Bugün biraz da spordan bahsedelim.
Bir süredir Fransa’da yaz olimpiyatları yapılıyor.
Türkiye’nin de katıldığı bu etkinlikte, altın, gümüş ve bronz madalyalar veriliyor, ülke sporcuları da
güçlerini yarıştırıyor.
Bu olimpiyatlarda, bizim voleybolcu kızlarımız da yarı finalde boy gösteriyorlar.
Filenin sultanları olarak adlandırılan bayan voleybol takımımız, şampiyonada gücünü göstermek
için elinden geleni yapıyor.
Olimpiyatlarda bu dalda oldukça etkin bir durumdayız.
Son maçı Çin ile yaptık.
Cansu, Vargas, Hande, Eda, Zehra, Ebrar, Gizem, Meliha, Elif, İlkin, Derya ve Aslı’nın katılım ile
güçlenen filenin sultanları maçı 3-2 kazanarak ülke sporuna önemli bir katkıda bulundular.
Çin’le oynanan maçın bitiminde tüm ülke sevinç gözyaşlarına boğuldu.
Tabi en çok da kahraman kızlarımız.
Bundan sonra önümüzde yeniden İtalya maçı var.
Bilindiği gibi İtalya’ya 3-0 yenilmiştik.
Şimdi hem o mağlubiyetin rövanşını almak hem de madalya sahibi olmak için uğraş verecek
Atatürk’ün kızları.
İtalya maçı bizim için çok önemli.
Bu nedenle gözler o maça dönük olacak.
Dileğimiz rövanşı almaktır.
Rövanşı aldığımız takdirde hem mağlubiyetin acısını çıkartacak hem de madalya alacağız.
Çin maçında pes etmedik.
Madalya için mücadele ediyoruz.
Bu satırların yayınlandığı zaman dilimi içinde Türkiye ile İtalya maçı oynanmış olacak.
Umuduz galibiyettir.
Haydi Türkiye.
Haydi filenin sultanları.
Güldürün yüzümüzü.
Arttırın madalya sayılarımızı.
Tek yürek olmalıyız.
Biz milletçe tek yüreğiz.
Temennimiz tüm siyasetçilerin futbola gösterdiği ilgi, alaka ve desteği ayrım yapmadan voleybolda
da göstermesidir.
Çağdaş bir ülkeye yakışan budur.