Diş ağrısıyla başlayan şikayetlerin bazen çok daha ciddi bir hastalığın belirtisi olabileceği ortaya çıktı. Biruni Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’nden Doç. Dr. Nurettin Diker, bazı hastalarda diş ağrısı zannedilen yakınmaların aslında Multipl Skleroz (MS) hastalığının ilk sinyalleri olabileceğine dikkat çekti.
Türkiye’de yaklaşık 80 bin kişi MS hastalığıyla mücadele ediyor ve uzmanlara göre bu nörolojik hastalık, beyinden önce çene ve yüz bölgesinde belirti verebiliyor.
Diş Tedavisi Gören Bazı Hastalar Aslında MS’li Çıkıyor
Doç. Dr. Diker, “Yüz ağrısı, çene uyuşması, konuşma ve yutma güçlüğü gibi şikayetlerle diş hekimine başvuran bazı hastalarda, aslında MS’in ilk bulgularını gözlemliyoruz. Bu şikayetler yıllarca diş ağrısı sanılarak yanlış tedavilerle ertelenebiliyor.” dedi.
MS hastalarında diş eti hastalıkları ve çürük riskinin de sağlıklı bireylere göre çok daha yüksek olduğunu vurgulayan Diker, bu durumun hem ağız hem de genel sağlık açısından ciddi riskler taşıdığını söyledi.
Yüzde Bıçak Gibi Ağrı Varsa, MS Araştırılmalı
Yüzde aniden oluşan, bıçak saplanır gibi hissedilen ama herhangi bir çürüğe rastlanmayan ağrıların sinirsel kökenli olabileceğini belirten Diker, “Bu gibi durumlarda Multipl Skleroz ihtimali mutlaka göz önünde bulundurulmalı.” diye konuştu.
MS Tedavisi Ağız Sağlığını da Etkiliyor
MS tedavisinde kullanılan bazı ilaçların (antidepresanlar, antikonvülzanlar, kortikosteroidler) ağız içinde kuruluk, tat kaybı, yanma hissi ve çürük oluşumuna neden olabileceğini belirten Diker, MS hastalarının diş tedavilerinin sabah saatlerinde ve kısa süreli planlanmasının daha uygun olduğunu da sözlerine ekledi.
Belirtileri Hafife Almayın
Diker, özellikle genç bireylerde görülen açıklanamayan yüz ağrıları, diş eti kanamaları ve konuşma bozukluklarının yalnızca bir diş problemi değil, sistemik bir hastalığın da habercisi olabileceği uyarısında bulundu.
“MS sandığınızdan daha yakın. Diş eti kanaması, konuşma bozukluğu ya da ağızda uyuşma varsa, bu sadece bir ağız sorunu olmayabilir.” diyen Diker, erken teşhisin hastalığın ilerlemesini yavaşlatmada kritik rol oynadığını hatırlattı.