Emekli-Sen Başkanı Kılıç …

Sadaka değil, kendilerinden kesileni geri istediklerini vurguladı Onurlu Bir Ücret İstiyoruz       Emekli-Sen Hatay Şube Başkanı Meryem Kılıç, başkasının parasını, sadakasını değil, kendilerinden kesileni geri istediklerini söyledi, onurlu bir hayat için onurlu bir ücret istediklerine vurgu yaptı.       Türkiye`nin çeşitli bölgelerinde, çeşitli şehirlerinde ikamet eden ve üretimden düşmüş emekliler olduklarını söyleyen Kılıç, emeklilerin belki farklı […]

Sadaka değil, kendilerinden kesileni geri istediklerini vurguladı

Onurlu Bir Ücret İstiyoruz

      Emekli-Sen Hatay Şube Başkanı Meryem Kılıç, başkasının parasını, sadakasını değil, kendilerinden kesileni geri istediklerini söyledi, onurlu bir hayat için onurlu bir ücret istediklerine vurgu yaptı.

      Türkiye`nin çeşitli bölgelerinde, çeşitli şehirlerinde ikamet eden ve üretimden düşmüş emekliler olduklarını söyleyen Kılıç, emeklilerin belki farklı görüşlere inandığını, farklı siyasi partileri desteklediğini bildirdi ve “Siyasi görüşümüz ne olursa olsun, hak ve taleplerimiz için ortak bir mücadelenin içinde olmak zorundayız! Ancak hepimizin ortak bir noktası var.

Çalışırken ödediğimiz primlerin en iyi şekilde bize ‘insanca bir yaşam’ şekilde geri kadar ödenmesini istiyoruz. Bu sosyal devlet ilkesine en uygun durumdur.

Dertlerimiz aynı, sorunlarımız ortak.

Ödediğimiz primlerin karşılığını alabilmeliyiz …

      25-30 yıl emeklilikte rahat ve kimseye muhtaç olmamak için prim ödediklerinin hatırlatan Kılıç, açıklamasında şunlara değindi: “Başkasının parası, sadakası değil, Bizden kesileni geri istiyoruz. Her gün her şeye zam yaparak, zaten düşük olan Maaşlarımızı sürekli eritiyorlar. Çünkü kendimize ve ailemize daha fazla zaman ayırmak, okumak, gezmek, eğlenmek bizim de hakkımız. Biz, üretimden düşen ve çürümeye terk edilen makine parçası değil, insanız.  Sosyal haklarımızı da (ikramiye, yaşanabilir ücret, yakıt, yol, tatil, kira yardımı v.b) istiyoruz!  Çünkü yıllarca ödediğimiz primlerin ve vergilerin karşılığını almak, bizim en doğal hakkımızdır. Vergi ve primlerimizin patronlara ucuz kredi olarak verilmesini değil; ücret, ucuz konut, hastane, bakımevi ve tatil v.b. olarak bize dönmesini istiyoruz.

      Kısacası Biz, dün Bütün güzellikleri yaratan üreten işçi, memur, esnaftık. Şimdi emekliyiz.  Bütün zenginlikleri ve değerleri üretenler olarak, bu değerlerden, refah ve gelişmeden hakkımız olan payı istiyoruz. Peki, alabiliyor muyuz? Hayır!  Örgütlü değiliz, hak ve taleplerimizi savunacak sendikalarımızı tam oluşturamadık ve zayıf kaldık, kitleselleşemedik! yani güçlü kurumlar yaratamadık! Ama yaratmak zorundayız…Onun için yola çıktık … Milyonlarca emeklinin sesi olacak örgütlülüğü Hep birlikte oluşturacağız!

Güçlü bir örgütlülüğe ihtiyaç var …

      Hakkımız olan onurlu ücreti bize vermeyenlerin karşısına çıkarak hak ve taleplerimizi almanın yollarını bulacağız! Bütün zenginlikleri biz ürettik, …Ve şimdi çocuklarımız torunlarımız üretiyor. Ama payımızı alamıyoruz. Haklarımızı almak ve geliştirmek için güçlü bir örgütlülüğe ihtiyaç var.

      ÖRGÜTLENMEK, ortak çıkarlar temelinde, ortak hedefler için birleşmek demektir. milyonlarca emeklilerin TEK çatı altında BİRLEŞİK Gücünü yaratmak için yola çıkan “tüm ülke çapında örgütlenmek, birlikte davranmak ve ortaklaşmak için tüm emekli kesim ve kurumları ile Hep birlikte hak ve taleplerimiz doğrultusunda bir araya gelerek TÜM EMEKLİ KİTLESİNİN ÖZ GÜCÜNÜN ortaya çıkarılmasının sağlanması için ne gerekiyorsa yapacağız. Emekliler Birlikte Güçlü!

      -Haber/Mehmet ÖZGÜN-

Exit mobile version