Emriniz olur…..

Adayların büyük bir çoğunluğu belli oldu. Bunlar nasıl belirlendi diye bir soru sormak gerekirse yanıtı ise şöyledir: Tek adam yönetimini savunan ve uygulayan siyasi partilerde adaylar genel başkan ve genel başkanın görevlendirdiği birkaç kişi tarafından belirlenmiştir. Bunun dışındaki siyasi partilerde ise, daha geniş tabanlı bir araştırma yapmak, örgütün görüşlerini almak suretiyle partinin yetkili organları tarafından […]

Adayların büyük bir çoğunluğu belli oldu. Bunlar nasıl belirlendi diye bir soru sormak gerekirse yanıtı ise şöyledir:

Tek adam yönetimini savunan ve uygulayan siyasi partilerde adaylar genel başkan ve genel başkanın görevlendirdiği birkaç kişi tarafından belirlenmiştir.

Bunun dışındaki siyasi partilerde ise, daha geniş tabanlı bir araştırma yapmak, örgütün görüşlerini almak suretiyle partinin yetkili organları tarafından belirlenmiştir.

Her iki yöntemde de örgütün ve partilere kayıtlı olan üyelerin görüşünün tam olarak yansıdığından söz etmek mümkün değildir.

Ama adaylar hangi şekilde belirlenmiş olursa olsun, 31Martta seçmenin önüne belirlenen isimler konacak ve bunlara oy verilmesi istenecektir.

Bizde bunun adına demokrasi diyeceğiz!!!

Bu hususu belirttikten sonra gelelim konumuza.

Geçtiğimiz günlerde tek kişi tarafından adaylarının belirlendiği bir siyasi partinin Ankara Büyükşehir belediye başkan adayı olarak açıklanan isminin televizyonda yaptığı konuşma oldukça dikkat çekici olmuştur.

AKP Ankara Büyükşehir belediye başkan adayı olarak açıklanan Özhaseki, nasıl aday olduğunu ifade ederken önemli bir cümle sarf etmiştir.

Özhaseki, kendisine Ankara Büyükşehir belediye başkan adaylığını teklif eden genel başkana, “bu bir öneri mi yoksa emir mi” dediğini, cevaben de “emirdir” dendiği içinde adaylığı kabul ettiğini söylemiştir.

Bu açıklama adayların belirlenme şeklini ve isimlerin nasıl ve kimler tarafından tespit edildiğini net bir şekilde ortaya koymuştur.

Bir tarafta bu yöntemle belirlenen iktidar partisi ve ona destek veren partinin adayları, öte yandan muhalefet partilerinin adayları.

Buna ek olarakta bir yandan AKP genel başkanının aynı zamanda Cumhurbaşkanı olması nedeniyle hiçbir yasağa ve engele tabi tutulmayacak seçim çalışmaları. Öte yandan bunun dışında kalanların yasal sınırlamalara tabi tutulacak olan seçim çalışmaları.

İşte bu ortam içerisinde 31 Mart seçimlerine giriliyor.

Seçmen sandık başına giderken acaba neleri göz önünde bulunduracaktır?

Seçmenlerin %50 sinin derin uykudan uyandırılabilmeleri için gerekenler tam anlamıyla henüz yapılamamıştır.

Buna rağmen sandık başına gidecek olan seçmeni en çok etkileyecek olan ekonomik krizdir.

İstendiği kadar vatandaşlardan alınan vergilerle ödemesi yapılan sosyal yardımlar söz konusu olsun, ekonomik kriz tüm yurttaşları derinden etkilemiştir.

Mutfaktaki yangın, pazaryerindeki el yakan fiyatlar seçmenin tercihinde önemli rol oynayacaktır.

Zira bu durum kişinin yaşamını önemli ölçüde etkilemekte ve neden bu durumlara gelindi, ekonomik krizin bu denli can yakmasına neden olan durumlar neden yaşandı diye sorular sorulması suretiyle tercihler belirlenecektir kanısındayız.

İşte bu ortam içerisinde yapılacak olan seçimlerde, seçmen gerek emir üzerine aday belirlenmesi sistemine ve sonuç olarak tek adam yönetimine karşı görüşlerini belirlerken, buna birde içinde bulunduğu ekonomik krizin ve sıkıntının etkilerini eklemek suretiyle oyunu verecektir.

Bu ortamda “emriniz olur” denilmek suretiyle adaylığı kabul edenlerin başarıya ulaşmasının zor olacağını sanıyoruz.

Bir yandan ekonomik kriz, öte yandan eşit olmayan koşullar altında yapılacak olan seçim çalışmaları ve bunlara ek olarakta emir üzerine aday olma yöntemi…

Seçime 100 günden az bir sürenin kaldığı şu günlerde merak konusu olan sandıktan hangi görüşün galip çıkacağıdır.

Acaba uykuda olanlar hala uyumaya devam edecekler mi?

Yoksa girdikleri derin uykudan uyanarak gerçekleri görüp ona göre kendilerine bir yol ve yöntem çizmek suretiyle oylarını kullanmaya başlayacaklar mı?

Çok değil, 31 Martta bu soruların yanıtları alınacaktır.

Beklentimiz sağduyunun egemen olması, gerçeklerin görülmesi, bu doğrultuda belirlenecek görüşün sandığa yansıması suretiyle doğru olanın yapılmasıdır…

nabiinal@hotmail.com

Exit mobile version