HAMOK’tan deprem mesajı

Valilik, Çevre ve Şehircilik, Büyükşehir Belediyesi, İlçe Belediyeleri ve bağlı kurumlar, acil olarak şehrin yapı stokunu belirlemeli, Deprem Master Planı ve ada-mahalle bazında kentsel projeler de bir an önce uygulamaya geçirilmeli Kısa adı HAMOK olan, Hatay Akademi Meslek Odaları Koordinasyon Kurulu, Marmara Depremi’nin 23. Yıldönümü nedeniyle yayınladığı mesajında, ilimizin deprem gerçeği karşısında Valilik, Çevre ve […]

Valilik, Çevre ve Şehircilik, Büyükşehir Belediyesi, İlçe Belediyeleri ve bağlı kurumlar, acil olarak şehrin yapı stokunu belirlemeli, Deprem Master Planı ve ada-mahalle bazında kentsel projeler de bir an önce uygulamaya geçirilmeli

Kısa adı HAMOK olan, Hatay Akademi Meslek Odaları Koordinasyon Kurulu, Marmara Depremi’nin 23. Yıldönümü nedeniyle yayınladığı mesajında, ilimizin deprem gerçeği karşısında Valilik, Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü, Büyükşehir ve İlçe Belediyeleri ile bağlı kuruluşların, üzerlerine düşen görev ve sorumluluğu yerine getirmeleri çağrısında bulundu.

HAMOK açıklamasında, “Depreme karşı, öncelikli olarak şehrin yapı stoku belirlenmeli, Deprem Master Planı yapılmalı ve ada-mahalle bazında kentsel projeler bir an önce uygulamaya geçirilmeli” mesajı verildi.

HAMOK’a bağlı Meslek Odalarının imzasıyla yayınlanan açıklamada şöyle denildi:

“Mevcut tablo, ülkemizin her yerinde olduğu gibi şehrimizde de imar politikalarının yanlışlığını ve yapılarda; zemin analizinden inşaat kalitesine kadar, mühendislik hizmetlerinden gerektiği kadar yararlanılmadığını göstermektedir.

Mevcut, yetersiz yasal düzenlemelere ve yönetmeliklere bile uyulmadığı, denetim ve kontrol hizmetlerinde mühendislik disiplininden yararlanılmadığı, Meslek Odalarımızın devre dışı bırakılmaya çalışıldığı, işlemlerin kâğıt üzerinde bir onay mekanizmasına dönüştürüldüğü görülmektedir. Bunlara ek olarak, afet yönetimi için liyakate dayalı bir istihdam yapılmamasının ve afet için toplanan vergi gibi kaynakların da bu ihtiyaca uygun harcanmamasının doğal sonucu, afet yönetiminde güven veren bir kurumsallaşmaya gidilememiş olmasıdır. Afet yönetimi, deprem yıktıktan sonra ‘olay mahallinde görüntü vermeye’ dönüşmüş durumdadır. Hatay’a, paha biçilmez mozaiklerle bezenmiş kültürel mirasla birlikte, şehri defalarca yerle bir eden bir deprem gerçekliğinin de miras bırakıldığını akıldan çıkarmamalıyız!

Meslek Odaları olarak, Hatay’ın birinci önceliğinin depreme hazırlık olduğunu yıllardır, ısrarlı bir şekilde gündeme getirip vurguladığımız halde, yöneticilerin, bu önceliğimizi göz ardı ederek depreme hazırlık konusunda kayda değer hiçbir şey yapmadığını tekrar belirtmek isteriz.

Diğer şehirlerde olduğu gibi şehrimizde de gerek yerel ve merkezi yöneticilerimizin gerekse toplumumuzun, yakın zamanda gelecek olan tehlikenin farkında olmadığını görüyoruz. Bölgemizde beklenen ve her an oluşabilecek büyük bir depremde geri dönülemeyecek bir yıkım ile karşı karşıya kalacağımız bilindiği halde, herkes bu gerçekliği yok sayarak yaşamını sürdürmeye devam ediyor. Maalesef, deprem ile ilgili çalışmalar sürekli gündemimizde olması gerekirken, ülkemizde yıkıcı bir deprem olduğunda ya da bugün olduğu gibi deprem haftası etkinliklerinde akıllara gelmekte, kısa bir süre sonra da gündemden çıkıp normal yaşantıya dönülmektedir.

Halen şehrimizin yapı stok durumu net olarak belli olmamakla beraber, riskli olduğunu bildiğimiz yapılar için Ada-Mahalle bazında kentsel dönüşüm projeleri uygulanamamaktadır. Parsel bazında yapılan kentsel dönüşümler ya maddi açıdan güçlü konut sahiplerinin girişimiyle ya da rant getirisi olan parsellerin müteahhitler tarafından yapılmasıyla gerçekleşmektedir. Yoksul vatandaşların yaşam alanları için çözüm üretilmemekte, neredeyse yok sayılmaktadır.

Olası bir afet durumunda ilçelerimizde kullanılacak olan toplanma alanları, maalesef, halen ihtiyaç halinde kullanılabilir ve ihtiyacı karşılayabilecek durumda değildir. Toplanma alanları ya işgal altında ya da gerekli altyapıdan yoksun, sadece göstermelik olarak belirlenmiş durumdadır.

Acil olarak, ilçelerdeki toplanma alanlarının çevredeki ihtiyacı karşılayacak kapasitede belirlenmesiyle beraber, mevcut belirlenen alanların ihtiyaç halinde kullanılabilir duruma getirilmesi de gerekmektedir.

Önemle belirtmek isteriz ki, HAMOK olarak kurumlardan beklentimiz (Valilik, Çevre ve Şehircilik, Büyükşehir Belediye, İlçe Belediyeleri ve bağlı kurumlar), acil olarak şehrimizin yapı stokunun belirlenmesi, Deprem Master Plan’ının yapılması ve ada-mahalle bazında kentsel projelerin bir an önce uygulamaya geçirilmesidir. Yasa çıkarma ve denetleme yetkisini ellerinde bulunduran kurumların, aklın ve bilimin gereklerini yerine getirmeleri önceliklidir.

Şehrimizden başlayarak, bütün ülkede deprem gerçeği ile yüzleşerek, bilimin ve tekniğin gerektirdiği somut adımların atılmasını bekliyoruz. Bunun yanı sıra depreme hazırlık için, başta HAMOK bileşeni Meslek Odaları olmak üzere; demokratik kitle örgütleri, sivil toplum kuruluşları ve bütün yurttaşların, deprem konusunda bilinçli ve aktif tutum alması gerektiğini vurgulamak isteriz.

HAMOK olarak, bu süreç içerisinde bütün kurumlarla iletişim ve işbirliği halinde kalarak, her türlü katkı ve desteği vermeye hazır olduğumuzu bir kez daha kamuoyunun bilgisine sunarız.” -Haber/Cemil Yıldız-

Exit mobile version