Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Eğitim-İş öğretim üyelerine uygulanan Mobbingi protesto etti

Eğitim-İş Sendikası İzmir Demokrasi 

Eğitim-İş Sendikası İzmir Demokrasi  Üniversitesi’nde örgütlenen öğretim görevlileri ve çalışanlara yönelik  mobbing ve işten atılmaları protesto etti.  Üniversite  önünde gerçekleştirilen basın açıklamasında Konuşan Genel Başkan Kadem Özbay Türkiye Cumhuriyeti’nin bir hukuk devleti olarak kurulduğunu ancak, hukuk devletinin süreç içinde darbelerle kanun devletine, kanun devletinin de tek adam  rejimiyle birlikte KHK’lar devletine dönüştüğünü söyledi.

Üniversitelerdeki keyfi görevlendirmeleri ve mobbingleri İzmir’de protesto ededn Eğitim İş Genel Başkanı Özbay  ”Bu yapı maalesef ki bilim yuvası  olması gereken üniversitelere de sirayet ,etmiştir. Düşünün bir ülkede,  ülkenin yurttaşları, muhtarından cumhurbaşkanına kadar seçimlerle göreve  gelebiliyor ama aydın insanların bulunduğu üniversitelerde  insanlar  kendi rektörlerini seçemiyor. Türkiye’nin Anayasasında açıkça tarif edilen demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti ilkelerinden yavaş yavaş  uzaklaşıyor. Bilim yuvalarındaki bu tablo içimizi acıtıyor.  Bunun bir acı örneğini de İzmir’deki Demokrasi Üniversitesi’nde yaşadık. Hukuk devletlerinde hukukun üstünlüğü egemendir. Yine hukuk devletinde  tüm kişiler; gerek kurumlar diğer deyişle idare gerekse bireyler hukuk kurallarına uymakla ve hukuka bağlı olmakla yükümlüdür İzmir Demokrasi Üniversitesi Rektörlüğü bizzat Rektör  Prof. Dr Bedriye Tunçsper sendikal örgütlenmeye karşı özellikle de Eğitim  İş’e karşı çeşitli eylemlerin odağında bulunarak suç işlemektedir. Öyle  ki, rektör Bedriye Tunçsper ve Genel Sekreter Dilek Karaman sendikamız üyelerinin bulunduğu iş yerlerine, bürolara giderek üyelerimizi istifaya  zorlamış, korku ve baskı ortamı yaratmaya çalışmıştır. Üyelerimizden  istifaya zorladıkları olmuş, açıkça suç işlemiştir” dedi.

Demokratik bir ülkede rektörler, atanmaz; seçilir!
Kadem Özbay konuşmasını şöyle tamamladı:  Türkiye’nin son yıllarda Dünyanın en başarılı 500 üniversitesi listesine neden giremediğini soranlar; cevabı bilimin, aklın, özgür düşüncenin yuvası olması gereken; özerk, bağımsız ve çağdaş formda kalmaları  sağlanması şartken sistematik olarak gericileştirilen üniversitelerimizin getirildiği bu halde aramalıdır. Üniversitelerimizin  yaşaması ve toplumsal işlevlerini yerine getirebilmeleri için özgür düşünce ve özerklik şarttır.  Buradan bir kez daha ilan ediyoruz, üniversitelerdeki her türlü keyfi ve hukuksuz durumda, üyemiz olsun olmasın, bütün eğitim çalışanlarının yanında olacağız. Türkiye’deki her bir üniversitedeki baskılardan, dayatmalardan, hukuksuzluklardan haberdarız. Tüm üniversite  çalışanlarına seslenmek istiyorum; Eğitim-İş üyesi olsun olmasın, hakkı  yenen baskıya uğrayan tüm üniversite çalışanlarının yanındadır. (Haber merkezi)