Hatay Emek ve Demokrasi Güçleri desteği Doktorlara:
Hatay Emek ve Demokrasi Güçleri adına dün yapılan açıklamada, Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve Tabip Odalarının etik-bilimsel temellerle savunduğu hekimlik değerleri, halk sağlığını önceleyen çalışmalarının iktidarlarla ters düştüğü hatırlatılarak, bu nedenle Türk Tabipleri Birliği’nin onların hedefinde olduğu ve olmaya da devam ettiği belirtildi.
CHP İl Başkanı Hasan Ramiz Parlar ile bir çok Emek ve Demokrasi Güçleri üyesi platform ile STK temsilcisinin katıldığı basın toplantısında konuşan Hatay Tabip Odası (HTO) Başkanı Dr. Sevdar Yılmaz, Kovid-19 salgınında olduğu gibi, bilimsel bilginin her daim şeffaf bir şekilde toplumla paylaşıldığı, hekimlerin yaşadığı şiddete ve mobbinge karşı seslerini yükselttiklerini kaydederek, sağlıkta yaratılan çöküşü gün yüzüne çıkarmanın da son dönem iktidarın kendilerini hedef almasında asıl nedenlerden biri olduğunu, hem hekimler hem de kamuoyunun açıkça gördüğünü savundu.
HTO Başkanı Dr. Sevdar Yılmaz şöyle dedi:
“Son dönem, TTB Merkez Konseyi Başkanımız Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı üzerinden başlatılan algı yönetiminin asıl hedefi de iktidarın son yaptığı açıklamalarla açıkça ortaya konmuştur. Hedefleri, tüm meslek birliklerinin, kendilerinin istediği şekilde hareket etmesi ya da etkisizleştirilmesidir. Bunu, her birlik için ayrı yöntemler ortaya koyarak yürüttüklerini, açıkladıkları çalışmalarda bir kez daha görmekteyiz. Ancak bilinmelidir ki, TTB, hangi iktidar olursa olsun, halkın sağlığı ve toplumun yararı için doğruyu söylemekten asla vazgeçmemiştir/ vazgeçmeyecektir.
Binlerce yıllık hekimlik değerlerimize dayanan Hekimlik Andımızda topluma söz verdiğimiz gibi, ‘Tehdit ediliyor olsak bile, tıbbi bilgimizi, insan haklarını ve bireysel özgürlükleri çiğnemek için kullanmayacağız.’ TTB ve toplum için mücadele veren emek-meslek örgütlerini denetim altına almak, öncekiler gibi mevcut iktidar çevrelerinin de siyasi ajandasının üst sıralarında yer alıyor olabilir, ama dün gibi yarın da toplum, hekimler ve emek-meslek örgütleri sağlığına, emeğine, geleceğine sahip çıkacaktır.
Bizler biliyor, görüyor ve yaşıyoruz. Demokratik ülkelerde en geniş yetkilerle donatılan, mesleki bağımsızlıkları güvence altına alınan meslek örgütleri, totaliter rejimlerde; yetkileri kısıtlanan, mesleki ve mali özerklikleri daraltılan, halkın ve meslektaşlarının yararına tutum aldıklarında iktidarlar tarafından hedef haline getirilen bir anlayışla karşılaşmaktadırlar.”
TTB ve Tabip Odaları olarak, bugün yaşanan uygulamaları kabul etmediğimizi, hekimlik değerleri, mesleki bağımsızlık ve halkın sağlık hakkı için mücadeleye devam edeceğimizi bir kez daha vurguluyoruz. Son 40 yıllık süreçte hakkında açılan davaların tamamından beraat etmiş olan TTB ve yöneticileri, bütün baskılara rağmen yaşanan bu süreçten de gücünü ve meşruiyetini artırarak çıkacaktır.”
Tabip Odası Başkanı D. Yılmaz, açıklamanın son bölümünde şöyle dedi:
“Türk Tabipleri Birliği Yasası’nda bir değişiklik yapılacaksa, ancak TTB ve Tabip Odalarının gücünü artıran, yetkilerini genişleten, mesleki bağımsızlığın önündeki engelleri kaldıran bir şekilde olmalıdır. Bu değişiklik; TTB, Tabip Odaları ve hekimlerin katılımıyla yapılmalıdır. Bunun haricinde yapılacak hiçbir müdahaleyi kabul etmediğimizi bir kez daha ifade ediyoruz.
Halkın sağlığı, hekimlerin hakları, toplum yararı için kılını kıpırdatmayanların, TTB’nin ve meslek örgütlerinin yasaları için, gelecekleri için tek bir söz etmeye hakkı yoktur. Biz, topluma ve hekimlere, onların sağlığını ve emeğini korumak için söz verdik. Dün olduğu gibi bugün de hiçbir iktidar bize geri adım attıramayacak. TTB, kimlerin iktidarda olduğuna bakmadan, tarihinin her döneminde olduğu gibi bugün de hekimler için hekimlerle birlikte mücadelesine devam edecektir. Hekimler susmaz, TTB susturulamaz!” -Cemil Yıldız-