Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Dalgalar Hatay’a umut taşıyor

Depremin yıkıcı etkilerinin ardından Hatay’da kurulan Sörf Merkezi, sadece spor

Depremin yıkıcı etkilerinin ardından Hatay’da kurulan Sörf Merkezi, sadece spor değil bir iyileşme hikâyesi sundu. Bu dokunaklı yolculuk, “Hayatın Çizgisi” belgeseliyle izleyiciyle buluştu.

Hatay Sörf Merkezi, 6 Şubat depremlerinin ardından yalnızca bir spor alanı değil, aynı zamanda toplumsal bir dayanışma ve yeniden doğuşun simgesi haline geldi. Bu etkileyici yolculuk, “Hayatın Çizgisi” belgeseliyle sinema izleyicisinin karşısına çıktı. Belgeselin özel gösterimi, 17 Haziran’da İstanbul Beyoğlu’ndaki Atlas Sineması’nda gerçekleşti.

“Hayatın Çizgisi” nasıl bir projeye dönüştü?

Belgesel, ilk bakışta bir spor belgeseli gibi görünse de, aslında arkasında çok daha derin bir hikâye barındırıyor. LC Waikiki’nin sosyal sorumluluk desteğiyle hazırlanan yapım, hem bireysel hem de toplumsal iyileşmeyi odağına alıyor. Sadece fiziksel bir etkinlik olarak değil, psikolojik bir destek mekanizması olarak da öne çıkan Hatay Sörf Merkezi’nin kuruluş süreci, izleyicilere umut ve dayanışma mesajı veriyor.

“Depremden sonra elimden ne gelir diye gitmiştim”

Belgeselin yönetmenlerinden ve aynı zamanda merkezin kurucularından Deniz Toprak, panelde yaptığı konuşmada şu sözleri kullandı:

“Bölgeye ilk gidişimde aklımda sörf yoktu. Sadece bir katkı sunabilir miyim diye düşünüyordum. Ama bu süreç beni dönüştürdü. Bugün, Hatay Sörf Merkezi hem benim hem de pek çok gencin hayatına yön verdi.”

Toprak, merkezin yerelde sürdürülebilir bir yapı kazandığını ancak hâlâ desteğe ihtiyaç duyduklarını vurguladı.

LC Waikiki projeye nasıl katkı sağladı?

LC Waikiki, “Hayatın Çizgisi” projesine yalnızca sponsorluk değil, aynı zamanda sosyal sorumluluk misyonuyla yaklaşarak önemli bir rol üstlendi. Şirket, net kârının yüzde 15’ini sosyal projelere ayırma politikasını bu çalışmayla da sürdürdü. Belgesel, bu çabanın somut ve etkili bir ürünü olarak dikkat çekti.

Etkinlikte söz alan eğitmenler Akıl Köse ve Haydar Esmer, merkezin kendilerine sağladığı katkıyı samimi bir şekilde dile getirdi. Önceden özgüven eksikliği yaşadıklarını ifade eden eğitmenler, sörf sayesinde hayata daha umutla bakabildiklerini belirtti. Bu ifadeler, merkezin yalnızca öğrencilere değil, eğitmenlere de dokunan bir yapıya sahip olduğunu ortaya koydu.

Çocukların sahneye çıktığı anlar duygulandırdı

Panelin ilerleyen bölümlerinde gazeteci Ayşe Arman, merkezin genç katılımcılarını sahneye davet etti. Her biri, sörf sporunun hayatlarında neleri değiştirdiğini birer cümleyle anlattı. Bu anlar, salonu dolduran izleyiciler için unutulmaz dakikalara dönüştü. Çocukların sözleri, Hatay Sörf Merkezi’nin sıradan bir spor alanı olmadığını, bir dayanışma ve iyileşme mekânı haline geldiğini somut şekilde gösterdi.

Umudun dalgaları: Hatay Sörf Merkezi nasıl fark yarattı?

Deprem sonrası travmalarla başa çıkmak isteyen çocuklar ve gençler için deniz, bir terapi alanına dönüştü. Sabancı Vakfı’nın Fark Yaratanlar programında yer alan Deniz Toprak ve ekibi, sadece spor öğretmekle kalmadı; aynı zamanda bölgedeki gençlere dayanma gücü kazandırdı. Belgesel, sörfün ötesinde bir anlam taşıyor. Toplumsal birlikteliği, sosyal iyileşmeyi ve dayanışmayı merkezine alan yapım, Hatay’daki yeniden doğuşun sinemadaki temsilcisi oldu. Proje, görsel dili, samimi anlatımı ve güçlü mesajlarıyla Türkiye’de sosyal dönüşüm odaklı sinema projeleri arasında özel bir yer edindi.