Dile kolay…

      Yarın, Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 83. yılı.       Dile kolay; O’nsuz 83 yılı geride bırakmışız.       O’nun fani vücudu bundan 83 yıl önce aramızdan ayrıldı. O bizi bırakıp gitti ama fikirleri, ilkeleri, uygulamaları ve bize kazandırdıkları her geçen gün daha da güçlendi, değeri her geçen gün daha büyük bir şekilde anlaşıldı, sıkıştığımız her konuda O’na […]

      Yarın, Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 83. yılı.

      Dile kolay; O’nsuz 83 yılı geride bırakmışız.

      O’nun fani vücudu bundan 83 yıl önce aramızdan ayrıldı. O bizi bırakıp gitti ama fikirleri, ilkeleri, uygulamaları ve bize kazandırdıkları her geçen gün daha da güçlendi, değeri her geçen gün daha büyük bir şekilde anlaşıldı, sıkıştığımız her konuda O’na ve O’nun ilkelerine sığınmak suretiyle sorunların üstesinden gelinmeye çalışıldı.

      Şöyle bir geriye doğru bakalım.

      83 yıl önce dünya ve Türkiye ne durumda idi?

      Eğer o günleri ve o günlerde bulunulan durumu hatırlarsak bugünün değerini elbette ki daha iyi anlarız.

      Dünya, 83 yıl önce büyük sıkıntılarla karşı karşıya idi.

      Bir yandan siyasi çalkantılar, öte yandan ekonomik kriz.

      İşte böylesi bir ortamda Genç Türkiye Cumhuriyeti dimdik ayakta kalmasını ve durmasını bildi. Bu bir başarıdır. Bu bir örnektir.

      Aramızdan ayrılışının 83. yılında O’nun yaptıklarına ve bize kazandırdıklarına şöyle bir bakalım:

      Bize kazandırdığı siyasi bağımsızlığın yanında ekonomik bağımsızlığında kazanılması gerektiği inancı ile hareket etmiş ve bu konuda önemli adımlar atmıştır.

      Daha Cumhuriyet bile ilan edilmeden,1.İktisat kongresinin İzmir’de toplanması kararı ve bu karar doğrultusunda yapılan toplantı, ekonomik bağımsızlığın ne denli önemli olduğunun anlaşılması için yeterde artar bile.

      Kurtuluş mücadelesinden başarı ile çıkılmış ve bunu izleyen günlerde de ekonomide kalkınma hamleleri yapılmaya başlanmış idi.

      Bir taraftan Osmanlıdan kalan borçlar, öte yandan dünyayı etkisi altına alan savaş hazırlıkları.

      Böylesi bir ortamda, toplu iğnenin dahi ithal edildiği bir ülkeden, ekonomik bağımsızlığını kazanan, üreten ve dışa bağımlı olmayan bir ülke haline gelen Genç Türkiye Cumhuriyeti. Kurulan fabrikalar, yapılan sanayi hamlesi ve yurdun dört bir tarafını birbirine bağlayan demir ağlar, yollar…

      İşte O’nun sayesinde Cumhuriyetin kazanımları ve bu kazanım ile birlikte elde edilen bağımsızlık.

      O’nun aramızdan ayrılışı ve çok partili yaşama girişten sonra yaşananlar göz önüne getirildiğinde; ilkeleri, bize kazandırdıkları daha büyük bir önem taşıyor, daha büyük bir güç oluyor.

      Eğer dünyanın da içinde bulunduğu zor koşulların üstesinden gelebildi isek ve her şeye rağmen dimdik ayakta durabiliyor isek, bunu O’na, O’nun ilkelerine, Cumhuriyetin kazanımlarına borçlu olduğumuzu unutmamak gerekir.

      Gazi Mustafa Kemal Atatürk bundan 83 yıl önce aramızdan ayrıldı.

      Her geçen gün O’nu daha büyük bir özlemle anıyor ve arıyoruz.

      Başımız ne zaman sıkışsa, dara düşsek, sorunlarla karşı karşıya kalsak, O’nun ilkelerine ve Cumhuriyete kazandırdıklarına sığınıyor ve kurtuluş  yollarını O’nda arıyoruz.

      Dünyanın yetiştirdiği en önemli dahi, ileri görüşlü, çağdaşlığı ile ilke edinmiş insanları arasında ilk sırada yer alan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü aramızdan ayrılışının 83. yılında özlemle anıyor, arıyor ve nur içinde yat aziz Atam diyoruz…

nabiinal@hotmail.com                 

Exit mobile version