“Misafirimizle buraya ilk geldiğimizde, bilgi almak istedik. Ben, bildiğim kadarıyla anlattım. Ardından esnafa sorduk. Onlar da bildikleri kadarıyla anlattı. Bu kadar insanız, bildiğimiz kadarı yetmedi.”
1660 yıllarında Köprülü Mehmet Paşa tarafından, her yıl Recep ayının on ikisinde, Hicaz a gitmek üzere törenle yola çıkarılan ve padişahların armağanlarını taşıyan Surre Alayı’nın ağırlanması için inşa ettirildi. Kente gelen yabancılar, o zamanın ulaşım araçlarından at, deve ve eşekleriyle geldikleri Kurşunlu Han’da, o çağ için oldukça lüks sayılacak bir hizmet anlayışı ile ağırlandı. Hayvanların dinlendiği, yem verildiği, insanların tüm ihtiyaçlarını giderdiği handa, konukların, havuz başında nargile sefası, yemen kahvesi ve hamamda terleyerek yorgunluklarını attıkları, ertesi gün de sabah kahvaltısıyla dinç bir şekilde yolculuklarına devam etmesinin sağlandığı belirtiliyor.
-YETMEDİ!-
Anlatılan tarihin kadim Antakya’sında restorasyonu tamamlanan eski Osmanlı mimarisi, bugün kent insanının en fazla
Bu konuda konuşan bir vatandaş, şunları dile getirdi:
“Misafirimizle buraya ilk geldiğimizde, bilgi almak istedik. Ben, bildiğim kadarıyla anlattım. Ardından esnafa sorduk. Onlar da bildikleri kadarıyla anlattı. Bu kadar insanız, bildiğimiz kadarı yetmedi. Biraz oradan, biraz buradan, hikayeyi tamamladık. Herkesin dediği şey, basit bir giriş tabelası. Burası ne? Neydi? Ne olarak kullanıldı? Tarihi ne? Eski görseli mesela… Bu güzelim yapının her iki girişinde de ismi var, ‘Kurşunlu Han’ diye! Tamam da, ötesi ne? Sormazlar mı? Soran çok! Ama cevaplayan var mı?” Tamer Yazar