz yıl %80 pay ayrılan personel giderlerine 2019 yılında %83 pay ayrılması öngörülmüştür. Eğitim bütçesi yıllar içinde rakamsal olarak artıyor gibi görünse de personel giderlerinin bütçenin %83’ünü kapsaması, eşit eğitim imkânına erişmeyi engelleyecek önemli bir faktör olarak ortaya çıkmaktadır.
Sağlık Bakanlığı’nın bütçesi ise yüzde 28’lik artışla 37 milyar 571 milyon TL’den 48 milyar 335 TL’ye yükseltilmesi planlanmak-tadır. Yani ülkemiz de Eğitime ayrılan bütçenin neticesinde eğitime verilen desteğinde boyutu gözler önüne serilmektedir.
Kamusal haklar daha da kısıtlanıyor …
Sonuç olarak; yeni bütçe otoriter bir zihniyetin ürünü olan tek adam bütçesidir. Yeni bütçe iktidarın yandaşına destek olduğu sermayenin isteğine göre hazırlanmış bir bütçedir. Yeni bütçe başta eğitim olmak üzere yurttaşlarımızın kamusal haklarının giderek daha da kısıtlandığı bir bütçedir. Memurun, işçinin, emekçinin adının olmadığı bir bütçedir. Bizler tek adam bütçesini asla ve asla kabul etmiyoruz. Yeni bütçenin yurttaşın ve emekçinin hakkını asla ve asla gözetmediğini biliyoruz.
Bu noktada emekten ve yurttaştan yana bir bütçenin hazırlanması için Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak; 17 Kasım da ‘Bordro Eylemi’ ve 24 Kasım da ‘Uyarı Basın açıklaması’ ve 1 Aralık 2018 tarihinde Ankara’da’ Ekonomik Krize ve Krizi Yaratanlara Karşı’ kitlesel basın açıklaması ile sesimizi her alanda duyurmaya devam edeceğimizi bir kez daha belirtmek istiyoruz.” -Mehmet ÖZGÜN-