İstanbul Aile Vakfı Araştırma Merkezinin (İSAVAR) yaklaşık 4 bin 500 kişiyle gerçekleştirdiği saha araştırması, evli bireylerin kaygı seviyesinin bekar bireylere kıyasla daha düşük olduğunu ortaya koydu. Araştırma, aile kurumunun bireylerin psikolojik ve duygusal dayanıklılığı üzerinde olumlu etkileri bulunduğunu bir kez daha gösterdi.
İSAVAR Başkanı Prof. Dr. Turgay Şirin, geç evliliğin sadece psikolojik değil, sağlık açısından da riskler taşıdığını vurgulayarak, “Evlilik yaşı ilerledikçe, insanların hayatın zorluklarıyla başa çıkma potansiyeli zayıflıyor. Kaygı düzeyi, evli ve çocuk sahibi çiftlere göre daha yüksek çıkıyor” dedi.
“Aile, Sorunun Değil Çözümün Merkezidir”
Şirin, Türkiye genelinde yürüttükleri çalışmada, ana akım medyada ailenin “sorunun kaynağı” gibi gösterilmesinin gerçekçi bir yansıma olmadığını, verilerin tam tersini işaret ettiğini söyledi. Araştırmada, katılımcıların yüzde 94,1’i “Aile içinde sorun var mı?” sorusuna “Katılmıyorum” cevabını verirken, yüzde 95,4’ü ise aile içi şiddet yaşanmadığını belirtti.
Bekarlık Kaygıyı Artırıyor
Araştırmaya göre, bekar bireyler gelecek konusunda daha fazla kaygı duyuyor. Şirin, bireysel yaşam ile aile hayatı arasında büyük fark olduğunu belirterek, “Türk toplumunda halen aile kurumu, bireylerin zorluklarla yüzleşmesinde önemli bir destek mekanizması olmaya devam ediyor” ifadelerini kullandı.
Kadın Sağlığı ve Erken Doğum İlişkisi
Geç evliliklerin kadın sağlığı üzerinde de etkili olduğunu belirten Şirin, 20’li yaşlarda doğum yapan kadınların bazı kanser türlerine yakalanma riskinin daha düşük olduğunu ve bu yaşlarda doğan çocukların daha sağlıklı gelişim gösterdiğini dile getirdi.
“Gençler Evlilikten Korkmamalı”
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı verilere göre Türkiye’nin nüfus artış hızının düşüşte olduğunu hatırlatan Şirin, “Bu mesele, bir beka meselesi haline geliyor. Gençler evlenmekten korkmamalı, kaygı duymamalı. Devletin ve sivil toplumun bu konuda teşvik edici adımlar atması gerekiyor” diye konuştu. Örnek olarak, evli öğrencilere özel 1+1 yurt imkanları, burs desteği ve ailelerin teşvik edici rolünün güçlendirilmesi önerildi.
Gallup Araştırması da Benzer Sonuç Verdi
ABD merkezli Gallup şirketi tarafından 2009-2023 yılları arasında 2,5 milyon yetişkinle yapılan geniş kapsamlı araştırma da benzer sonuçlar ortaya koydu. Araştırmada, evli bireylerin mutluluk seviyesinin, evli olmayanlara göre yüzde 12 ila 24 daha yüksek olduğu görüldü. Evliliğin, bireyin “en iyi hayatı yaşama” düzeyinde, eğitim ve gelir gibi sosyoekonomik göstergelerden bile daha etkili olduğu tespit edildi.