Siyasilerin gündemi başka, yurttaşların ve gençlerin derdi başka. Yurttaşın derdi işsizlik, ekonomi, alım seviyesinin düşmesi, her geçen gün artan hayat pahalılığı. Siyasetin gündemi ise Sedat Peker’in açıklamaları… Milyonlarca kişi, bu videoları izliyor, yorumluyor. Oysaki güçlü bir demokraside böylesi bir durum olağan kabul edilebilir mi?
Aslında bu konu üzerine yazılacak, söylenecek çok söz var. Fakat biz gençler, artık bu sığ tartışmalardan bıktık. Gençlerin isteği, huzurlu bir Türkiye’dir. “Bugün attığım bir Tweet’ten dolayı 7 yıl sonra hakkımda dava açılır mı” düşüncesinin olmadığı bir Türkiye’dir. İfade özgürlüğünün sözde değil, özde hissedildiği, Cumhuriyet Savcılarının bir suç şüphesi ile karşılaştıklarında direkt olarak re’sen işlem başlatabilmekten çekinmedikleri bir Türkiye’dir. Ve bunlardan çok daha fazlasıdır.
Gençlerle sohbet ettiğinizde, birçoğu, bu ülkede ileriye umutla bakabileceği bir gelecek göremiyor. İmkanı olan yurtdışına çıkıyor. Bir ülke için çok vahim bir tablodur bu. Hele ki çok yüksek potansiyeli olan ülkemiz için çok çok daha üzücüdür. Eminim birçokları bu satırları okurken, “Neden, ülkemizdeki bu tabloyu kötülüyorsun” tarzında cümleler kurmakta. Fakat bunlar gerçeklerdir ve gerçeklerden kaçarak bir sonuca ulaşılamaz. Bazen gerçekler acıtır.
Ne yapmalı?
Aslında yapılacak çok fazla şey var. İfade özgürlüğü sorunlu, ekonomi sorunlu, hukuk sorunlu, eğitim, tarım, hayvancılık sorunlu. Öncelikle, yurttaşın “temiz siyaset” noktasında birleşmesi gerekir. Oy verdikleri partilere bu noktada baskılar yapmalılar. Siyasetteki kutuplaştırıcı, bu ülkenin insanı birbirine adeta düşman edecek cümlelerden uzak durulmalı.
“Temiz Siyaset” yapılmalı. Temiz olmayan kişi, bunu “imkansız” olarak niteleyebilir. Derler ya, “kişi herkesi kendi gibi bilirmiş”… Ülkemizde, küstürülmüş ve kendi köşesine çekilmiş milyonlarca kabiliyetli, tertemiz insan var.
Bu “temiz siyaset”; geçmişlerinde leke olmamış, alnı açık başı dik, yetenekli gençlerle kurgulanmalı. Bu gençlere yol açılmalı. Sadakat değil, liyakat esaslı kadrolar kurulmalı.
Zaten liyakat odaklı bir kadro kurulmaya başlandığında, gelecek aydınlanacak, bereket artacaktır.
Ülkemiz; tertemiz bir geleceği, fabrikalarının bacasının sönmediği, ifade özgürlüğünün ileri seviyede olduğu, güler yüzlü ve huzurlu insanların sokakları doldurduğu bir fotoğrafı hak ediyor. İnsanımız, buna layık ve bunu istiyor. Temiz insanlar, temiz gençler bunu başarabilir.
bekir.atahan@atahanhukuk.com