Atay, Topal, Oruç Desteği
Türkiye İşçi Partisi Hatay Milletvekili Barış Atay Mengüllüoğlu, “Seçilmiş Belediye Eş Başkanları Adnan Selçuk Mızraklı, Bedia Özgökçe Ertan ve Ahmet Türk’ün, Partileri ve seçme hakkı gasp edilmiş tüm yurttaşlarımızın yanındayız” derken, Serkan Topal ve Tülay Hatimoğlulları Oruç da destek açıklamasında bulundu.
Diyarbakır, Mardin ve Van Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanlarının İçişleri Bakanlığı kararı ile görevden alınmasına tepkiler sürüyor. Hatay siyasetinin bilinen isimleri; Türkiye İşçi Partisi (TİP) Milletvekili Barış Atay Mengüllüoğlu, HDP Milletvekili Tülay Hatimoğulları Oruç ve CHP Milletvekili Serkan Topal, yaşananlara tepki gösteren ilk isimler arasında yer aldılar.
Bilindiği gibi, İçişleri Bakanlığı kararıyla; Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Selçuk Mızraklı, Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk ve Van Büyükşehir Belediye Başkanı Bedia Özgökçe Ertan görevlerinden uzaklaştırılırken, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’ne Diyarbakır Valisi Hasan Basri Güzeloğlu, Mardin Büyükşehir Belediyesi’ne Mardin Valisi Mustafa Yaman ve Van Büyükşehir Belediyesi’ne Van Valisi Mehmet Emin Bilmez, başkan vekili olarak görevlendirildi.
Görevden alınan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Selçuk Mızraklı, “19 Ağustos Türkiye’deki demokrasi değerleri, hukuk rejimi, adalet kavramı, seçmen iradesi gibi temel kavramlar açısından bir kere daha yerle yeksan edildi” dedi.
Diyarbakır Vali Yardımcısı ile birlikte belediye binasına girdikten sonra görevden uzaklaştırıldığına dair İçişleri Bakanlığı belgesinin kendisine imzalatılmak istendiğini söyleyen Mızraklı, “Belgeye ‘bana bu iradeyi veren halk adına imzalamayı bir onursuzluk addederim’ yazdım. İmza koymadım. Çünkü benim inandığım anayasa ve hukuk değerleri, hepsinin en üstünde olan halk iradesine rağmen bir işlem tesis edilmişti. Bu işlemi hukuk normları dahilinde kabul etmem mümkün değil” diye konuştu.
Mardin Belediye Başkanı Ahmet Türk ise açıklamasında, “Biz borç içinde olan bir belediyeyiz. Bir sürü borç ile belediyeyi devraldık. Borç içinde bu belediyeyi nasıl ayağa kaldırabiliriz, ne yapabiliriz diye çabalarken, farklı bir algı oluşturarak böyle bir operasyon yapılıyor. Sonuçta bu bir demokrasi ayıbıdır, hukuk devleti için büyük bir ayıptır” dedi.
Van Belediye Başkanı Bedia Özgökçe Ertan da açıklamasında, “Demokrasi ve hukuk devletiyle bağdaşmaz bu durum, tekçi anlayışın tezahürüdür. Bu nedenle bütün çevrelerin görev üstlenmesi gerektiğini düşünüyorum” şeklinde konuştu.
-HALK İRADESİ-
Yaşananlara tepki gösteren ve görevden almaları ‘halk iradesinin gaspı’ olarak nitelendiren Türkiye İşçi Partisi Hatay Milletvekili Barış Atay Mengüllüoğlu, şu kısa ve özet değerlendirmeyi yaptı:
“Diyarbakır, Van ve Mardin’de halkın büyük desteğiyle seçilmiş Büyükşehir Belediye Eş Başkanlarının görevden alınarak belediyelere kayyum atandığı haberiyle güne başladık. Geride bıraktıkları milyarlarca borçla, hırsızlıkla, yolsuzlukla anılan kayyumlar, bir kez daha halk iradesini gasp etmenin aracı olmuştur. Halk iradesiyle kayyumlardan geri alınan belediyelere karşı atılan bu adım, yurttaşların seçme hakkının yok sayılması demektir. Seçilmiş Belediye Eş Başkanları; Adnan Selçuk Mızraklı, Bedia Özgökçe Ertan ve Ahmet Türk’ün, Partileri ve seçme hakkı gasp edilmiş tüm yurttaşlarımızın yanındayız. Halk iradesine yapılan bu saray darbesine karşı tüm yurttaşları eşitlik, özgürlük, kardeşlik mücadelesinde birleşmeye çağırıyoruz.
-TOPAL DA!-
Türkiye İşçi Partisi Hatay Milletvekili Barış Atay Mengüllüoğlu gibi yaşananlara tepki gösteren bir diğer Hatay Vekili, CHP Hatay Milletvekili Serkan Topal oldu. Topal, ‘halk iradesi’ vurgusu yaptığı
-ORUÇ TEPKİLİ-
Hatay siyasetinin önemli kadın kimliklerinden biri olan, HDP Adana Milletvekili Tülay Hatimoğlulları Oruç da tepkisini ortaya koyan bir diğer isim oldu. Buna dair bir yazı kaleme alan Oruç, “Atanan kayyumlar, belediye başkanları şahsında Kürt halkının iradesine hakarettir. Türkiye demokrasisine, hukukuna, şaibelerin yoğun olduğunu bildiğimiz seçim sistemine de hakarettir. Türk, Kürt, Arap bu ülkede yaşayan 72 millete hakarettir” derken, şu çağrıyı yaptı:
“Bu üç şehirdeki duygu şu… 31 Mart seçimlerinde ve darbe sonucu tekrarlanan İstanbul seçimlerinde farklı düşüncelerden de olsak, oluşan güç birliği muhalefete güç kattı. Muhalefetin oldukça geniş bir kesiminde çok sıcak duygular, yakınlıklar oluştu. Burada oluşan ruhla kayyumlara karşı çıkılırsa bizler hep beraber kazanırız. Mardin, Van ve Amed’e bütün Türkiye el uzatmalı. Yarın çok geç olmadan, her şeyin gerçekten güzel olabilmesi için hepimizin elini taşın altına koyma vakti. Türkiye’nin çok iyi bildiği bir slogan: Susma sustukça sıra sana gelecek…”-Tamer Yazar-