Deprem, Önlem Aldıktan Sonra Öldürmez…

GENÇ, Riskli coğrafyamızda refahla yaşamak için gerekli tüm tedbirleri almamız gerektiğine vurgu yaptı. Yapı Denetim Kuruluşları Birliği adına açıklama yapan Genel Başkan Yardımcısı Nizam Genç, riskli coğrafyamızda refahla yaşamak için gerekli tüm tedbirleri almamız gerektiğini söyledi ve “Deprem, önlem aldıktan sonra öldürmez” mesajı verdi. Depremin bize, “ben varım, beni unutmayın” dediğini, ama bizim anlık hatırlayıp […]

GENÇ, Riskli coğrafyamızda refahla yaşamak için gerekli tüm tedbirleri almamız gerektiğine vurgu yaptı.

Yapı Denetim Kuruluşları Birliği adına açıklama yapan Genel Başkan Yardımcısı Nizam Genç, riskli coğrafyamızda refahla yaşamak için gerekli tüm tedbirleri almamız gerektiğini söyledi ve “Deprem, önlem aldıktan sonra öldürmez” mesajı verdi.
Depremin bize, “ben varım, beni unutmayın” dediğini, ama bizim anlık hatırlayıp unuttuğumuzu açıklamasında belirten Genç, “İnsanlık hali, ama… O, her zaman bize acı bir şekilde hatırlatacak. Acı bir şekilde bize hatırlatmadan, biz onu her zaman ‘bizden biri’ gibi hatırlayıp önlem almamız gerekiyor. Deprem, önlem aldıktan sonra öldürmez, ama bizim yanlış eserlerimiz öldürür. Suçlu, deprem değildir. O her zaman vardı, var olacaktır. Suçlu biziz! Onu hafife alıp gerekli tedbirleri almadığımız için…” dedi.
-485 aktif fayın olduğu coğrafyadayız-
Yine yüreklere ateş düştüğü, yıkılan binaların enkazlarından bir vatandaşımızın daha sağ çıkması için milletçe dua ettiğimiz günleri yaşadığımızı belirten Genç, merkezi Elazığ Sivrice olan 6.8 büyüklüğündeki depremle bir kez daha yıkıldığımızı bildirdi ve şunlara değindi: “Araştırmalar doğrultusunda, ülkemizde son 119 yıldır hasara neden olan 284 deprem meydana gelmiş olup, bu depremlerin 23’ü 7 ve 7’den daha büyüktür. En son güncellenen Türkiye Deprem Haritası’na göre, 5,5 ten büyük deprem üretebilecek 485 aktif fayın olduğu bir coğrafyada yaşamanın zorluğu içindeyiz. 1999 Gölcük Depremi sonrasında aynı acıları tekrar yaşamamak adına, yapı inşa süreci ile ilgili önemli düzenlemeler yapılmıştır ve bu konudaki çalışmalar devam etmektedir.
2000 yılından itibaren, milletimizin bu gibi acı günlere şahit olmasını engelleme adına, Yapı Denetim Kuruluşları Birliği olarak faaliyetlerimizi sürdürmekteyiz. 2001 yılında yürürlüğe giren 4708 sayılı kanunumuz ve yönetmeliğimizdeki revizelerle, hizmet kalitemiz her geçen yıl artmaktadır. Yaklaşık 20 yıldır 19 ilde, 9 yıldır ise 81 ilde, devletimizin verdiği yetkiyle, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı adına Yapı Denetim Kuruluşları olarak kamu binaları haricindeki yapıları denetleyerek toplumumuzun can ve mal güvenliğini sağlamak için hizmet vermekteyiz. Bu süre içerisinde denetim hizmeti verilen yapılarda, gerek kalite bakımından gerekse deprem güvenliği bakımından çok önemli kazanımlar elde edilmiştir. Nitekim yapı denetim kapsamında 2001 yılından sonra inşa edilen yapılar, bu dönemde gerçekleşen depremlerde herhangi bir hasara uğramamıştır.
2001 yılında 19 ilde başlayan Yapı Denetim faaliyetleri, pilot iller dışındaki diğer iller gibi, Elazığ’da uygulanmaya ancak 2011 yılında başlamış olup, Yapı Denetim Kuruluşları Birliği mensuplarımızın sahada yaptıkları tespitler doğrultusunda, 2011 yılından sonra yapı denetim kapsamında inşa edilen binaların başarı ile sınavdan geçtiğini belirtmek isteriz. Kuruluşlarımız tarafından büyük bir özveri ile denetlenen yapılarda hiç bir ciddi hasar oluşmazken, yapı denetimsiz inşa edilmiş olan binaların ve kamu binalarının hasara ve yıkıma uğradığı görülmüştür.”
-Deprem riski taşıyan tüm binalar yıkılmalı-
Birçok doğal güzelliği barındıran, ancak bir o kadar da riskli olan coğrafyamızda refahla yaşamak için gerekli tüm tedbirleri almamız gerektiğini ifade eden Genç, depreme karşı endişe duymayan bir toplum kazanabilmek için tüm yapıların sistematik olarak mühendislik hizmeti almasının sağlanmasının elzem olduğunu bildirdi ve şunlara değindi:
“Bugüne kadar yapılan mevzuat değişiklikleri ve dönüştürülen riskli yapılar ile ilerleme kaydettiğimizi, güvenli yapılaşmanın 2001 yılı öncesinden daha iyi olduğunu bilsek de, zorlu depremleri güvenle atlatabilmek için yapılabilecek bazı uygulamaların gerekliliğini belirtmek isteriz.
Yapı Denetim Kuruluşları Birliği olarak, bir çok kez belirttiğimiz gibi, kamu yapıları dahil tüm yapıları kapsayan güçlü, bağımsız bir yapı denetim sistemi ile birlikte proje ve yapım sürecinin ele alınarak, yapı üretim sürecinin güvenli ve nitelikli hale getirilmesi gerekmektedir.
Bu son depremle birlikte tekrar dikkat çekilmesi gereken bir hususu da belirtmek isteriz. Halen TBMM’de, Genel Kurul’da görüşülmeyi bekleyen 3194 Sayılı İmar Kanununda Değişiklik Yapılmasını Öngören Kanun Teklifi’nde, imar barışı kapsamındaki binalara güçlendirme yapılması konusunun tüm yapıları kapsayacak şekilde genişletilmesinin gerekliliğini ve ilgili analizlerin de sistematik bir şekilde yapılarak, deprem riski taşıyan tüm binalarda güçlendirme yapılmasının sağlanmasının önemini belirtmek isteriz. Deprem riski taşıyan, eski yapım teknikleri ile inşa edilmiş tüm yapıların makul bir sürede yıkılıp yeniden inşa edilmesi veya güçlendirilmesi için yaptırımlar getirilmelidir. Maalesef bu konu, toplumun tercihine bırakılamayacak kadar hassas bir konudur.
-Yapı denetimi önemli-
Yapı Denetim Kuruluşları Birliği olarak, 20 yıldır varlığımızla, 81 ildeki üyelerimiz olan Yapı Denetim Kuruluşları ile vatandaşlarımızın güvenli ve konforlu bir yaşam sürmesini sağlamak adına, içinde bulunduğumuz tüm zorluklara ve düzeltilmesini beklediğimiz mevzuattaki eksikliklere rağmen kesintisiz bir hizmet vermekteyiz. Faaliyet gösterdiğimiz süreçteki yaşanan depremlerden, son olarak Manisa ve Elazığ depremlerinde de görüldüğü gibi, can kayıplarında büyük oranda azalma olmuştur. Bu gelişmenin en önemli sebebi, birtakım eksikliklere rağmen, Bakanlığımızın ve Yapı Denetim Kuruluşlarının özverili çalışmalarıdır. Bu da, yapı denetimin ne kadar önemli olduğunu göstermiştir.
Elazığ depreminin, millet olarak üzüntü yaşadığımız son deprem olması dileğiyle, hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifa dileriz. Devlet ve millet işbirliği ile tüm yaraların en kısa zamanda sarılacağına olan inancımızla, milletimizin başı sağ olsun.”  -Mehmet ÖZGÜN-

Exit mobile version