El birliği ile…..

Dünya sağlık örgütünün pandemi olarak ilan ettiği korona virüs salgını nedeniyle, tüm dünya bu virüsle mücadeleye odaklanmıştır. Bilindiği gibi Çin’de başlayan ve tüm dünyaya yayılan bu virüs nedeniyle çeşitli ülkeler gereken önlemleri almaya başlamışlardır. Bu doğrultuda ülkemizde de gereken önlemler alınmak suretiyle uygulamaya konulmuştur. Uluslararası sağlık örgütünün pandemi olarak tanımladığı ve böylece salgın hastalık olduğu […]

Dünya sağlık örgütünün pandemi olarak ilan ettiği korona virüs salgını nedeniyle, tüm dünya bu virüsle mücadeleye odaklanmıştır.

Bilindiği gibi Çin’de başlayan ve tüm dünyaya yayılan bu virüs nedeniyle çeşitli ülkeler gereken önlemleri almaya başlamışlardır.

Bu doğrultuda ülkemizde de gereken önlemler alınmak suretiyle uygulamaya konulmuştur.

Uluslararası sağlık örgütünün pandemi olarak tanımladığı ve böylece salgın hastalık olduğu kabullenilen korona virüsü nedeniyle ölümlerde meydana gelmektedir.

Bir salgın hastalık söz konusu olduğuna göre, bunun önleminin de ulusça alınması, yetkililerin aldıkları tedbirlere de uymak suretiyle gereken desteğin verilmesi gerekir.

Ancak ortada hızla yayılan ve gittikçe etkisini arttıran bir salgın hastalık vardır. Bunun birlik ve beraberlik içerisinde hareket etmek suretiyle karşılanması ve gereken mücadelenin yapılması zorunludur.

Bunun için de öncelikle şeffaf olmak, atılan her adımın, alınan her kararın neden ve gerekçeleri açıklanmak suretiyle vatandaşların bilgilendirilmesi yoluna gidilmelidir.

Salgından en çok etkilenen ülkelerin başında elbette ki salgının çıktığı Çin gelmektedir.

Bunu İran, İtalya, İspanya ve diğer ülkeler takip ediyor.

Maalesef ülkemizde, bu salgından payına düşeni almaktadır.

Bu nedenle, diğer ülkelerde olduğu gibi, ülkemizde de şeffaf bir sağlık politikası izlenmek suretiyle, vaka adedi, can kaybı ve bu vakalar ile can kayıplarının hangi bölgelerde olduğu yolunda gereken bilgiler verilmeli, yurttaşların da buna göre daha çok özen göstermelerinin yolu ve yöntemi araştırılmalıdır.

Geçtiğimiz günlerde bir köşe yazarının haberine göre, 12 Eylül 2019 tarihinde dünyayı bir salgın hastalığın sarabileceği ihtimali üzerinde durulmuş ve gereken önlemlerin alınması istenmiş.

Eğer bu köşe yazarının verdiği bilgi doğru ise, yaklaşık bir yıl önceden olası bir hastalık salgını ihtimalinin var olduğunun bilindiği kabul edilmelidir. O zaman gereken sağlık önlemlerinin de yeterince alınmış olması gerekir.

Salgının ilk çıktığı ülke olan Çin’deki yönetim biçimi, demokratik ülkelerdeki yönetim biçiminden farklı olduğu için, Çin bu salgın hastalıktan daha kısa sürede kurtulabilmiştir.

Ancak demokrasi ile yönetilen ülkelerde, mücadele yöntemi daha farklı olduğu içinde, vaka sayısının azalması ve korona virüsü ile mücadelede başarıya ulaşılması için daha uzun bir zamana gereksinim vardır.

Hangi şekil ve yöntemle olursa olsun, bu küresel salgının üstesinden gelmek için herkesin kendine düşeni yapması, hem yurttaşlık, hem de insanlık görevi gereğidir.

Mücadele için maddi kaynağa da ihtiyaç olduğu açıktır.

Yine medyadan öğrendiğimize göre İtalya’da bu doğrultuda bir kampanya başlamış bulunmaktadır.

Eğer bizde de böyle bir kampanya başlatılması gerekir ise, bunun açıklanması gerekir. Ulusça bu kampanyaya gereken desteğin verileceği hatırdan uzak tutulmamalıdır. Bu destek konusunda da örnek olması gerekenlerin başı çekmesi gerekir.

Bir kez daha yineliyoruz:

Korona virüsü ile el birliği ile bir mücadele vermemiz gerekir. Bunun için şeffaf olalım.

Bunun için kurallara uyalım.

Ve lütfen başarıya ulaşmak için kendimize düşeni yerine getirmekten kaçınmayalım.

Bu ulus her türlü zorluğun, felaketin, salgının üstesinden gelmesini bilmiş ve sonunda dimdik ayakta kalma başarısını göstermiştir.

Bunu unutmayalım ve el birliği ile gereken mücadeleyi ve direnci gösterelim…..

nabiinal@hotmail.com

Exit mobile version