“Her zamanki gibi işleri çıkmaza soktun.”
“Senin neyini sevsin?”
“Bunu asla beceremezsin.”
“Altından kalkamayacağın belliydi zaten.”
“En iyisi sen bu işe hiç girme…”
Bu cümleler size de tanıdık geliyor mu?
Hayatımızdaki herhangi bir konuda işler iyi gitmediğinde ya da konfor alanımızın dışına çıkma ihtimali doğduğunda, beynimizde beklenti içindeki ebeveyn rolünü oynayan iç eleştirmenin sesi iyice açılır. Elimizden gelenin en iyisini yapsak da o ses bir türlü tatmin olamaz. Küçücük bir hatayı büyüttükçe büyütür ve bizi bitmek tükenmek bilmeyen bir tenkit yağmuruna tutar. Onun gibi mükemmeliyetçi birisi için hata yapmanın ölümcül sonuçları olmalıdır. Bazen ses o kadar baskın olur ki artık elimizden geldiği kadarını bile yapamaz hale geliriz. O ses haklı çıktıkça da gündelik hayatımızda onu daha fazla duymaya başlarız.
İç eleştirmenin sesi, en küçük hatada canımıza okurken en büyük gerçeği göz ardı eder: İnsan doğası gereği sınırlı bir varlıktır ve her insan hata yapar. Hayatımızda rol model olarak gördüğümüz insanlar bile! Ama iç eleştirmen, “Onlar hata yapabilir ama sen yapamazsın.” gibi bir büyüklenmeci tavırla bizi yönetmeye çalışır ki bu tavır da bize hizmet etmez. Önemli olan yapılan hataların farkına varıp onlardan ders çıkarabilmektir.
Yapılan araştırmalara göre ortalama bir insan bir yıl içerisinde koyduğu hedeflerin sadece %9’unu gerçekleştirebilmektedir. Bu verilere rağmen, yüksek beklentiler içinde büyümüş olanlarımız hedeflerimizi gerçek dışı seviyelerde tutmaya devam eder ve iç eleştirmenin hiç ihtiyacımız olmayan cesaret kırıcı sözleriyle ilerlemeye çalışırız.
Peki, bu beklenti içindeki ve yüksek standartları olan iç eleştirmen sesle nasıl mücadele edebiliriz?
- Sesin sahibini fark et.
Bu ses kimin sesi? Nereden geliyor? Bunu söyleyen gerçekten sen misin, sana hizmet eden bir ses mi, yoksa içinde bulunduğun toplumun doğrularından ya da sana öğretilen dayatma gerçeklerden mi besleniyor? Cevapları belirlemek, hayatınla örtüşmeyen, başkasının doğrularına göre şekillenmiş bu sesleri kesmene yardımcı olur.
- Öz şefkatini artır.
İç eleştirmen sesin seni eleştirdiği durumu fark ettiğin anda, bu durumu çok değer verdiğin ya da senin desteğine gerçekten ihtiyacı olan birinin başına gelmiş gibi düşün. Bu kişi gerçekten senin yardımına ihtiyacı olan birisi. Ona nasıl davranırdın, neler söylerdin? Ona söyleyeceğin cümleleri bir yere not al ve ayna karşısına geçip bu cümleleri adeta ona karşı söylermişçesine kendine söyle.
- Hatalarınla yüzleş ve onlardan öğren.
Gelişimin ardında yüzleşme cesareti bulduğumuz hatalarımız var. Bu nedenle yaptığın hata toplum normlarına göre ne kadar kötü olursa olsun, onu büyütmek ve kendini çaresizliğe itmek yerine kendine şu soruları sor: Bu gerçekten bir hata mı? Bu hatayı neden yaptın ya da bu duruma nasıl düştün? O an aklında neler vardı? Sonuçları kimde ne etki bıraktı? Tüm bunlardan ne öğrendin? Neyi farklı yapsan bunu önlerdin? Tekrarını yaşamamak için neye ihtiyacın var? Bu ihtiyacı karşılamak için ne yapacaksın? Bu alıştırmayı yazarak yapman senin için daha faydalı olacaktır.
4.Durun ve nefes almak için zaman ayırın.
Nefes ve yaşam koçu karar vermede zorlandığınız durumlarda her zaman kullanabileceğiniz bu basit nefes egzersizini öneriyor. Burnunuzdan nefes alırken dörde kadar sayıyorsunuz, yedi saniye tutuyorsunuz ve sekiz saniyede ağızdan nefesinizi veriyorsunuz. Bu nefeslerden üç kere yapmayı deneyebilirsin
5.Sessizliğe ulaşın ve iç sesinizin gelmesi için alan oluşturun.
Nasıl mı? Televizyonunuzu ve telefonunuzu kapatarak başlayabilirsiniz. Doğada yürüyüşe çıkın, kendinizle baş başa kalın. Bulaşık yıkama, duş alma ve egzersiz yapma gibi aktiviteler de zihninizi boşaltmaya ve iç sesinizi çıkarmaya yardımcı olur.
6..Mizah ile gücünüzü toplayın
Kahkaha, stres ve gerginliği gidermeye yardımcı olarak kendinizle olumsuz konuşmaya başlamadan önce sizi durdurabilir. Sevimli hayvan videoları, komik kesitler, sit com veya stand up şovları zihninizi olumsuzluklardan uzaklaştırarak daha pozitif bir tutumda kalmanıza yardımcı olabilir.
7.Etrafınızı pozitif insanlarla çevreleyin
Fark etseniz de etmeseniz de çevrenizdeki insanların bakış açısını ve duygularını özümseyebilirsiniz. Buna negatiflik ve pozitiflik de dahildir, bu yüzden4. mümkün olduğunca bardağın dolu tarafını görmeyi başaran kişilerle çevrenizi sarabilirsiniz.
8.Olumlamalardan faydalanın
Olumlamalar, pozitif bir iç ses geliştirmenize yardımcı olacak en güçlü araçlardır. Kendinize ne söylerseniz, ona inanmaya başlarsınız. Yeteneksiz olduğunuzu dile getirirseniz, öyle hisseder, öyle davranırsınız; ancak kendinize ne kadar başarılı, yaratıcı, sevgi dolu olduğunuzu söylerseniz hepsini gerçeğe dönüştürebilirsiniz. Hangi tür olumlamalara ihtiyacınız olduğunu bulmak, iç dünyanızda kısa bir yolculuğa çıkmak için kendinize önce şunları sorun:
Nasıl hissediyorum?
Aklımda ne var?
Hayalim ne?
Neye inanıyorum?
Kendimi nasıl destekleyebilirim?
Daha sonra en çok duymaya ihtiyacınız olan ve en güçlü destekçiniz olan ‘kendinizden’ duyduğunuzda size iyi hissettirecek, içinizdeki gücü, inancı, sevgiyi açığa çıkarmanızı sağlayacak söylemleri bulabilirsiniz.
YORUMLAR