Cadde’de kim kazandı?

Beton mu, yoksa taş mı? Ona dair haber ve anlatımlar, “Antik Çağ’da Ortadoğu zenginlerinin alışveriş merkezi haline gelen ve gündüzler insanlara yetmeyince, geceleri de meşaleler kullanılarak aydınlatılınca ‘dünyanın ilk ışıklandırılan’ caddesi unvanını alan Kurtuluş Caddesi (Herod Caddesi)…” diye başlar ve devam eder… Ederken de, dünün görkemli Roma’sını fısıldar, ‘hayal et’ diye de ekler… Ama bugünkü […]

Beton mu, yoksa taş mı?

Ona dair haber ve anlatımlar, “Antik Çağ’da Ortadoğu zenginlerinin alışveriş merkezi haline gelen ve gündüzler insanlara yetmeyince, geceleri de meşaleler kullanılarak aydınlatılınca ‘dünyanın ilk ışıklandırılan’ caddesi unvanını alan Kurtuluş Caddesi (Herod Caddesi)…” diye başlar ve devam eder… Ederken de, dünün görkemli Roma’sını fısıldar, ‘hayal et’ diye de ekler… Ama bugünkü haline bakanların hüznünde biriken başka bir ‘bugün’ var artık!

Paleolitik Çağ’dan bu yana nefes alıp veren insanoğlunun yaşam adına ayakta kalma mücadelesinin belki de en görkemli coğrafyalarından biridir, Antakya. Bu topraklar, hiçbir şehrin ya da ülkenin yaşamadığı bir dünü yaşamış belki ama, yaşadıklarını bugüne taşıyabilmiş mi peki? Cevap mı? Taşımış! Ama taşırken de çoğunu kaybetmiş! Kalanlar mı? Ne tam olarak dünü anlatabilmiş ne de bugüne bir ‘geçmiş’ sunabilmiş! Bunun en net örneği mi? Tarihin ilk ışıklandırılmış caddesi ünvanına sahip, Antakya’nın Kurtuluş Caddesi…
-APARTMANLAR!-
Roma’nın Antakya’sına dair anlatılan hikâyelerin belki de en dikkati çeken yeri olan cadde, bugün betonun hükümdarlığında. Durum öyle bir hal almış ki; Yıllar içinde yıkılan, yok olan, çöken ve kaybolan taş ve ahşap evler yerine çok katlı apartmanlar yapılmış. Yönetime gelen belediyeler ise bu durumu engellemek yerine, izin üstüne izin vermiş! Bir bakıma, eldeki fotoğraf karelerinin nedeni oluvermiş! Blok apartmanların beton darlığında nefes almaya çalışan taş ve ahşap evlerin yalnız halinin altına imza atıvermiş!
Cadde’nin çeşmeleri de, yok olan, yitip-giden evleri gibi… Ya orijinalinden çok şey kaybetmişler ya da yalnızlığında kaybolup gitmişler. Sonradan eklediklerimiz mi? Var olan hikayeyi daha da bozmuş…
-NE DENMİŞTİ?-
2016 Senesine dair söylenenler ise, tarihler 2018’i gösterirken, ‘ne oldu’ sorusunu gündeme taşıyor. Düne ekli haber mi? “Cadde’nin, zaman içinde yer yer toprağın altında kalan yaklaşık 100 metrelik antik sütunlu Roma yolu, Hatay Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılacak çalışma sayesinde gün yüzüne çıkarılacak. Yerin yaklaşık 7 ile 9 metre altında kalan yol tünellerle ulaşılıp, ledlerle yeniden ışıklandırılarak kentin cazibe merkezi haline getirilecek…”
2016 tarihli bu haberin devamında konuşan Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, eski Antakya sokaklarının bulunduğu Kurtuluş Caddesi ve Uzun Çarşı etrafındaki bölümlerde sokak sağlıklaştırma çalışmalarının sürdüğünü söylemiş, bu çalışmaların en önemlisinin ise tarihi Kurtuluş Caddesi’nin yerin altında kalan kısmının ortaya çıkarılması olduğunu vurgulamıştı.
Söylenenlerin devamı mı?
“Eskiden Ürdün’den, Lazkiye’den insanlar alışverişe bizim Kurtuluş Caddesi’ne gelirmiş, yani bütün Ortadoğu’da insanlar alışveriş yapmak için eski adı Herod Caddesi olan yeri tercih edermiş. Herod isminde bir kral varmış, onun zamanında kent müthiş parlak dönemini yaşamış ve insanlara gündüzleri yetmez olmuş. Kurtuluş Caddesi’nde gündüzler insanlara yetmeyince ışıklandırma gereği duymuşlar. İnovasyonun ilk yapıldığı cadde burası. O çalışmalar eşliğinde Kurtuluş Caddesi, şu anda her ne kadar ‘dünyada ilk ışıklandırılan cadde’ olsa da bunun temelinde ihtiyaç ve oradaki ticaret hacminin geniş olması ve tüm Ortadoğu’daki sosyetenin Kurtuluş Caddesi’nde buluşması yatıyor.”
-KENTİN RÖNTGENİ
Mevcut tarihi yapıların oturum alanlarının oldukça yüksek çözünürlük ile yeraltı haritalarının çıkarılmasına imkan tanıyan jeoradarlarla tarama yaptıklarını da anlatan Savaş, o dönem yapılan çalışmayı şöyle özetlemişti:
“Yaklaşık 7 ile 9 metre aşağıda eski kaldırım taşlarını bulduk. Yapacağımız çalışmayla eski zemine bir tünel açacağız. Tüneli led ışıklarıyla ışıklandıracağız. Aşağıda gerçek zeminin üzerinde 100 metrelik bir yürüyüş parkuru yapacağız. Böylece ‘eski’ caddeyi gün yüzüne çıkarmış olacağız. Üstteki akış da normal şekilde devam edecek.”
Çalışmaların, 2017 yılı ortalarında; Anıtlar Kurulu, Müze ve Üniversite yetkililerinin istişareleri sonucunda başlayacağını da kaydetmişti, Savaş!
Merak edilen, anlatılan bu çalışmanın hangi aşamada olduğu… Merak edilip sorgulanan ise, giderek daha da betonlaşan tarihi caddede ‘kurtuluş’ reçetesinin tam olarak ne zaman yazılacağı! -Tamer Yazar-

Exit mobile version