Eğitim İş’e göre;

Danıştay, yeni açılan İmam Hatip’lerin  hukuka aykırılığını tescilledi Eğitim İş, Danıştay’ın verdiği son  kararla, yeni açılan imam hatip okullarının hukuka aykırılığının tescillendiği görüşünde. Eğitim İş’in kaleme alınan 2016 yılı son açıklamasında özetle şöyle deniliyor: “İktidarın, 14 yıl eğitimde yaptığını iddia ettiği bunca icraata rağmen bir arpa boyu ileri gidemediğimiz, uluslararası kuruluşların değerlendirmelerinde de ortaya çıkmıştır. […]

Danıştay, yeni açılan İmam Hatip’lerin  hukuka aykırılığını tescilledi

Eğitim İş, Danıştay’ın verdiği son  kararla, yeni açılan imam hatip okullarının hukuka aykırılığının tescillendiği görüşünde. Eğitim İş’in kaleme alınan 2016 yılı son açıklamasında özetle şöyle deniliyor: “İktidarın, 14 yıl eğitimde yaptığını iddia ettiği bunca icraata rağmen bir arpa boyu ileri gidemediğimiz, uluslararası kuruluşların değerlendirmelerinde de ortaya çıkmıştır. Bu değerlendirmeler göstermiştir ki, Türkiye listelerin altında yer alırken, en başarılı okullarımız Fen Liselerimiz olarak ortaya çıkmış, en alt grupta ise, Sayın Bakanın da söylediği üzere İmam Hatip Liseleri yer almıştır. Başarı durumu düşük okullarımızla ilgili tedbir alması gereken Bakanlık, bunun aksine, ‘proje okulu’ adı altında en başarılı okullarımızda kadrolaşmayı tercih ederek, ülkemizin en köklü ve başarılı okullarına darbe vurmaya çalışmaktadır. Bilindiği üzere, AKP, iktidara geldiği günden itibaren tüm eğitim politikasını imam-hatip açmak ve okulları imam-hatiplere dönüştürmekten ibaret görmüştür. 4+4+4 sistemiyle, bir yandan sürekli olarak yeni imam-hatip okulları açmakta diğer yandan da mevcut okulları imam-hatiplere dönüştürmeye çalışmaktadır.

Bunu yaparken de, ‘vatandaşın taleplerini değerlendiriyoruz’ şeklinde tamamen uydurma gerekçeler ortaya koymakta ve karşı duruş sergileyen, okullarının ellerinden alınmasını istemeyen veli, öğrenci ve öğretmenlere de suçlayıcı bir yaklaşım sergilenmektedir. Bu da yetmezmiş gibi, imam hatipler; ücretsiz yurt, ücretsiz servis, öğle yemeği, az mevcutlu sınıflarda tekli eğitim uygulamaları yaparak teşvik edilmekte, normal ortaokullar ikili eğitim ve kalabalık sınıflara mahkum edilerek adeta imam hatiplere zorlama gerçekleştirilmektedir. Gelinen noktada, öğrencilere, ya özel okula ya da imam-hatiplere gitmek dışında neredeyse başka hiçbir seçenek bırakılmamıştır.

Mevcut durum bir yana, güncel olarak hükümet yetkililerince yapılan açıklamalarda daha fazla imam-hatip okullarının açılacağı da ilan edilmektedir. Bu noktada ise imam hatiplerin arttırılması, tüm okulları imam-hatip haline getirme çabasına yargı artık ‘DUR’ demiştir. Eğitim-İş olarak, Milli Eğitim Temel Kanunu’na aykırı olarak düzenlenen yönetmelikte Valiliklere imam-hatip açma yetkisi veren yönetmelik hükmünün ve Konya Valiliği kararı ile Konya’da çok sayıda okulun imam-hatibe dönüştürülmesinin iptali için dava açmıştık.

Açtığımız bu davada, Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu, bu okulların Valilikler tarafından keyfi olarak açılabilmesine olanak sağlayan ‘Milli Eğitim Bakanlığı’na Bağlı Kurumlara Ait Açma, Kapatma ve Ad Verme Yönetmeliği’nin ilgili maddesini iptal etmiştir. İptal gerekçesinde ise, öncelikle bu okul açma yetkisinin Milli Eğitim Bakanlığı’nda olduğuna, Valiliklerce gelişigüzel şekilde bu okulların açılamayacağına ve Bakanlığın da bu okulların açılmasına karar verirken mevcut ihtiyaçları ve gereklilikleri dikkate almak zorunda olduğuna işaret etmiştir. Bununla birlikte, gereklilik, ihtiyaç ve talep olmaksızın Konya ilinde açılan 8 adet imam-hatip ortaokulunun hukuka aykırı şekilde açıldığına hükmetmiştir. Bu karar sonrasında, öncelikle Valiliklerce gelişigüzel şekilde imam-hatip açılamayacak ve Milli Eğitim Bakanlığı da bu okulların açılmasına karar verirken de mevcut talepleri, ihtiyaçları ve gereklilikleri dikkate almak zorunda olacaktır. Konya’da Valilik kararlarıyla açılan imam-hatip ortaokullarının da hukuka aykırı şekilde açıldığı tespit edilmiştir. Bu karardan, Milli Eğitim Bakanlığı’nın ders çıkarmasını umuyoruz. Okul açmada, öğrenci ve velilerin talepleri ve gerçek ihtiyaçların dikkate alınmasını, tüm okulların imam-hatiplere  dönüştürülmesi çabasından  vazgeçilmesini ve bu ülke tarihine ve vatandaşlarının kalplerine kazınmış isimleri unutturma gayretinden uzaklaştırılmasını bekliyoruz. Yargı kararları gecikmeksizin uygulanmak zorundadır. MEB yargı kararına uyarak başta dava konusu Konya’daki 8 okul olmak üzere yüksek yargının işaret ettiği şekilde hukuka aykırı olarak açılan tüm imam hatip okulların kapatmalı,  isimleri elinden alınan okulların da isimleri geri verilmelidir.

Eğitimcilerin, laik, bilimsel demokratik, kamusal ve parasız eğitimin savunucusu Eğitim-İş olarak bu konunun takipçisi olacağız.”

-Cemil Yıldız-

Exit mobile version