Sabah saatlerinde özellikle büyük sıkıntı.
Trafik lambaları acil ihtiyaç bence.
Herkes için tabi ki.
Saniyeler içerisinde biriken araçların oluşturduğu yoğunluk…
Anında…upuzun bir kuyruğa dönüşüyor.
Acelesi olanın sıkıştığı…
Sabredemeyenin yarattığı gerginlik ve telaş …
Okullara gidiş saatleri… okul servisleri … velilerin ayrıca okula yetişme telaşı.
İşe gidiş saatleri…
Saatlerin çakışması ayrı bir risk ve sıkıntı yaratıyor.
Yol benim …
Ben ne istersem yaparım tarzında trafiğe dalanların davranışlarını, korku ve hayretler içerisinde izliyorum her sabah .
Saniyelerle hareket eden trafik yoğunluğunun içinde… iki , üç saniye beklerse…beklemez.
Önünü kesiyor… dalış yapıyor…
İkaz edersen… öfkeli bakışlar… el kol hareketleri falan.
Sabırlı sürücüler olmasa ne olacak hiç kestiremiyorum.
Saniyeler içinde tıkanmalar olabiliyor .
Yollarda bir şekilde trafik akışı oluyor ama kavşaklara gelince …
Kavşaklar çok sıkıntılı…
Çekmece kavşağı çevre yoluyla kesiştiği için yükü çok daha ağır.
Ve riski çok.
Durmadan, acele eden ve araçların arasına dalan sürücülerle…
Onlara sabredenlerin yarışı var. Yayaların aralardan geçme çabası da ayrı bir konu.
En ufak bir tıkanmada, öyle bir araç yoğunluğu oluyor ki…
Hızlandırılmış film gibi yani.
Araç kullanan telaşlı sürücülerin gözlerinde ki korku…
Yüzlerinde ki gerginlik…bazen hatalı davranışları.
Her sabah aynı…sürekli aynı.
En önemlisi …okul servislerinin ve okula çocuklarını götürenlerin gidiş saatleri.
Aalen bulvarında aynı yoğunluk…
Maksim kavşağı…
İnanılmaz bir yoğunluk.
Sabır gösteren sürücülerin sakin davranışları olmasa…
Neler olacak kestiremiyorum.
Ama sabır gösterdiğiniz, yol verdiğiniz zamanda…
Bir araç hareket ettiği anda arkasında ki bazı uyanıklarda…aynı anda hareket edip, bir akış başlıyor ki…hemen hepsi açılan aradan dalmaya çalışıyor.
Bu seferde yol verdiğiniz için arkada biriken sürücülerin öfkesi… kornaları ortalığı çınlatıyor.
Sürücü belgesi alınırken, bütün eğitimler ve kurallar öğretiliyor aslında.
Ama kendini kaptıranlar çok ve çok sıkıntı yaratıyorlar ne yazık ki.
(Oğlum Erkan’ın direksiyon hakimiyeti ve sabrı olmasa (Allah korusun) ben cesaret edemezdim açıkçası)
Bazıları neden yolları sadece kendine ait zannediyor?
Bunun sebebi gerçekten özgüven mi… korku mu?
Neden etrafındakilerin…insan olduğunu ve eşit haklara sahip olduğunu…
Ve eşit şartlarda… o yolu… kullanma hakkına sahip olduğunu…
Kullandığı araç… hangi marka olursa olsun…trafikte…
Herkesin eşit şartlarda olduğunu…
Neden görmek istemez?
Böyle bir şey nasıl olabilir?
Şehirlerde yaşamanın gerektirdiği …DAVRANIŞ KÜLTÜRÜ DİYE BİR ŞEY VAR…OLMALI…
OLMAZSA OLMAZ ASLINDA.