Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Fas’ta Dördüncü Defa Kurban Yasaklandı: Sebep Ne?

Fas Kralı 6. Muhammed, ülkedeki kuraklık ve ekonomik sıkıntılar nedeniyle bu yıl Kurban Bayramı’nda halkın kurban kesmemesi çağrısında bulundu. İbadeti, Fas halkı adına kendisinin yerine getireceğini duyurdu.

Fas Kralı 6. Muhammed, ülkedeki kuraklık ve ekonomik sıkıntılar nedeniyle

Fas Kralı 6. Muhammed, ülkede yaşanan ciddi iklim değişikliği ve ekonomik darboğaz sebebiyle Kurban Bayramı’nda kurban kesilmemesi yönünde tarihi bir çağrıda bulundu. Karar, Din İşleri ve Vakıflar Bakanı Ahmed et-Tevfik tarafından devlet televizyonunda okunan bir mesajla kamuoyuna duyuruldu.
Kral’ın mesajında, Fas’ın son yıllarda ciddi iklimsel dalgalanmalara maruz kaldığı, kuraklık nedeniyle hayvan varlığında önemli düşüşler yaşandığı ve buna bağlı olarak kurbanlık hayvan temininin hem zorlaştığı hem de halk için ekonomik bir yük haline geldiği ifade edildi.

İbadeti kral yerine getirecek

Kral 6. Muhammed, mesajında kurban kesmenin İslam’da yerine getirilmesi güçlü şekilde teşvik edilen bir sünnet olduğuna dikkat çekti. Ancak mevcut şartlar altında, özellikle dar gelirli kesimlerin bu ibadeti yerine getirmesinin ciddi bir külfet oluşturduğu vurgulandı. Bu sebeple, halktan bu yıl kurban kesmemeleri istendi. Kral, bu dini görevi tüm Fas halkı adına yerine getireceğini de sözlerine ekledi.

Tarihte dördüncü kez kurban kesilmeyecek

Fas tarihinde kurban kesilmemesi çağrısı daha önce üç kez yapılmıştı. İlki 1963 yılında, ardından 1981 ve 1996 yıllarında benzer gerekçelerle halka kurban kesmekten feragat etmeleri istenmişti. 2025 yılında alınan bu son kararla birlikte, Fas’ta dördüncü kez Kurban Bayramı’nda toplu kurban kesimi yapılmayacak.

Dini vecibelerde kolaylaştırma ilkesi vurgulandı

Kral 6. Muhammed’in mesajında, İslam dininde ibadetlerin kolaylaştırılması yönündeki esaslar hatırlatılarak, devletin de halkın bu yükümlülükleri yerine getirirken zorlanmaması için sorumluluk üstlendiği belirtildi. Bu çerçevede alınan kararın hem dini hem de sosyal hassasiyetleri gözettiği vurgulandı.