Gastronomi Sokağımız olacakmış!
Hatay’ın UNESCO tarafından gastronomi dalında Yaratıcı Şehirler Ağı’na dahil edilmesine ilişkin haberlerin sayfaları doldurduğu tarihi bir kentte ‘eldeki’ diğer sayfalarda bekleyenleri ne yapacağız peki?
Dönemin Antakya Belediyesi tarafından, çatısından düşen parçaların tehlike yaratması üzerine ‘demir’ bir kafes içerisine alınan Kurtuluş Caddesi’ndeki bu tarihi Antakya evi, bugün ‘parçalar düşen’ çatısını tamamen kaybetti. Ahşap yapısının sadece ön cephesini muhafaza edebilen yapı için yıllardır ne bir ‘koruma’ uygulaması yapıldı ne de yitip giden tarihin bu ‘can çekişen haline’ bir nokta koyulabildi.
Eksilenlerin bu kadar göz önünde olduğu bir kentte paylaşılan son haber ise, kurulması planlanan ‘Gastronomi Sokağı’ üzerine oldu. Hatay’ın UNESCO tarafından gastronomi dalında Yaratıcı Şehirler Ağı’na dahil edilmesine ilişkin projelendirilmesi beklenen sokağın Antakya’ya 
“Birleşmiş Milletler, sizi dünyadaki 26 şehirden biri ilan ediyor. Diyor ki ‘sizin geleneksel yemekleriniz, dünyaya örnektir. Bu örneği, lütfen dünyayla paylaşın ve sizin şehrinize zenginlik katsın diyor. Biz bunu özellikle belediyeler ama en çok esnafımız bu konudan faydalanmak için çok çaba sarf etmesi lazım. Çünkü misafirler bizim kültürel tarihimiz için geliyor ama en çok bundan sonra yemek için gelecek ve komşu ülkedeki savaş bittiğinde, biz özellikle bu tarihi dokunun içerisinde bir gastronomi sokağı yapmak istiyoruz. Yani oraya gelen misafirler mutlak sizlere de uğrayacaktır. Bu gastronomi sokağı, Hatay’ı müthiş bir şekilde tanıtacaktır.”
-TANITIM!-
Bizler de o ‘tanıtım’ çabasına dair soralım mı? Sahi, tarihi ve kültürel mirasın envanterinde kayıtlı olanlarda bu kadar ‘kayıp’ yaşarken ve yaşananlar bu kadar göz önündeyken, bu ‘tanıtım’ ne kadar başarılı’ bir tanıtım olacak sahi? -Tamer Yazar-