Büyük Yanlıştan Dönüldü

Pazar Akşamı Riskli Bölge İçinde Bulunan Tescilli Binalarda İş Makineleri ve Kepçelerle Başlayan Uygunsuz Yıkım Hatay Mimarlar Odasının Müdahalesiyle Durduruldu Eski Antakya içinde yer alan ve Riskli bölge olarak ilan edilen alanda bulunan (Kurtuluş caddesi ile Saray caddesi) tescilli binaların ağır hasarlı olanlarının yıkım çalışmalarına Pazar akşamı hız verildi. Alınan bir karar doğrultusunda kazı başkanlığı […]

Pazar Akşamı Riskli Bölge İçinde Bulunan Tescilli Binalarda İş Makineleri ve Kepçelerle Başlayan Uygunsuz Yıkım Hatay Mimarlar Odasının Müdahalesiyle Durduruldu

Eski Antakya içinde yer alan ve Riskli bölge olarak ilan edilen alanda bulunan (Kurtuluş caddesi ile Saray caddesi) tescilli binaların ağır hasarlı olanlarının yıkım çalışmalarına Pazar akşamı hız verildi. Alınan bir karar doğrultusunda kazı başkanlığı ekipleri eski Antakya sokaklarına girerek kepçe ve iş makineleri ile yıkım gerçekleştirdi. Bu yöntem ile tescilli yapılardaki nitelikli malzemenin büyük zarar göreceği ve yok olacağı endişesiyle olay yerine giden Hatay Mimarlar Odası Başkanı Mustafa Özçelik ve Bilim İnsanı Tuğçe Tezer yetkililerle görüşerek yıkımın durdurulmasını sağladı.

Antakya’nın en önemli kültür mirası konumundaki eski ve tescilli, Antik Beyazit Otel, Altı Kapı Restoran, Ata Koleji, Asia cafe, Saklı ev gibi evlerin bu yanlış yöntem ile yıkılmasına Mimarlar Odası tam zamanında müdahale ederek tarihi bir hatanın daha yapılmasının önünde set kurdu. Yıkım yönteminin Bilim Danışma Kurulundaki hocalar tarafından yerinde ve tek tek binalarda ayrı ayrı belirlenmesi gerektiğini savunan Mimarlar Odası, Koruma kurulu kararıyla tescilli binalara iş makineleriyle yapılan müdahalenin ısrarla karşısında durdu.
Mimarlar Odası Başkanı Mustafa Özçelik yetkililere yapılanların yanlış olduğunu savunduğu konuşmasında adeta duruma isyan etti. Yapılan istişareler doğrultusunda konunun ivedilikle Bilim kurulu hocalarına aktarılmasına alanda yapılacak yerinde bir toplantı ile yıkım yönteminin belirlenmesine karar verildi. Buna göre dün son anda büyük bir yanlıştan dönülmüş oldu.
Mimarlar Odası başkanı Mustafa Özçelik de gazetemize yaptığı değerlendirmede gelişmelerle ilgili Şu bilgileri verdi :
“Pazar günü kentsel whatsap grubunda hocalarımız kepçeyle asia cafede yıkım çalışması olduğunu bildirdiler. Bugün biz de konuyu yerinde incelemek üzere Tuğçe Tezer hocamızla beraber alana geldik. Geldiğimizde yıkımın gece yapılmış olduğunu gördük. Ağır hasarlı tescilli yapının yıkılmış olduğunu ve kepçeyle sıradan bir binaymış gibi müdahale edildiğini tespit ettik. Burada özenli bir çalışma yapılmadığını, değerli olan kültür varlıklarının yıkıma maruz kaldığı ve yok edildiği, kepçe ile yıkılan alandan nitelikli ve vasıflı parçaların daha sonra numaralandırılarak başka bir alana götürüleceğini öğrendik. Numaralandırılarak özel bir alana götürülmesinin bir kıymeti kalmıyor çünkü bu yıkım yöntemi geriye kullanılabilecek nitelikli hiçbir malzeme bırakmıyor. Dolayısıyla biz de buna itiraz ettik, Tuğçe hocamızla bu durumun sakıncalarını anlattık, durumu AKP Milletvekili Adem Yeşildal’a ilettik. Bunun üzerine kazı başkanı Muhammet Arslan bey de geldi. Ona da durumu anlattık.

Bu şekilde yıkılarak kaldırılan enkaz; nitelikli malzemenin yok olmasına neden olacaktır. Eğer yıkım bu yöntemle yapılmaya devam edilirse buradaki tüm tescilli yapıların ilerde bir betonarme yığını halinde restorasyonu sonucunu doğurur.Restorasyonda nitelikli malzeme kullanılamaz çünkü orijinali bulunamaz. Binaların eski orijinal yapısı korunamaz. Buradaki nitelikli malzeme yok edilirse o zaman restorasyon işi kaplama ve beton ile yapılır ve o zaman da çok tehlikeli ve üzücü sonuçlar doğurur. O yüzden bu yıkımın durdurulması gerektiğini savunduk ve burada yapılacak çalışmanın yani yıkım yönteminin Bilim Kurulundaki hocaların önerileriyle uygulanması gerektiğini söyledik. Bakanlığın oluşturduğu Bilim Kurulundaki hiçbir hocanın yıkımın bu şekilde yapıldığından haberi olmadığını düşünüyoruz. Kazı Başkanı Muhammet beye sorunun çözümü açısından yıkımın durdurulmasını ve Bilim kurulu hocalarıyla birlikte alanda ve tescilli yapılarda tek tek inceleme yapılarak yıkım yönteminin bina bina tespit edilmesini istedik. Burada kazı başkanı, mimarlar odası ve bilim kurulu hocalarının ortak kararıyla yıkım yöntemi konusunda bir uzlaşma sağlandıktan sonra çalışmaların devam etmesini istiyoruz. Bu konuda kazı başkanı Muhammet Arslan bey ile mutabakata vardık. Biz daha akılcı bir yöntem var ise o uygulansın diyoruz. Burada yıkım aceleye getirilmemelidir. Antakya bir dünya markasıdır. Buradaki mirasın korunması için doğru adımlar için daha da çok beklemek gerekir ise beklenmelidir. Aceleye getirmek kimseye bir şey kazandırmaz Antakya’ya ve insanlık mirasına büyük kayıplar verir. “

Exit mobile version