İskenderun-Sarıseki OSB Limanı’nda 320 dönümün CÜRUF ve HURDA ile doldurulduğu, bu nedenle de kanser vakalarının artmasına zemin hazırlandığı kaydedildi.
İskenderun Belediye Meclisi CHP Grubu Sözcüsü ve Hatay BŞB Meclisi üyesi Ali Mutlu, tehlikeye dikkat çekerken, “Termik santralleri zehrine zehir katıldı. Kadınlarda MEME KANSERİ, Erkeklerde AKCİĞER KANSERİ vakaları artacak” dedi. CHP ve İYİ Partili üyeler halk sağlığı için HAYIR demesine rağmen, AKP ve MHP’li üyelerin EVET oylarıyla teklif kabul edildi.
Hatay Büyükşehir Belediye (BŞB) Meclisi’nde, hafta içinde, İskenderun Sarıseki bölgesinde bulunan deniz kıyısındaki dolgu işlemi ile ilgili bir teklif maddesinin kabul edilmesiyle, bölgede yaşayan 50 bin kişiyle ilgili halk sağlığının ikinci plana itildiği öne sürüldü.
Hatay Büyükşehir Belediye Meclisi üyesi de olan, İskenderun Belediye Meclisi üyesi, aynı zamanda CHP Grubu Sözcüsü Ali Mutlu, tüm uyarılara rağmen, halk sağlığının dikkate alınmadan teklifin kabul edilmesini, ileriki süreçte onarılamaz sağlık sorunlarına yol açacağını kaydetti. Meclis üyesi Ali Mutlu, liman dolgusunun cüruf ve hurda ile yapıldığını da öne sürdü ve bu maddelerin de kanser vakalarını tetikleyeceğini bildirdi.
Büyükşehir Belediye Meclisi’ndeki bu teklif görüşülürken, Partisi CHP ile Millet İttifakı ortağı İYİ Partili üyelerin, teklife, halk sağlığını düşünerek “hayır” demelerine rağmen, Cumhur İttifakı üyeleri AKP ile MHP gruplarının “evet” oylarıyla teklifin oy çokluğu ile kabul edildiğini hatırlatan Ali Mutlu, “Bizim amacımız; çocuklarımız ölmesin, İskenderun Sarıseki bölgesi Dilovası olmasın” dedi.
Denizlerimiz ve kıyılarımız talan ediliyor!
Hatay BŞB Meclisi üyesi, CHP’li Ali Mutlu, süreçle ilgili Büyükşehir Meclisi’nde yaşananları ve yaptığı konuşmayla ilgili kamuoyuna açık şekilde şu paylaşımı yaptı:
“Hatay Büyükşehir Belediyesi!nin 08/02/2022 tarihinde gerçekleşen Şubat ayı olağan meclis toplantısında, Sarıseki Mahallesi Organize Bölgesi’nin kıyı kesiminde ve deniz alanında, yaklaşık 320 dönümün dolgu malzemesi ile doldurulması ile ilgi 41. ve 42. maddeler görüşüldü. Partim adına yaptığım konuşmada, bu bölgenin, daha önce Belde Belediyesi olan Azganlık, Karayılan, Sarıseki, Denizciler ve Bekbele’den oluştuğunu, 50.000 nüfusa sahip bu bölgelerin denize kıyısı olmalarına rağmen, halkın, zehirli atıklar yüzünden denize giremedikleri belirttim.
Belediye Meclisi’nde konuyu yeni görüşmemize rağmen, firmaların yasadışı bir şekilde denizi daha önceden doldurduklarını, şimdi yasal hale getirmeye çalıştıklarını, ilgililerin de bu yasal olmayan duruma göz yumduklarını söyledim, bölgemizde yapılması düşünülen Hassa Tüneli’nin getireceği ticari kar ve rant uğruna, denizlerimizin ve kıyılarımızın talan edildiğini belirtim.
Kullanılan deniz dolgusunun, bilimsel veri ve malzeme ile doldurulması gerekirken, sanayi atığı olan Cüruf ve Tufal Hurdası olduğunu, bunların da zehir saçtığını dile getirdim. Zehrin anlaşılması için, Cüruf açılımını paylaşayım…
Cüruf; alüminyum eritme işlemi sonrası ortaya çıkan, bir nevi atık maddedir. Yüksek fırınlarda demir üretilirken elde edilen silis, kalsiyum alümin silis ve bazik kökenli bileşikler içeren ve ergimiş halde edilen, atik bir malzemedir.
Denizin bu atık maddeler ile doldurulması, sadece İskenderun Körfezi’nde yaşayan balık türleri olan Keserbaş Barbun, Karides-Jumbo, Çırpan, Gümüş, Orfoz gibi türlerin yok olması demektir. Denize doldurulan sanayi artıklarının, mevsime göre deniz ısısında yapacağı 1-2 derece, değişim canlıları yok etmektedir.
Bilinçsizce doldurulan bu zehirli dolgular nedeniyle, bu bölgede zaten var olan termik santrallerinin zehrine zehir katmakta, bölgede kadınlarda meme kanserinin artmasına ve ölümüne sebep olmaktadır. Erkeklerde ise ciddi oranda akciğer kanserine ve ölümlere sebep olduğunu dile getirdim. Bu bilinçsiz dolgularla, çevre felaketlerinin yaşanacağını söyledim.
Dilovası’nın bu şekilde talan edilmesi sonucu, o bölgedeki ölümlerin % 37’sinin kanser kaynaklı olduğunu, Meclis üyelerine çağrı yaparak, bu suça ortak olmamalarını paylaştım. Bölgedeki çocuklar, fabrika ve deniz dolgusu arasına sıkışmış parklarda soludukları zehirli havadan habersiz oyun oynuyorlar.
‘Çocuklara kıymayın efendiler’ diye çağrıda bulundum. Halkımızın ve bizim çağrımıza ses veren Millet İttifakı Büyükşehir Belediye Meclis üyeleri, 41 ve 42 nolu gündem maddelerine ‘hayır’ oyu kullanarak görevlerini layıkıyla yapmışlardır. Cumhur İttifakı’nın Meclis üyeleri ise denizlerin doldurulmasına ‘evet’ oyu kullanarak, oy çokluğu ile onay vermiş oldular. (Daha önce de 80 dönüme, İskenderun Belediye Meclisi’nde ‘evet’ oyu kullanmışlardı…)
‘Hayır’ oyu kullanarak tarihi görevlerini yerine getiren Millet İttifakı Meclis üyelerine, İskenderun halkı adına teşekkür ediyorum.”
-Cemil Yıldız-