CHP İl Başkanı Hakan Tiryaki: ”LÜTFÜ SAVAŞ’in somut bir gerekçesi yok”
CHP’nin 4-5 Kasım 2023 tarihlerinde düzenlediği 38. Olağan Kurultayı’nın iptali ve yetkili parti organlarının görevden alınması talebiyle açılan davada mahkeme, ihtiyati tedbir taleplerini reddetti. Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen ikinci duruşmada, CHP Genel Merkezi’nden ilgili kurultaya dair tüzük ve belgelerin temin edilmesine, ayrıca Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen ceza soruşturmasının tüm belgelerinin dosyaya dahil edilmesine karar verildi. Dava 30 Haziran 2025 tarihine ertelendi.
Birleşen davalar, siyasi tartışmaları da beraberinde getirdi
CHP’den ihraç edilen eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ile delegeler Yılmaz Özkanat, Hatip Karaaslan ve Kamile Bahar Önal’ın açtığı davalar daha önce birleştirilmişti. Davacı tarafın avukatı Onur Üregen, duruşmada yaptığı konuşmada, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturmanın kurultayın meşruiyetine gölge düşürdüğünü iddia etti. Üregen, dosyada yer alan belgelerin yeterli delil oluşturduğunu belirterek, “Kurultay iradesi açıkça sakatlanmıştır” ifadelerini kullandı.
Tiryaki: “amaç halkın güvenini zedelemek”
CHP Hatay İl Başkanı Hakan Tiryaki ise gazetemize yaptığı açıklamada, davayı siyasi bir müdahale olarak nitelendirdi. Tiryaki, “Lütfü Savaş’ın kurultayın iptaline yönelik somut bir gerekçesi yok. Parti yükselirken dışarıdan baskılarla içerde huzursuzluk yaratma çabası gözleniyor. Bu girişimlerin tek amacı, halkın partimize olan güvenini zedelemek ve iktidar yolculuğumuzu sekteye uğratmaktır” dedi.
Tiryaki açıklamasının devamında, süreci tarihsel bir benzetmeyle değerlendirdi: “Nasıl ki İngilizler Musul-Kerkük meselesinde içeride isyan çıkararak politikalarını uygulamaya çalıştıysa, bugün de aynı senaryo sahneleniyor. AKP ile birlikte aynı oyun tekrarlanıyor.”
Tanal: “bu dava iktidarın kontrolünde”
Duruşmanın ardından açıklama yapan CHP Parti Meclisi Üyesi ve Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, davanın siyasi boyutuna dikkat çekerek, “Davacı avukatın ‘bu düzen kamu düzenidir’ sözleri, CHP içindeki sürecin iktidarın yönlendirmesiyle hedef alındığını ortaya koyuyor. CHP’nin yükselişi belli ki birilerini rahatsız etmiş” dedi.
Dava süreci kamuoyunun gündeminde kalmaya devam edecek
38. Olağan Kurultay’ın iptali talebiyle açılan dava, hem yargı hem de siyasi kamuoyunda yakından izleniyor. 30 Haziran’daki duruşmada CHP Genel Merkezi’nden gelecek belgelerin ve savcılık soruşturması kapsamında elde edilen materyallerin nasıl değerlendirileceği, davanın seyrini doğrudan etkileyebilir.