Adıyaman’da, 6 Şubat depremlerinde yıkılan Grand İsias Otel’deki facia ile ilgili olarak 6 eski kamu görevlisi hakkında açılan dava, birçok kişiyi derinden etkiledi. Depremin ardından otelin yıkılmasıyla 72 kişi hayatını kaybetmiş, 10 kişi ise yaralanmıştı. Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığı, suçluların yargılanacağına yönelik müjdeli haberi verdi.
Depremdeki felaketin sorumluları kim?
2023 yılının 6 Şubat günü Kahramanmaraş merkezli büyük depremler, Adıyaman’da Grand İsias Otel’in yıkılmasına sebep olmuştu. 72 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan bu trajik olayda, KKTC’li öğrenciler ve tur rehberleri de hayatını kaybedenler arasında yer alıyordu. Depremin ardından, Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan soruşturmalar sonucunda, dönemin Adıyaman Belediye Başkan Yardımcısı Osman Bulut ve 5 kamu görevlisi hakkında “Taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma” suçundan iddianame düzenlendi.
Neden şimdi dava açıldı?
İddianame, Grand İsias Otel’in yapım aşamasındaki eksikliklerin ve sorumlulukların ihmal edilmesinin, yıkımda etkili olduğuna dikkat çekiyor. Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığı, şüphelilerin proje, yapım ve iş bitiminde üzerine düşen görevleri yerine getirmediğini ve gerekli denetimlerin yapılmadığını vurguluyor. Bu ihmaller, 72 kişinin ölümüne ve 10 kişinin yaralanmasına yol açtı.
“Nihayet aylardır beklediğimiz iddianameyi yazdılar. Kamu görevlileri de yargılanacak.” Bu sözler, otelde 14 yaşındaki kızını kaybeden Ruşen Yücesoylu Karakaya’ya ait. Karakaya, başından beri bu davanın takipçisi olarak, facianın sorumlularının yargılanmasını istemişti.
Şüpheliler ne diyor?
İddianamede, şüphelilerden Osman Bulut, Yusuf Gül, Bilal Balcı gibi dönemin kamu görevlileri savunmalarında, yaptıkları işlemlerin mevzuata uygun olduğunu öne sürüyorlar. Özellikle Bulut, teknik bilgi eksikliği nedeniyle ruhsat işlemlerini onayladığını ve yıkımda herhangi bir ihmali olmadığını belirtiyor. Gül ise, görev yaptığı dönemde otelin aslında bir apartman olduğunu, otel haline getirilmesinin ise kendisi görevden ayrıldıktan sonra olduğunu ifade ediyor. Ancak bu açıklamalar, savcılığın soruşturmasıyla çelişiyor. Savcı, otelin yapım aşamasında projelerdeki eksikliklerin onaylandığını ve ruhsatsız katların inşaatına izin verildiğini belirtiyor. Bu ihmallerin “bilinçli taksir” olarak değerlendirilmesi gerektiği ifade ediliyor.
Depremde yıkılan otel ve sonrasındaki gelişmeler
Grand İsias Otel’in yıkılması, sadece Adıyaman halkı için değil, Türkiye’deki birçok kişi için büyük bir şok etkisi yaratmıştı. Otelin çökmesi sonucu kaybedilen 72 can, devletin ve sorumlularının ihmaliyle ilgili büyük bir sorgulamayı da beraberinde getirdi. Aileler, hem adaletin yerini bulmasını istiyor hem de benzer olayların yaşanmaması için cezai yaptırımların daha caydırıcı olmasını talep ediyorlar. Adıyaman’da başlatılan dava süreci, otelde kaybedilen canların bir daha geri gelmeyeceğini ama en azından adaletin sağlanması gerektiğini vurguluyor.
İddianamede neler yer alıyor?
İddianamede, Grand İsias Otel’in yapım sürecindeki eksikliklerin yanı sıra, 2016 yılında yapılan tadilatlar ve ek katların inşası da gündeme geliyor. Savcı, söz konusu binanın depremdeki çöküşünün, yapıdaki bu tadilatların ve yapılan inşaat hatalarının bir sonucu olduğunu vurguluyor. Ayrıca, dönemin kamu görevlilerinin “mevzuat dışı işlemler” ve “ihmal” nedeniyle sorumluluk taşıdığı belirtiliyor. Bunun sonucunda, şüpheliler hakkında açılan dava, “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçunu kapsıyor.
Osman Bulut ve diğer şüpheliler hakkında açılan dava, Türkiye’de “emsal” bir dava olarak da değerlendirilmekte. Aileler, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’tan bu davaya müdahil olmalarını ve sürecin “emsal bir karar” ile sonuçlanmasını istiyor.
Mahkeme süreci nasıl işleyecek?
İddianame kabul edildikten sonra, Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek davada, şüpheliler hakim karşısına çıkacak. Mahkeme, otelin yıkılmasında ihmal bulunan kamu görevlileri hakkında yapılacak değerlendirmelerde, geçmişteki yargılamalarda olduğu gibi, “iyi hal indirimi” uygulayabilir. Ancak kaybedilen canların ardından, mağdur ailelerin talepleri doğrultusunda, suçluların cezalandırılması gerektiği konusunda kamuoyu oldukça kararlı.
“Olası kast cezasını verin ki başkalarının çocukları ölmesin” diyerek mahkeme sürecine müdahil olan aileler, İsias Otel davasının yalnızca bir bölgeyi değil, tüm Türkiye’yi etkileyen bir dava süreci olmasını bekliyorlar.